Pickles Çeviri İspanyolca
240 parallel translation
Kayınbiraderim Hamamatsu'da bir turşu dükkanı işletiyor.
Mi cuñado tiene una tienda de pickles en Hamamatsu
Bu hafta içinde bir gece, programdan sonra... salamura et, patates salatası ve turşuyla mükellef bir yemek.
Una noche de estas, despues del programa, carne enlatada, ensalada de papás y pickles.
Adı Pickles.
Su nombre es Pickles.
Pickles.
Pickles.
Beş dakika, Bay Pickles. Beş dakika.
5 minutos, Sr. Pickles. 5 minutos.
Uyuyor musunuz, bay Pickles?
Durmiendo, ¿ Sr. Pickles?
Sirk sahibinin yaptığı açıklama, Josiah Pickles ile kız arasında bir ilişki olduğunu netleştiriyor.
La declaración del propietario del Circo... aclara la relación existente entre la chica y Josiah Pickles.
Pickles hakkında bana bilgi veren kişi oydu.
Es la única que me ha dado información sobre Pickles.
Pickels'a ait.
Le pertenece a Pickles.
Josiah Pickles, namıdiğer kalpazan. Sirke gelen seyirciler tarafından hokkabaz olarak bilinir.
Josiah Pickles, su profesión es falsificador... mejor conocido por la audiencia del circo como un prestegilizador.
Savaştan hemen sonra Pickles'la karşılaştım.
Tropecé con Pickles justo después de la guerra.
Pickles, Josiah Pickles, Diane'i boğuyor.
Pickles, Josiah Pickles, estrangula a Diane.
Pickles öylesine tehlikeli biri ki beni de öldürmek istiyor.
Ahora, Pickles es un hombre muy peligroso, y quiere matarme a mí también.
Bu arada Pickles'ı öldüren kimse ganimetle birlikte sıvışıyordur.
Mientras tanto, quienquiera que haya matado a Pickles está huyendo con el botín.
Biraz da turşu, afiyet olsun!
¡ Y algunos pickles de aperitivo!
L99, bizim model salatalık setter ile.
Este es nuestro modelo L9 99 el levantador de pickles.
- Pyrex Pickle Blowfish.
- Pyrex Pickles Pescaditos.
Zeka puanınız kül tablasıyla turşu kavanozu arasındaki boşluğu doldurdu.
Su puntuación de cociente intelectual le ha colocado entre un cenicero y una jarra de pickles ".
Şöyle koca bir parça etli, salçalı ve turşu dolu bir tane alabilir miyim?
Doctor Jaffe. ¿ Puedo comer pan de carne con salsa y pickles?
Ona bir sürprizimiz var, Joey Pickles soruyor diyebilirsiniz.
Le tenemos una sorpresa. Joey Pickles quiere saludarlo.
joey Pickles, seni öldüreceğim!
Joey Pickles, ¡ Te mataré!
Salatalık turşusunu oldum olası ucuz satarız.
- Tal vez en Foodland. Siempre hemos tenido un precio de pickles razonable.
Marvin Pickles'ı tanıklığa çağırıyorum.
Llamo al estrado a Marvin Pickles.
Bay Pickles.
¡ Sr. Pickles!
Bay Marvin Pickles.
¡ Sr. Marvin Pickles!
Marvin A. Pickles.
Marvin A. Pickles.
Bay Pickles, yan tarafınızda kimseyi gördünüz mü?
Sr. Pickles, ¿ vio a alguien en la caseta contigua?
Bay Pickles, büyük jüriye... yan tarafınıza baktığınızda bir çift bayan ayakkabısı... gördüğünüzü söylememiş miydiniz?
¿ No dijo, en una declaración legal... que miró por abajo y vio unos zapatos de dama... en la caseta contigua?
Yalancı tanıklık ciddi bir suçlama, Bay Pickles.
¡ El perjurio es un delito grave, Sr. Pickles!
Bunu ödeyeceksin, Marvin Pickles.
La va a pagar, Marvin Pickles.
Bu turşular kimin?
¿ De quién son esos pickles?
Turşular!
Pickles!
Ton balığıyla olduğu zaman turşudan cidden nefret ederim.
Cuando se trata de atún, estoy en contra de los pickles.
Kore turşusu.
Pickles Coreanos.
Daha çok kurabiyemiz ve dereotluyu sevmediyseniz tatlı turşumuz da var.
Bueno, tenemos mas aceitunas y pickles dulces si no les gustan los datiles.
Soda, turşu, cips, çikolatalı pasta her şey devrildi.
Su soda, pickles, papitas, torta de chocolate, todo.
Aynı gece
Patel, las dos variables en el grafico eran pickles de cebolla y cocktail de camarones.
Bununla turşu kavanozunu bile açabilirim.
Podría abrir un tarro de pickles con esto.
Pickles'la olan sohbetlerim gerçek mi yani?
¿ Te refieres a que mis conversaciones con Pickles fueron reales?
Ve turşuları unutma.
También una de pickles.
Biraz kızarmış turşum var yağından daha sıcak çıkmış.
Tengo algunos pickles fritos,... recién sacados del fuego.
- Turşu.
- O pickles.
Turşuya bayılıyorum.
Me encantan los pickles.
Rhode lsland Eyaletine göre tramvaya turşu atmak yasaktır.
El estado de Rhode Island dice que es ilegal arrojar jugo de pickles en un carro.
Schickel Turşuları mı?
¿ Escabeches Schickel's? ( N.d.T : Schickel's Pickles )
Oh, pardon. Seni Bay Pickles sanmışım.
Lo siento, pensé que eras Sr. Pickles.
¶ Benim "böbeeem" ( bebeğim ) olduğunu biliyorsun. ¶ ¶ Bunu bilmene ihtiyacım var. ¶
¿ Butters? ¡ Butters tienes tu brazo encima de mi! Lo siento, pensé que eras Sr. Pickles.
Domates gemileri ve turşu kaptan sonra kuşkonmaz a la Toastette ve hepsini sarıyorsun, çıtır derili tavuk da var...
Pensé en comenzar... con los botes de tomate y pickles miniatura... y espárragos a la tostada. Y tengo pollo asado con romero. Queda con el cuero crocante y no se seca.
- Bir şişe turşuya benziyor.
¿ Bien? Esto parece un tarro de pickles.
- Biliyorum, ama bu o turşu şişesi mi?
¿ Sé lo que es un tarro de pickles, pero esto es un tarro de pickles?
Bitsy Glass, Joe Pickles.
- Joe Pickles.