Pim Çeviri İspanyolca
237 parallel translation
Özel Duyuru. Aziz Philip Pim, pazar günü yeni kilisemize gelecektir.
NOTICIA ESPECIAL El Reverendo Philip Pim, nuestro nuevo ministro llegará el domingo
Aziz Philip Pim.
Rev. Philip Pim
Sanırım Aziz Bay Pim'siniz. Ben Şerif Bryan. Kilise üyeleri sizi bekliyor.
El Reverendo Pim, soy el Sheriff Bryan, un creyente los miembros de la iglesia lo están esperando
Yetişemeceğimi zannediyorum, bir hafta gecikmiş olacağım. Aziz Philip Pim.
No podré llegar cuando esperaba tendré un retraso de una semana
Onbaşı, gel!
Pim, pam, pum, fuera. El soldado, ¡ venid!
Şimdi bunu kimin yapacağını seçelim. lbby-dibby hop.
Y ahora vamos a ver a quién le toca. Pim pom fuera.
Arada hiç bir bağlantı yoktu. Bağlantısı kesilmiş ve kamalı pim sökülmüştü.
Que no había ninguna conexión, que se había desenganchado
Kusura bakmayın ancak bu kamalı pim defolu olabilir mi?
¿ Podría la chaveta haber sido defectuosa?
Kamalı pim defolu olabilir mi diye soruyor?
Pregunta si la chaveta podría ser defectuosa.
Süt koyarsın, hemen çatlamaya ve patlamaya başlar.
Sólo hay que echar la leche y hacen pim, pam, pum.
Bayan Pim'i Dr. Cream'e götürür müsünüz?
Lleve a la Sra. Pim a ver al Dr. Cream.
- Bayan Pim sizi görecek.
La Sra. Pim le quiere ver.
- Bayan Pim'e bekleme salonunu göster.
- Acompáñela a la sala.
şıp, şıp, fış fış
U, i, u-a-a, pim, pam
Hadi ama, AIan, Bundan daha iyisini yapabilirsin.
- U, i, u-a-a, pim, pam - Puedes hacerlo mucho mejor.
O şişkoyu na'pim ben?
Con ese cerdo...
Vay, haydi, heyyo, yuppi, zam-zam!
¡ Hola, alehop, pim parabín, parabín pampún!
Dün gece, bir rüyamda Tetikleyici pim gördüm.
Anoche, en un sueño, el disparador.
Oldu, bitti, teşekkür ederim, hanımefendi.
Pim, pam, fuera. Gracias, nena.
20'e kadar say, pim'i çek, hepsi bu kadar. Havanın vücudunu sarması gerekir.
Deja que el aire le de posición a tu cuerpo.
Bu nedir? Bir paraşütçü yandığında, onlar pim'i kontrol için güvenliğe getirir.
Cuando un paracaidista muere, la policía trae su equipo para examinarlo aquí.
- Evet, bu kaçakçı pim'i.
- Los traficantes de droga los hacen.
"Pim numarası" na ne dersin?
¿ Y el truco del aro?
"Pim numarası" mı?
¿ El truco del aro?
"Pim numarası" işte bu.
Ése es el truco del aro.
Üç pim, akstakini pek göremiyorum. Uzaktan kumanda ve bir kol saatine ayarlı mekanizma.
Uno en el eje que no veo y un reloj de pulso.
Pim, bir telefon konuşması yapmam lazım.
Pim, tengo que llamar. Sal de aquí.
Gidelim. Pim!
- Venga, vamos.
Pim, hadi!
¡ Pim!
Buna inanamayacaksın.
¡ Vamos, Pim! No te lo vas a creer.
Arasına pim gelirdi. Bazen daha uzun olurdu, bazen de daha kısa.
En el centro iba un palo, a veces más largo, a veces menos.
Lanet pim elimde koptu!
¡ Qué puta novatada!
- Lanet pim beni avladı!
- ¡ La agarré por la anilla!
Mariano, Ines Pim adına Pekin'e bir kişilik yer ayırt.
Mariano, resérvame un billete de avión a Pequín a nombre de Inés Pim.
Yapmak istemeyeceğin son şey pim-bulucuyu kaçırmaktır.
La única cosa que Ud. no deseará es que le erre con el torno-sujetador.
Bakkalınız Bay Pim, haftada sadece bir kez alışveriş yaptığınızı söyledi. Onu da gece geç saatte yapıyormuşsunuz.
Y el abarrotero, el señor Pim... dice que va de compras una vez por semana... y lo hace por la noche.
"ekmekciklerimi öp" gibi Ya da "sen bir ekmekcik deliğisin"
Hasta el pompis sí, y que te den pim-pon
- "Ekmekciklerimi öp" gibi
¡ Y que te den pim-pon!
Yataktan pim çıkarmanın kaçmamıza ne yararı olacak, anlamadım.
¿ De qué nos va a servir una varilla de un catre para escapar?
Bu onun tutan pim olabilir.
Esta puede ser una anilla de liberación.
Benny, bana Pim Ormanı'nın haritasını gösterebilir misin?
¿ me muestras un mapa del bosque de Pim?
Pimli Slannen.
Slannen de Pim.
Pimli Slannen, yasal bir savaşa kolayca sürüklenen bir elf değildir... fakat eşitliğe, özgürlüğe ve insan haklarına meydan okumayla karşılaştığında... bu elf adaletin kılıcını çekecektir.
Slannen de Pim no es un elfo que suela entrar a las batallas legales, pero cuando se amenaza la igualdad, la libertad y los derechos civiles, este elfo desenvaina la espada de la justicia.
Pim kırıldı.
la palanca de bifurcación se ha quebrado.
- Pim! Pim!
- El pasador.
- İşte pim.
- EL pasador.
Bir kamalı pim ile.
a través de una chaveta.
yani, pata küte vurdular.
Pim, pam.
"Pim'i çekin."
"Sacar seguro".
Jessie söyle pim'i çalışmıyor.
- Nos vemos en el hospital.
Hey, Pim, hadi.
¡ Pim!