English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ P ] / Plüto

Plüto Çeviri İspanyolca

29 parallel translation
Sonradan keşfedilen Uranüs, Neptün ve Plüto'nun da gösterdiği gibi, biliyoruz ki gezegenlerin gerçek yörüngelerinin bu mükemmel 5 cisimle hiçbir alakası yok.
El tamaño real de las órbitas no tiene nada que ver con los 5 sólidos...
Sadece bir yüzyil önce Plüto'nun varligindan bile habersizdik.
Un siglo atrás ni siquiera conocíamos la existencia de Plutón.
Proserpina, Ceres'in kızı. Plüto onu karanlık yeraltı dünyasına göndermekle kalmamış, bir de ona zorla üç kırmızı, olgun elmanın çekirdeklerini yedirtmişti.
Plutón la envió a las entrañas de la tierra dándose gusto con ella forzándola a comer granada para que no pudiera salir.
- Bir, mini-plüto. - Bir ne? - Bir, plütonyum roketi.
- Un proyectil de plutonio.
Sığınaktan çaldığın, mini-plüto'dan bahsediyorum, hırsız herif! Ver şunu hadi!
¡ Dame el minipluto que robaste del búnker!
Mars ve Plüto, görülemeyecek kadar küçüktüler. Merkür ise Güneş'in parlaklığına kurban gitti.
Marte y Plutón eran tan pequeños que no salieron y Mercurio se perdía en el brillo del Sol.
Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün, Plüto.
"Mercurio, Venus, Tierra, Marte, Júpiter, Saturno, Urano, Neptuno, Plutón".
Satürn, Jüpiter, Plüto,
Saturno, Jupiter, Pluton,
Başka bir kedi vardı, bir siyah kedi, aynı Plüto gibi.
Había otro gato. Un gato negro. Igual a Pluto.
Onları o kedi öldürmüş olmalı, ve... Plüto da onunla boğuşmuştur.
El debe haberlos matado y entonces Pluto lucho contra él.
O sadece bir kedi, değil mi, Plüto?
Es solo un gato. ¿ No, Pluto?
- Buraya gel Plüto.
- Ven acá, Pluto.
- Plüto?
- ¿ Pluto?
Plüto.
¡ Pluto!
Yoksa bacakları Plüto gibi olur.
Porque si no lo hace, sus piernas se verán peludas.
Plüto gibi.
Como Plutón.
Yakın zamana kadar Plüto'nun yalnız olduğu düşünülüyordu. Ötesi ise, bomboş.
Hasta reciéntemente, parecía que Plutón estaba solo, más allá de él, nada.
Ben Plüto'dan gelen kızım.
Soy la chica de Plutón.
Kuiper Kuşağı cisimlerinden birinin Plüto'nun dokuzuncu gezegen olduğunu düşünüyorduk.
Solíamos considerar a Plutón, un objeto del cinturón Kuiper, como al noveno planeta.
Ancak sonra karar verdik ki Plüto bir cüce gezegendi. Güneş'in 6 milyon kilometresindeki bir çoğundan sadece biri.
Habíamos decidido desde entonces que Plutón era de hecho un planeta enano... uno de muchos orbitando a 4.800 millones de kilómetros del Sol.
Plüto 28 sekstilyon pound ağırlığında.
Plutón pesa £ 28 trillones.
Plüto t-shirt'lü beyfendiye satıldı.
Vendido al hombre de la camisa de Plutón.
Baba, "Plüton Bilim Okuyucuları" dergisinin yakında yayınladığı plüto-depremler, obruklar ve plütonyum derin sondajı yüzünden oluşan yüzey küçülmesi üzerine raporu hakkında ne düşünüyorsun?
- Morty, ¿ qué? - Papá, ¿ qué piensas del reciente informe publicado por la Revista Científica de Plutón, que relaciona plutemotos, socavones y la contracción de la superficie con la explotación minera del núcleo de plutonio?
Plüto-bel ödülünü almak, bir bilim adamının erişebileceği en büyük onur.
El Premio Plutóbel es el mayor honor que puede recibir un científico.
- Onu Plüto-namo Kampı'na götürün.
Llevadlo a la Bahía de Plutánamo.
Plüto-namo Kampı, bir askeri hapishane.
La Bahía de Plutánamo es una prisión militar.
Plüto değil.
No es Pluto.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]