English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ R ] / Razon

Razon Çeviri İspanyolca

2,047 parallel translation
Sen haklıydın.
Tenias tanta razon.
Haklısın.
tiene razon.
Bunun hakkında daha fazla tartışmaya gerek yok.
No háy razon para seguir discutiendo sobre eso.
Özel sutyenim ve savaş boyalarımla balo güzeli olmuştum.
Y ella tenía razon. Era la reina del baile, con mi corpiño y mi maquillaje.
Fakat bu sefer, daha fazla katlanamadın.
Pero esta vez, ya no ibas a aguantarlo mas, ¿ tengo razon?
Evet, belki de haklısın.
Sabes, Tal vez tengas razon.
Yeterince bira içtim.
Tienes razon Adam Ya fue mucha cerveza.
Birini sevmek için bir neden gerekmez.
Amar a alguien no tiene que tener una razon
Kanepede Televizyon izliyoruz. O evin bir orasıne bir burasına koşuyor hem hızlı hemde çubuğu düz bir şekilde çıkarmaya çalışıyor. Hemde halının diğer tarafına geçerken hızlıca aşağıya bakmaya çalışıyor.
Estabamos sentados viendo television y entra corriendo tan rapido como puede con el palito y mientras pasaba por la alfombra por alguna razon decidio mirar hacia abajo.
- Haklısın.
- Tienes razon.
- Böyle bişey olmayacak. - Zorundasın!
Tenias razon acerca de esas costillas, Justino.
Haklısın. Kendisinden uzun biriyle çıkmaz.
Tienes razon.Él no saldría con alguien que es mas alto.
Delirme nedenin ortada.
CON RAZON ESTAS ENOJADO.
Haklısın, çünkü şimdi bana söylediğin şeyi bile anlamadım.
TIENES RAZON. NI SIQUIERA ENTENDI ESO QUE DIJISTE.
- Evet, haklısın.
SI, TIENES RAZON.
Evet, doğru...
- TIENES RAZON.
Burada bir sebepten dolayı yaşıyoruz.
Vivimos aquí por una razon.
Kadın haklı bu delice.
Tiene razon es una locura.
Evet. Söylediklerini düşündüm de haklıydın.
Si, pense en lo que dijiste y tenias razon.
Görünen o ki Evan Baxter yağmur hakkında haklıydı. Ama miktar konusunda küçük bir hesap hatası yaptı.
Parece ser que Evan Baxter tenia razon acerca de la lluvia pero con un minimo cálculo le ha fallado.
Ne demek bekle.
A que te refieres con que tuvo razon, llovio solo 10 minutos.
Tek kelime daha edersen işin bitti.
Una palabra tuya y doy razon de él.
Geçen gösterdiği videoda çok seksi görünüyordun.
- Tiene razon estabas hermosa, en el video que vi.
İlk kez diğerleri haklı çıkmıştı.
Por primera vez, los otros tenian razon.
- Değil mi?
Tengo razon?
- Evet.
- Tiene razon.
Belki de haklılardı.
Tal vez tengan razon.
Haklısın Thudnik, kendimi daha iyi hissediyorum.
Tienes razon Thudnik, Ya me siento mucho mejor.
Ve o anda anladım ki aslında herkes yapayalnızdı.
Estaba en este momento cuando comprendi Tal vez todos teniamos razon.
Taşınmamızın tek nedeni seni üniversiteye gönderebilmek için transfer olmayı kabul etmek zorunda olmamdı.
La unica razon por la que nos mudamos era si aceptaba la transferencia, por eso estas en la universidad.
Burç konusunda haklıymışsın.
Tenias razon sobre lo Zodiaco.
Affedersin, Clyde.
Tenia razon clyde
Kızım haklı.
Mi hija tiene razon
O haklı tamam mı.
Tiene razon.
Haklı.
tiene razon.
Onu daha önce burada görmüştüm. Tek yapmam gereken beklemekti.
Yo ya la había visto una vez, y no había razon para que no regresara, sólo bastaba con aguardar a que pasara.
Drew, bize şapka taktırmanın tek sebebi sarhoş olduğunda yöneticinin sana şapka taktırması.
La unica razon por la que estoy aqui es porque tu estas aqui
Bak, bu işi almanın tek sebebi danışmanının bu işi sana vermem için yalvarmış olması.
La unica razon por la que tengo este trabajo es porque te lo debo a ti
Haklıysam, seni takip ettikleri için ölecekler.
-... todos estaremos muertos - Si no tuviera razon, te seguirian
Karım diyor ki, senin içeri gelip kahve içmeme nedenin bizim zenci olduğumuzdanmış.
¿ Sabes lo que dice mi esposa? La razon por la cual no somos bienvenidos en la cafetería es porque somos negros
- Söylemiştim.
tenias razon lo se
Sana dinletiyorum, bir sebebi var
Te hacen escuchar, hay una razon
Dinlemeni sağlar, bir sebebi var
Te hacen escuchar, hay una razon
Sana dinletiyorum Bir sebebi var
Te hacen escuchar hay una razon
Haklı da.
En eso tiene razon, tambien.
Hemen geliyorum!
Tienes razon!
Öldürmemem için bir sebep ver.
Dame una razon por la cual no deba.
- Hangisinden?
Y la razon es...?
Ama sen dünyadaki en güzel, zeki ve mükemmel kızsın. Bu söylediklerinde haklısın.
inteligente y perfecta chica del mundo tienes razon sobre todas esas cosas.
Umarım ona bunu yapması için hiç fırsat vermem.
Espero nunca haberle dado una razon para aserlo
Ve o sebep benim.
Dios inventó la página web de amor por una razón Y esa razon soy yo

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]