English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ R ] / Reef

Reef Çeviri İspanyolca

54 parallel translation
Fire Adası, Crab Key, Morgan's Reef.
La isla del Fuego, Cabo Cangrejo, Arrecife Morgan.
Güzel, değil mi?
- Esto es Silver Reef.
- Silver Reef mi?
¿ Silver Reef?
Sahil koruma, araştırmaya Watley'nin güneyinden başlayıp, Arcom Kayalıklarını dolaşarak yaklaşık bir saat içinde Spivey Point'e varmış olacak.
La Guardia Costera ha empezado a buscar hacia el sur desde Whately, alrededor de Arcom Reef, y estará en la zona de Spivey Point en una hora aproximadamente.
White kayalığının açıklarında tekneyle ava çıkardı.
Capitaneaba un barco por Whately Reef.
Reef şundan bir fırt çeksene.
Oye, Reef, ¿ por qué no pruebas un poco de esto?
Ocean Reef'te bir atlayış var. Onu orada bulabilirsin.
- En el Salto Ocean Reef, el fin de semana.
Morea'daki uçuşumuz bize sadece bir ilk izlenim verdi. Zaman azaldığı için araştırma teknesi Quicsilver Crossing'e reef check incelemesi yapmaya döndüm.
El sobrevolar Moorea nos dió una primera impresión, debido a que se nos agotaba el tiempo, recurrimos a Reef Check, en su barco de vigilancia, el "travesía quicksilver".
Reef Check'in 60 ülkede 4 binin üzerinde mercan resiflerinin sağlığını gözleyen scuba dalgıcı vardır.
Reef Check tiene alrededor de cuatro mil buceadores deportistas en más de sesenta países... controlando la salud de los arrecifes de coral.
Burada, Moorea'da, sahile yakın resiflerin çok ciddi zarar görüp görmediğini anlamak için birkaç denetleme gönüllüsünü davet ettik.
Les pedimos a los voluntarios de Reef Check que comprobasen los daños en los corales de aquí en Moorea... para ver si los arrecifes más cercanos a la orilla resultan ser los más dañados.
Takımı Reef adındaki bir köpekten ibaret.
Su grupo de seguidores : un perro llamado Arrecife.
Sırada Marty Grimes, Reef Ryan ve radikal Tony Alva var.
A continuación, tenemos a Marty Grimes, Reef Ryan y el radical Tony Alva.
Şimdi de Reef Ryan, deneme kayışında.
Allí va Reef Ryan, en su vuelta de practica.
Reef Ryan'dan güzel bir hareket.
Gran giro invertido ejecutado por Reef Ryan.
Reef ile Tony çarpıştı.
Reef y Tony chocan.
Ambulans lazım, Handy Mini Market, 5320 Reef Caddesi.
Envíen ambulancia a la tienda Handy, en el 2530 Reef Drive.
Dr. Reef.
Dr. Reef.
Seni Mercy Reef'de dalarken görmüştüm.
Te bucenado en Mercy Reef.
Mercy Reef Tempest Key'in 25 mil dışı.
Mercy Reef 16 kilómetros de Tempest Key.
Burası birim 66. Mercy Reef hastenesine doğru gidiyoruz.
Aquí la Unidad 66, nos dirigimos al hospital de Mercy Reef.
Mercy reef üzerinde keşif yapacaksınız.
Sobrevolará Mercy reef.
Sahil güvenlik Reef dışlarında, kimliği belirsiz bir adam * bulmuşlar.
La Guardia Costera rescató a un John Doe en los arrecifes.
Mercy Reef üzerinde seyir halindeyim, burada hiçbir şey yok beyler.
Estoy sobrevolando Mercy Reef, no hay nada por aquí, chicos.
Ben Tom'un oğluyum, bu sabah Mercy Reef açıklarında bulunan adamla ilgili aramıştım.
Dile que habló su hijo, es sobre el hombre que rescató esta mañana.
Sizi Mercy Reef açıklarında, genç bir sahil güvenlik teğmeni buldu.
Fuiste encontrado en Mercy Reef, por un joven Teniente de la Guardia Costera.
Yeni bir araba, büyük bir ev... 'Reef Shore Marina'da bir tekne ve güzel bir eş.
Un automóvil nuevo, una casa grande, un barco en Reefshore Marina... y una bella esposa.
İyi tarafından bak, ikinizi great barrier reef'e gönderebilecek kadar fazla uçuş mili var.
Mira el lado positivo. Conseguirá tantos puntos como viajero frecuente que podrán ir a la Gran Barrera de Coral. Es hora.
Çünkü az önce yaptığın Great Barrier Fortlamasıydı!
porque eso era una gran pedobarrera de coral! jijiji ( juego de palabras Coral Reef / Coral Greef )
Vizcaya Reef oteli.
El hotel Vizcaya Reef.
North Reef'te dalacaksak senle konuşmamız gerektiğini duydum.
Nos dijeron que hablemos contigo para bucear en el arrecife del norte.
Sebastian bunu bir yıl önce North Reef'te buldu.
Sebastian lo encontró hace un año en el arrecife del norte.
North Reef'te bir yerlere.
En algún lugar del arrecife norte.
Aynı zamanda Cayman Resif Fonuna büyük bir bağışta bulunacağız.
Estaremos haciendo también una donación al Fondo Caiman Reef.
Gelirin büyük çoğunluğu Cayman Resif Vakfına gitti ve başkanı ile yakında onun karısı olacak seksi kadın tarafından özensizce idare edilecek.
Uno de los beneficiarios más grandes fue el Cayman Reef Trust... a ser administrado sin presiones por, su servidor... y su futura y bella esposa.
At the Research Station on Heron Island on the Great Barrier Reef, Bilim adamları bu çok hücreli organizmaların nasıl koloniler oluşturdukları üzerine çalışıyorlar.
En la Estación de Investigación de la Isla Heron en la Gran Barrera de Coral, los científicos están trabajando para comprender de qué manera los organismos pluricelulares comenzaron a colonizar la Tierra.
Ve ona Bay of Plenty ve Cave Rock'ı gösteriyordum. Vulamanzi Point'i ayrıca Banana Reef'i.
En él, llevaba a Dana a Sudáfrica de nuevo conmigo y le mostraba Bay of Plenty y Cave Rock Vulamanzi Point y Banana Reef.
Burada, sörf kasabası Jeffrey's Bay Phantom Reef'deki Roxy takımı seçmelerine hoş geldiniz hanımlar.
Bienvenidas, señoritas, a las pruebas del equipo Roxy aquí en Phantom Reef, la ciudad de surf de Jeffrey's Bay.
Kite-surfing six-foot swells on Glover's Reef.
Olas de dos metros surfeables en Glover Reef.
Magic Reef Bar'da bir kadını soruyordu.
Estaba en el Magic Reef Bar preguntando por una mujer.
Peggy Reef'i gördün mü?
¿ Has visto a Peggy Reef?
Montauk Highway'deki, Tipton's Reef'i mi diyorsunuz?
¿ Está hablando de Tipton's Reef en la autopista Montauk?
Tipton's Reef'de uzun bir yemek hem de.
Una comida larga... en Tipton's Reef.
Chun kayalıklarında sörf yapan biri yoldan patlamayı görüp 911'i aramış.
Un surfista de camino a Chun's Reef... vio una explosión desde la carretera y llamó al 911.
Sydney'deyken bütün akşam kod yazardık ve sabahları Great Barrier Reef'e dalışa giderdik.
Cuándo trabajaba en Sidney, escribíamos códigos toda la noche y por las mañanas íbamos a bucear frente la gran barrera de coral.
Great Barrier Reef, Queensland'da değil miydi?
¿ no está la gran barrera de coral en Queensland?
Adamlarını Mercy Kayalığı'na götür.
Lleve sus hombres a Mercy Reef.
Mercy Kayalıkları'ndaki denizfenerine bir ekip gönderin. Koordinasyonlar ekte.
Envía un equipo al faro de Mercy Reef, aquí coordenadas.
Red Reef Moteli'ndeki cinayetten bağlantısından dolayı istenmesi de dahil.
Y de que lo buscan en conexión con el homicidio en el motel Red Reef.
Küresel ısınmaya karşı mücadele eden destekleyici liderleri
Los líderes que ellos apoyen lucharán contra el calentamiento global... formando equipos, como Reef Check.
Reef Check gibi organizasyonlara üye olup katılıyor.
Involucrandose.
Bu da Lost Cough
- Este es Reef the Lost Cauze.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]