Rv Çeviri İspanyolca
144 parallel translation
Vırvır ve dırdır...
Quejas y bazofia...
Amma vırvır ettiler..
Ya estamos arriba.. adelante.
Başlama gene vırvıra.
No empieces otra vez.
- RV şovu biletlerini bulmak kolay değil.
- Entradas para espectáculos RV no son fáciles de conseguir.
- Rv'leri, karavanları sever misin?
- ¿ Te gusta vehículos recreativos, casas móviles?
Bu akşamki RV şovuna biletleri var.
Tiene entradas para el show RV esta noche.
Onu benim RV-4 e çek.
Enganchalo a mi RV-four transpac.
Tamam.Onu RV'ye çek...
Bien. Enganchalo al RV...
Nasıl bir RV! Bart!
iQué casa rodante!
- Bay Simpson, hiçbir zaman daha iyi bir RV'niz olmayacak.
- ¿ Es usada? Simpson, jamás tendrá Ud. algo mejor.
Bir hafta önce eski Kazakistan Sovyet Cumhuriyetinden... dört tane MlRV savaş başlığı kaçırıldığını biliyoruz.
Sacaron de contrabando de Kazakstán 4 cabezas nucleares "MI RV".
SS-22 havadan atış füzesinden fırlatılan bir Sovyet MlRV-6 savaş başlığı.
Es un MI RV-6 soviético de un vehículo de lanzamiento SS-22N.
Seni yeniden üniformalı görmek güzel, sadece VR olsan bile.
Me alegra verte de uniforme otra vez, aunque sólo fuese RV.
VR da ki otomatik-tekrarlayan insanlarını izlerken, aklıma bu fikir geldi.
La reinicialización en la sección de RV me dio esta idea.
VR da Sid 6.7'ye şimdiye kadar tek yaklaşabilen, o oldu
Es el único que logró acercarse a Sid 6,7 en RV.
- Gerçek dünyada... davranışları limitleri konusunda, VR da olabileceği gibi sınırlı değil.
- En el mundo real no se atiene a los límites de conducta que tendría en la RV.
Bu VR değil!
¡ Esto no es RV!
Senin zayıf yanına yükleniyor, tıpkı, VR da yaptığı gibi,
Está atacando tus puntos débiles, como lo hizo en RV. Así es.
Bu VR mı?
- ¿ Esto es RV?
Ama sen çok vırvır edip işi mahvettin.
Pero lo estropeaste hablando.
Helikopterle buluşmamız gerekiyordu.
Teniamos que llegar al camion RV con el heli.
Ya helikopterle buluşmaya gideceğiz, ya da Suriye'ye geçeceğiz.
Vamos por el RV del heli o caminamos a Siria.
Hem biz randevu noktasına ulaşsak bile, helikopter ulaşamayabilir.
Incluso si tomamos el Rv del heli, no significa que harry lo haga.
Onlar benim gördüğüm şeyin araştırmasındalar ve ben burada mutfakta oturmuş... vırvır yapan iki kızla beraberim.
Ellos investigan mi visión y yo estoy en la cocina... con dos chicas que cotorrean.
Bir de bana vırvır yapasın diye mi?
¿ Para recibir tus palabras insolentes?
1975 model bir RV ile lağım temizliyordum.
Limpié los ductos sépticos de una casa rodante 1975.
Yani diyorum ki... bir RV alalım ve mümkün olduğu kadar çok insandan... bir sürü bebek alıp, onlarla dolduralım... ve Furnace Park'a doğru gidelim.
Consigamos un vehículo y llenémoslo con tantos bebés que podamos de las tantas personas posibles... y entonces conduciremos al parque Furnace.
Bir RW mi kullanıyorsun?
- ¿ Tiene alguna RV?
- D tipi motor.
- ¿ RV?
Baba, sadece RV'yi dağdan aşağı sürdüğün zaman ki gibi. Bacağını kırmıştın.
Papá, es igual a cuando dejaste que el auto se descarrilara en la montaña y te rompiste la pierna.
Buluşmanın 08.30'da olduğu onaylandı'
Confirmo RV a las 08 : 30 horas.
RV deneği O'Ryan için Theta-dalgası sürüklenmesi GPS ile hedef yönetimi için kullanılacak.
Entrenamiento Ola-Theta para el sujeto O'Ryan para ser usado con GPS para gestión de objetivo.
Ne vırvır edip duruyordu ki?
¿ De qué se quejaba?
Artık bir karavanımız var.
Bueno, conseguimos nuestra propia RV ( carabana )
Biliyorsun, hep son kuşumuz uçtuğunda evi satacağımızı bir karavan alıp yola koyulacağımızı söylerdik.
Veras, siempre dijimos que cuando el ultimo pajaro volase, venderiamos la casa Comprariamos un RV y nos tirariamos a la carretera Quien sabia que ese dia seria hoy?
Evet parmak izlerim o otobüste olabilir.
Entonces mis huellas están en el RV.
Problem değil, RV'den çekeriz.
No es problema, tengo un poco.
Karavan, karavan...
Rv, rv...
Her gün tek yaptığın şey : boş boş bakmak ve şu vırvırcı DJ'in müziklerini dinlemek.
Todos los días, lo único que haces es ver al cielo y escuchar la música de ese tonto DJ.
Vırvırcı filan değil!
No es un tonto.
biraz dağıttı, o evde vırvır edip duruyordu.
se vino abajo por completo y vagaba por la casa.
Neden bir karavanın sığmayacağı bir tünel inşa etsinler ki?
¿ Por qué construirían un túnel en el cual no cupiera un RV?
Söylesene Ryoto, artık bir ailen olduğuna göre bir karavan almaya ne dersin?
Di, Ryota, ahora que tienes una familia, ¿ qué tal una RV?
Ryota! Bir karavan al!
Ryota, cómprate una RV...
- Bunun o karavan olduğu ne malum?
Bueno, quiero decir, que podría ser otro RV, sabes.
O karavanın nereye gittiğini bulmalıyız.
Tenemos que averiguar a dónde está yendo ese RV.
Serge, Deni siz ikiniz havadan karavanın yerini saptayın.
Serge, Deni, ustedes vuelen y localicen al RV desde el cielo.
Kimsenin dırdırıyla vırvırıyla uğraşmıyorum.
No hay nadie que me regañe.
Şu karavanı ne zaman görebilirim?
¿ Cuándo vas a mostrarme la RV?
RV 77.
el RV 77.
En iyi RV'nizi görmek istiyorum.
Quiero ver su mejor casa rodante.