Portable Çeviri İspanyolca

Ve hava savunma radarı.

Y aquel radar portable.

Öte yandan yaşam destek sistemi çok, çok sessiz çalışır.

Y el sistema de soporte de vida portable es muy, muy silencioso.

Soba, şişme havuz ve şezlongu nereden bulacağız?

¿ Cómo vamos a encontrar una estufa, una piscina portable o un Barcalounger?

Soba, şişme havuz... teneke ve şezlong.

Estufa, piscina portable apartadero y Barcalounger.

- "Portable Dorothy Parker"

- The Portable Dorothy Parker.

"Portable Nietzsche."

Lectura amena.

NG, Foley and portable chest.

NG, Foley y un portátil.

Şu an onu taşınabilecek kadar küçük yapmaya çalışıyoruz...

Ahora mismo estamos trabajando en hacerlo lo suficientemente portable para...

PlayStation Portable istersen, bağlantılarım var.

Si quieres un PlayStation portátil, yo tengo la conexión.

Eğer orada dikilip böyle palavra sıkabileceğini zannediyorsan konuşacak çok şeyimiz var demektir.

- Bien, vamos apretemos en dos unidades, monitor portable, llevemoslo arriba. Gracias, Jesus. Pensé que te habias ido.

Dünyanın en taşınabilir nakit formunun ticaretini yapanlar....... insanı gözünü kırpmadan öldürüyor.

Es la forma de dinero mas portable de la tierra, y la gente que los comercia te matarían en un instante.

Ama tabii ki, o günlerde, servetimin büyük bir bölümü taşınabilirdi, böylece...

Pero para entonces gran parte de mi fortuna era portable, asi que...

Evet, taşınabilir mülkiyet, cüzdanda mutluluktur!

Si, la propiedad portable es la felicidad en una billetera.

Hepinizde naneli şekerler, taşınabilir bir vantilatör, ve "Padre rico, padre pobre." kitabının bir kopyası olmalı.

Todos deben tener mentas para el aliento, un abanico portable, y una copia de "Padre rico, Padre pobre."

Sıfır yerçekimli bir baloncuk yaratıyor. Taşınabilir ve kullanımı da çok kolay.

Crea una especie de una burbuja de gravedad cero y es totalmente portable y fácil de usar.

Portatif geri-dönüş rampası.

Es una plataforma portable de reingreso.

Galiba, HJ karşıya nasıl geçileceğini çözmüş. Bir kez buraya geldi mi, boyutlar arası fiziksel etkileşime giremeyeceğini biliyordu. Bir geçit olması için de bu taşınabilir uyarlamayı yaratmış.

Parece que H.J descubrió cómo cruzar pero sabía que no podía interactuar físicamente entre las dimensiones una vez que llegase aquí, así que construyó una versión portable como una manera de volver.

Ayan Farnsworth, taşınabilir kimya malzemelerimi de al.

Agente Farnsworth, traiga mi equipo portable de química.

Taşınabilir bir kısa dalga hazırlayalım.

Armemos un transmisor de onda corta portable, tenemos que probarlo...

Onların gücü yetti, imparatorluğun yıkılmasından sonra bulduklarını ele geçiren ve tüm ülkenin onların mülkü olduğuna karar veren aşağılıkları dizginlemeye...

Ellos nos sacaron de una trampa. Ellos unieron las voluntades para evitar... que basura extremista... se hiciera con cualquier cosa portable luego que el imperio cayera y pensara que el país era de su propiedad.

Bebeğe bakmak için doppler getireyim mi?

¿ Quieres que traiga el ecógrafo portable para ver el bebé?

Ayrıca taşınabilir, belki burada ilham gelir belki de oturma odasında belki de sen çalışırken ben seni öpmek isterim ve bir kenara koymak gerekir.

Y es portable, asi que tal vez estés inspirada aqui o tal vez te inspires en el salón, o tal vez estás trabajando y yo quiero venir a besarte, así que lo alejé.

Yani bu ev yapımı unla yapılan, askerler için hazır yiyecekleri artık... suyunu alarak vakumlu paketlerde... muhafaza etmeyi düşünmekteyiz.

así esta nueva linea de comidas listas para comer le dan al soldado en el campo un menú portable con todo el sabor hecho en casa de una madre que solía deshidratar químicamente y empaquetar al vacío.

Bu taşınabilir bir benzin kromatografı.

Esto es un cromatógrafo de gas portable.

Annemden para al da marketten bir tane jeneratör al.

Pedile el dinero a mama.. .. y compra un generador portable en el mercado.

Küçüğü. taşınabilir ve yüksek oranda uçucu.

Pequeña, portable por un hombre y altamente volátil.

Bu bir dolap değil. Portatif bir sauna.

No es una armario, Es una sauna portable.

Ama köpeği suçluyorsanız eğer taşınır oksijen tüpümü de alıp onu yürüyüşe çıkarırım. Hayır hayır sen otur.

Pero si vas a culpar al perro, iré a por mi bombona de oxígeno portable y le sacaré a dar un paseo.

Bu, taşınabilir bir elektroensefalogram.

Este es un electroencefalograma portable.

Zephyr, küçük bir portatif hard disk gibi bir şey.

Bueno, el Zephyr es un disco duro pequeño y portable.

Sanki : " Taşınabilir bir müzik çalar yapacağız.

Fue algo asi, bueno, vamos a hacer un reproductor de musica portable

Müzik bizim hayatlarımızı tanımlar ve Steve Jobs bunu fazlasıyla taşınabilir ve erişime kolay hale getirdi.

La musica define nuestras vidas y Steve lo hizo altamente portable y accesible

O, bilgisayarı ya da taşınabilir müzik çaları ya da akıllı telefonu icat etmedi.

El no inventó la computadora o el reproductor de música portable o el smartphone.

Üç saniye sonra başlayan o tuhaf uğultu var ya? Portatif dizel bir jeneratörün soğutma vantilatörü olabileceğini söyledi.

Ese zumbido que se escucha de fondo a los tres segundos... dijo que podía ser el ventilador de la refrigeración de un generador diesel portable.

Ve ordan bu flaş diski aldım.

Tengo esta memoria portable.

Taşınabilir ekipman.

Equipo portable.

Peki, bu muhteşem'40 Kraliyet Portable ilgileniyorsanız.

Bueno, estás interesado en esta magnífica'40 Royal, portátil.

Yani, kesinlikle benim idrar dostum * * * değil.

Bueno, definitivamente no es mi orinal portable.

İşte bu. Kullanımı çok kolaydır.

Y este... es un cañón portable, de uso fácil.

Arkasında bir şeyler bıraktı mı? Dosyalar ya da zip sürücüsü gibi. Herhangi bir şey?

¿ Dejó algo, quizá documentos o... un disco duro portable o algo?

Arkasında birşey bıraktı mı, belki kağıtlar yada bir... bir disket yada herhangi birşey?

¿ Dejó algo, tal vez papeles o un... ¿ Como un disco duro portable o algo? Lo que sea.

Tamam, burası. "Genel olarak, Cardiff Devi Taşınabilir PC gösterişsiz bilgisayarlar arasında kendine güçlü bir yer ediniyor."

Ok, aquí vamos. "En general, el Gigante portable de Cardiff se levanta como un buen competidor en entornos de computación sencillos."

Yani daha kolay taşınabilir.

Me refiero a que es portable.

Taşınabilir Geiger sayacı.

Un contador Geiger portable.

T-Portable'in çapraz referanslı sensörleri 4 katlıdır.

- Sí. El T-portátil tiene cuatro capas de sensores con referencias cruzadas.

Pekâlâ, size şunu söylememe izin verin,... Bay Dudewitz T-Portable'in asıl geliştiricisidir.

Muy bien, déjame decirte, Sr. Dudewitz es el desarrollador original de la T-portátil.

Peki sizin T-Portable ile özel ilginiz neydi?

¿ Y cuál fue su participación específica con el T-portátil?

T - portable, evet.

T-portátil, y sí.

- T-Portable hard diskini arabayı dışarı çıkarmadan önce hacklediler.

- Ellos cortaron el T-portátil disco duro antes de que tomara el coche.

Porta-Tekne zihin tarafından yönlendirilir.

El bote portable se dirige con la mente.

"Silahlar RPG-7 ROKETATAR"

ARMAS : RPG-7 LANZACOHETES PORTABLE, REUTILIZABLE...