Patchi Çeviri İspanyolca
110 parallel translation
Dikkatinizi çekerim, oğlu Patchi'nin maceraları efsanelere konu olacak cinsten.
Pero, atención porque las aventuras de su hijo, Patchi, son cosa de leyenda.
Bu Patchi.
Ese es Patchi.
- Merhaba, Patchi!
- ¡ Hola, Patchi!
- Kaybol, Patchi.
- Atrás, Patchi.
Bu Koca Adam, Patchi'nin 6000 tonluk babası.
Ese es Bulldust, el papá de Patchi, que pesa 3.000 kg.
Benim adım Patchi.
Me llamo Patchi.
Aferin sana, Patchi.
Bien por ti, Patchi.
Böylelikle, annesinin de yardımıyla Patchi, birazcık öğretici ama daha çok kokulu ilk macerasından dönmüş oldu.
Y así, con un poco de ayuda de mamá, Patchi regresó un poco más sabio de su primera aventura y mucho más oloroso.
Hepsini kıskandırdın Patchi. Çünkü dış dünyayı görüp geldin.
¡ Estaban celosos, Patchi, porque habías salido al Mundo.
Selam. Ben Patchi.
Hola, soy Patchi.
- Demek istediğim "Ben Patchi."
- Quise decir : "Soy Patchi".
Sonraki günlerde, Patchi görür görmez aşık olduğu sevgi pıtırcığı için şelaleye gelip durdu.
En los días siguientes, Patchi volvió a la cascada porque le había picado el ¡ Bichito del ¡ amor, el Más rico de todos.
Sabırsızlığı kendisini göstermeye başlamıştı.
Patchi quería seguir a Juniper, y la impaciencia empezaba a notársele.
- Gitme zamanı, Patchi.
- Muévelos, Patchi.
Gitme zamanı, Patchi.
Muévelos, Patchi.
- Tozumu yut, Patchi.
- Come mi polvo, Patchi.
Hava daha da kötüleşti ve genç arkadaşım Patchi'nin hayatı bir şimşek ile değişmek üzereydi.
El tiempo empeoró, y la vida de mi joven amigo Patchi estaba por cambiar en un segundo.
Patchi'nin babası tehlikeyi hemen fark etti.
El padre de Patchi olió peligro.
Patchi, babam gibi cesur olmaya çalış.
Patchi, intenta portarte como papá.
Patchi'nin annesi diğerlerinden ayrılarak doğruca bir tuzağın içine gittiğini fark etmedi.
Separada de los demás, la madre de Patchi no se dio cuenta de que se dirigía a una trampa.
- Patchi, babam burada bekleyin dedi.
Patchi, ¡ papá dijo que esperáramos aquí!
- Patchi.
- Patchi.
Patchi, hadi. Devam etmemiz gerekiyor.
Vamos, debemos seguir avanzando.
Merhaba Patchi, artık bizimle mi göç ediyorsun?
Hola, Patchi, ¿ estás migrando con nosotros?
- Patchi'nin bir kız arkadaşı var.
- Patchi tiene novia.
Scowler'ın laf atıp durması Patchi'nin tek problem değildi. Kuzey rüzgarlarının esmeye başlaması Patchi'nin delikli kafasının müzikal bir yan etkisini ortaya çıkardı.
Pero las preguntas de Scowler no eran el único problema de Patchi, porque comenzó a soplar el viento norte, y eso reveló un efecto musical en la cabeza agujereada de Patchi.
Patchi, bu ses gerçekten kafandan mı geliyor?
Patchi, ¿ seguro que ese ruido proviene de tu cabeza?
- Patchi.
Patchi.
- Hoşça kal, Patchi.
- Adiós, Patchi.
Patchi ile gidiyorum!
¡ Me voy con Patchi!
Patchi, ne yapacağız?
- Patchi, ¿ qué hacemos?
Yüzeyde kal, Patchi!
¡ Aguanta, Patchi!
Patchi!
¡ Patchi!
Patchi ve arkadaşları, acımasız ve hızlı bir akıma kapılarak metrelerce sürüklenmişlerdi.
Patchi y los demás fueron llevados por la corriente rauda y traicionera.
Daha sonra, sevgili arkadaşım Patchi'yi ararken kumsalda yatmış bir halde, çürümeye başlamış bir et parçası gibi duran şişmiş cesedinin ürkütücü manzarasıyla karşı karşıya kalmıştım.
Mientras buscaba a mi amigo Patchi, me enfrenté con el espectro de este cuerpo hinchado tendido en la arena, como un trozo de carne podrida.
- Dikkat et Patchi!
- ¡ Cuidado, Patchi!
Patchi. Hadi!
- Patchi, ¡ vamos!
Güzel fikir Patchi.
Buena idea, Patchi.
Neden olmasın Patchi. Bütün övgüleri kendine al.
Seguro, Patchi, llévate todos los laureles.
Patchi, şuna bak!
Patchi, ¡ mira esto!
Patchi, devam etmelisin, ben size yetişirim.
Patchi, debes continuar. Te alcanzaré después.
Patchi, bir sürü yengecin üzerinde yürüdüğü tuhaf bir rüya gördün mü hiç?
Patchi, ¿ alguna vez tuviste un sueño raro en donde había un montón de cangrejos encima de ti?
Direksiyon sende, Patch. Ama birazcık daha yavaş gidebilir miyiz? - Ayağım hâlâ hassasta.
Adelante, Patchi, pero ¿ podemos ir un poco más despacio?
Patchi, çoktan bir lider olmaya başlamıştı.
Patchi se estaba volviendo un líder.
Dikkatli ol, Patchi, sakın ani hareket yapayım deme.
Cuidado, Patchi, nada de movimientos sorpresivos.
- Patchi, hiç dişleri yok.
Patchi, ¡ no tienen dientes!
Siz ezikler neredeydiniz? Patchi?
¿ Dónde estuvieron, Patchi?
Doğduğu yere olan yolculuğuna başladığında Patchi ilk göçünün kendisinde bıraktığı,... eğlenceli ve üzüntülü etkilerini düşünmeye başladı.
Al comenzar su viaje de regreso a su lugar natal, Patchi reflexionó sobre las alegrías y tristezas de su primera migración.
- Patchi. Kuzeye gidiyoruz!
Vamos, Patchi. ¡ Al norte!
Mevsimsel değişikliklere göre ayarlanan yolculuklarda Patchi'nin sürüsü yıllarca aynı rotada seyahat edip durdu.
Marchando a un ritmo establecido por el cambio de estaciones, la manada de Patchi hacía la misma ruta año tras año.
Her şeyden önemlisi, Patchi Juniper'ın peşinden gitmek istiyordu.
Más que nada.