Pip Çeviri İspanyolca
1,001 parallel translation
Ama çocuk ağızım iki ismi bir arada söyleyemediğinden... ve ortaya Pip'ten daha anlaşılır bir şey çıkmadığından... kendime Pip dedim... ve adım Pip olarak kaldı.
Mi lengua infantil no lograba pronunciar nada más largo ni explícito que Pip. Me llamé a mí mismo Pip y así acabé siendo conocido.
Pip.
Pip.
Pip efendim.
Pip, señor.
Bn. Joe birçok kez seni aramaya çıktı Pip.
Ella ha salido doce veces a buscarte, Pip.
- Ve daha da kötüsü... yanına Tickler'ı da aldı Pip.
- Y lo que es peor... Va con Tickler, Pip.
Tickler'ı kaptığı gibi... öfkeyle dışarı fırladı Pip... öfkeyle.
Se levantó, agarró a Tickler, y salió hecha un basilisco. ¡ Un basilisco!
Sen bir hırsızsın Pip.
Eres un ladrón, Pip.
Bir hırsızsın Pip.
Eres un ladrón, Pip.
Kaçıp kurtulmaları için bir şilin veririm Pip.
- Daría algo porque escaparan, Pip.
Suçunu bilmiyoruz ama... bu yüzden açlıktan ölmene göz yumamayız, değil mi Pip?
No sé lo que ha hecho, pero no queremos verle morir de hambre por ello, ¿ eh, Pip?
Demek bu Pip, öyle mi?
Así que éste es Pip.
- Pip, hanımefendi.
- Pip, señora.
Pip, bunlar akrabalarım... Pocket'lar.
Estos, Pip, son mis parientes, los Pocket.
Pip, canım, bahçeye çıkıp oyna.
Pip, querido, sal al jardín a jugar.
Zaten yardım etmiyor muyum Pip?
¿ No lo hago, Pip?
Yerinde olsam bunu istemezdim Pip.
Yo que tú lo olvidaría.
Tabi, en iyisini yine sen bilirsin Pip... ama halinden memnun değil misin?
Tú sabrás, Pip, ¿ pero no crees que serías más feliz como estás?
Kaba ve sıradan mı dedin Pip?
¿ Eso eres, Pip? ¿ Quién lo ha dicho?
Her gün daha da güzelleşiyor, değil mi Pip?
¿ No está cada día más bonita, Pip?
Bu çok üzücü bir haber Pip. Neden gelemeyeceksin?
Qué lástima, Pip. ¿ Y eso?
Niçin bu kadar üzgünsün Pip?
¿ Por qué tan cariacontecido?
Güle-güle Pip.
Adiós, Pip.
Çoğunlukla Pip diye bilinen bir çırağın var mı?
¿ Tiene un aprendiz llamado Pip?
- Demek Pip sensin? - Evet efendim.
- ¿ Así que eres Pip?
Tanrı saklasın, Pip'in önünü açmak için bir şey ister miyim hiç.
Dios, jamás pediría algo por no obstaculizar el camino de Pip.
Bak Bay Pip, ilk olarak... talimatlarımı aldığım kişinin ricasının... daima Pip adını taşıman olduğunu anlamalısın.
Ahora, Sr. Pip, ha de entender que es deseo de la persona de la que recibo instrucciones que sea siempre conocido como Pip.
İkinci olarak Bay Pip... sana yardım eden kişinin ismi... kendi söylemeyi tercih edene kadar... büyük bir sır olarak kalacak.
En segundo lugar, Sr. Pip, el nombre de la persona que es su benefactora ha de permanecer en secreto hasta que ella decida desvelarlo.
- İyi geceler Pip. - İyi geceler efendim.
- Buenas noches, Pip.
Çok şık olmuşsun Pip.
Estás muy elegante, Pip.
Bay Jaggers ile görüştüm Pip.
He visto al Sr. Jagger, Pip.
- En iyisini yapıp bunu hak et.
- Haz por merecerla, Pip.
Her zaman Pip adını taşıyacağını unutma.
Conservarás siempre el nombre de Pip, como sabes.
Tanrı seni korusun sevgili Pip. Tanrı seni korusun.
Dios te bendiga, querido Pip.
Bir gün Londra'ya seni görmeye geleceğim Pip... işte o zaman cümbüşü gör sen?
Algún día te visitaré en Londres, Pip, y nos correremos una juerga.
Güle-güle eski dostum Pip.
Adiós.
- Bay Pip ile mi konuşuyorum? - Evet, benim.
- ¿ Es usted el Sr. Pip?
- Londra'ya ilk gelişiniz mi Bay Pip? - Evet efendim.
- ¿ No conocía Londres?
- Bay Pip geldi.
- Espere aquí. - Está aquí el Sr. Pip.
- Demek sağ salim geldin Bay Pip.
- Sin novedad. Buenos días.
Wemmick, Bay Pip'in dosyası.
Wemmick, la ficha del Sr. Pip.
Oturun lütfen Bay Pip, oturun.
Vivirá usted allí. Siéntese Sr. Pip.
- Bay Pip'i Barnards Inn'e götür. - Tabi efendim.
- Lleve al Sr. Pip a Barnard's Inn.
BAY PIP
SR.
Ve oraya gidip oynasa iyi eder yoksa gününü gösteririm. Acaba Pip'i nereden tanıyor.
¿ Cómo supo de nuestro Pip?
Bu Pip.
Éste es Pip.
İçeri gel Pip.
Entra, Pip.
Pip?
¿ Pip?
Pip benim efendim.
Yo soy Pip.
Pip!
¡ Pip!
- Güle-güle Pip.
- Adiós, Pip.
Güle-güle ve iyi şanslar Bay Pip.
Buena suerte, Sr. Pip.