Prezervatif Çeviri İspanyolca
1,529 parallel translation
Adam prezervatif kullanmış olabilir.
Pudo ponerse un condón.
Tecavüzcü prezervatif kullanmıştı.
El violador usó un condón.
Erken boşalma, kusurlu prezervatif ya da katilin kızı temizlemesi...
Pre-eyaculación, condón defectuoso o tal vez la limpió después.
İki prezervatif daha buldum.
Encontré dos condones más.
Felicia Hardy'nin odasında üç prezervatif buldum.
¿ Qué quieres decir? Recogí tres condones de la habitación de Felicia Hardy.
Öyleyse kesinlikle prezervatif takıyordu.
Utilizarían condón.
Çöpte prezervatif bulamadık.
No encontramos ningún condón en la basura.
Ne görürsen, kullanılmış prezervatif, cellat maskesi düşünmeden kutuya tık!
Todo. Si ves un condón usado, una máscara de verdugo y una maldita paleta con clavos, no pienses, sólo empácalo. Chop suey.
- Prezervatif kullandığını sanıyordum.
- Pensé que habias usado condón.
Bu sebeple sana bir prezervatif aldım. Mümkün olduğunca akıllıca kullan. Zira ele geçirmek pek kolay olmamıştı...
Úsalo bien, no fue fácil de obtener.
- Sende prezervatif var mı?
- Peter... - ¿ Tienes un condón?
Bu sefer prezervatif kullansan daha iyi olur.
Más vale que tengas condón esta vez.
Sen tüm vaktimi alıyorsun. Ayrıca biz prezervatif reklamlarına bile çıkabiliriz.
Apenas puedo contigo y casi parecemos un comercial de condones.
- Kozmik prezervatif!
- Condón cósmico.
Jake, prezervatif kullanmıyor. bu yüzden jel kullandım.
A Jake no le gustan los condones, entonces me puse gelatina.
Bu yüzden kocama vasektomi yapıldı ve prezervatif kullanıyoruz.
Mi esposo se hizo la vasectomía y usamos condones.
Sen her zaman prezervatif kullanır mısın?
-... derecho a estar molesto.
Bunlar antibiyotikli prezervatif.
Traen antibióticos incluidos.
Prezervatif kullandım.
Después de la muerte de mi esposa. Usé condones.
Prezervatif kullanılan heteroseksüel bir ilişkide HIV kapma olasılığını biliyor musun?
¿ Sabe qué probabilidades hay de contraer sida en sexo heterosexual con condón?
Gerçek şu ki, fermuarın açık ve ayağının altına kullanılmış prezervatif yapışmış bir halde dans ediyordun.
Eso y el hecho de que ha dado vueltas prácticamente con su cierre bajo condones usados pegados a su zapato.
İçi tamamiyle prezervatif ile dolu.
Solo es un montón de condones.
Herkesin hesabını "Boggs" hesabımdan alın. Bu arada prezervatif satıyor musunuz?
Por casualidad, no venden condones?
- Ne? - Şu prezervatif ne iş?
Que fue eso del condón?
Hey, Earl, buralarda prezervatif otomatı va mı?
Hey, Earl, ¿ Hay una máquina de condones por aquí?
Bende şeker ve prezervatif var.
Yo tengo unas mentas y condones.
Evet o'na prezervatif verdim.
- Sí, y le di condones.
Bana tecavüz ettiğinde prezervatif kullanmayı ihmal ettin.
Reusaste usar un condón cuando me violaste.
Cinayet mahallinde bir prezervatif bulmuşlar, Doğru mu?
Bueno, encontraron un condón tuyo en el lugar, ¿ verdad?
Biliyorsunuz, cinayet mahalinde DNA'ları Christian'la tutan bir prezervatif buldular.
En la escena del crimen había un condón... con el ADN de Christian.
İşte size 50 Dolar ve bir de prezervatif.
Aquí hay 50 dólares y un condón.
siyah sütyen, siyah süveter, deri ceket, Calvin ( parfüm ), prezervatif, iç çamaşırı ; hangisini istersen.
Sujetador negro, suéter negro, chaqueta de piel, de Calvin, condones, ropa interior ; opcional.
Dışarı çıkmışken prezervatif al.
Come algo por ahí en la calle.
Siz hiç karnında içi kokain dolu bir düzine prezervatif patlayan... bir kar canavarı gördünüz mü?
¿ Alguna vez vieron estallar 12 condones con cocaína en el vientre de un Yeti?
Geçen hafta 3 galon beyaz şarap ve 11 kutu prezervatif almış.
La semana pasada, compró 10 litros de Chablis y 11 cajas de condones.
- O da prezervatif kullandı mı?
- ¿ Usó un condón?
Prezervatif takmayı unutma.
Asegúrate de ponerte el traje.
Prezervatif taktığından emin ol.
Asegúrate de ponerte el traje.
Kanepede bir prezervatif ambalajı buldum.
Encontré una envoltura de condón en el sofá.
Serseri standartları işte. 17 sent, bir kaç prezervatif, bir kalem.
Lo típico de los gamberros, $ 0.17, un par de condones, un boli...
Lütfen prezervatif kullandığınızı söyle.
Por favor, dime que usaste condón.
Prezervatif kullandık.
- ¡ Sí! Usamos condón. - Está bien.
Yatak ucuna bir kaç tane prezervatif bile bıraktım.
Te he dejado condones en la mesilla de noche.
Prezervatif takmak için yanlış yer.
No debe llevar un condón de sombrero.
Eğer bu virüsü taşıyorsan, diğer insanlara zarar vermemek için her zaman prezervatif kondom kullanmalısın.
Pero hay que utilizar siempre... el preservativo, también llamado condón, para no contagiar a los demás.
Hatta prezervatif delinmemiş olsa bile üzerinde virüsün içinden geçebileceği kadar küçük delikler vardır hala.
Y aunque no se rompa, puede tener agujeros, por donde puede pasar el virus.
Prezervatif kullanmış olmalıydım.
Debería haberme puesto un condón.
Buraya kayıp prezervatif olayını çözmek için toplanmadık. Costello'yu enselemek için buradayız.
No estamos aquí para resolver el caso del mierda ese sino para pillar a Costello.
Çünkü prezervatif bana ait değil.
Sobre todo porque ese condón no era mío.
Seksin içinde prezervatif te var mı?
¿ El sexo incluye condones?
Samuel M. Barrett, on dolar, prezervatif, kartvizit...
$ 10, tarjetas de negocios, un condón.