Sats Çeviri İspanyolca
118 parallel translation
Umurumda değil, yeter ki mülkünü satsın.
Me da lo mismo, consigan que venda esa casa.
Piyasa alsın mı satsın mı karar veremiyor.
El mercado no sabe si comprar o vender.
Götürsün satsın da dırdırından kurtulayım.
Ahora tendrá algunos de repuesto y dejará de molestarme.
Tamirciden paramı ve Giulia'nın kardeşine verdiğim bisikleti almasını da söyleyin. Onu geri alsın ve iyi bir fiyata satsın.
Y también decirle que vaya a retirar el dinero que queda y que la bicicleta la guarda el hermano de Julia, que la recoja puede venderla bien.
Başka bir program yapın, deterjanları satsın!
¡ Haced otro programa y ponedla a vender detergente!
Bırak hepimizi satarsa satsın. Beni korudu. Seni korudu.
Ella puede entregarme a la Gestapo, me protegió, y le protegió, y ahora, ella protege a su hija.
Oraya git de sana ansiklopedi satsınlar.
Ve y te darán una subscripción por 1 0 años para la Enciclopedia Británica.
O da yarın satsın.
Mañana él será el que venda.
Sözlesmeyle satlan arsalar, daha sats haftasnda oraya kaydedilir.
Las ventas sin escritura se registran en la misma semana.
" Umalım ve dua edelim ki senaryoyu satsın.
Ojala lo venda.
Bir milyon dolarlık evi neden 200 bine satsınlar ki?
¿ Por qué vendería alguien una casa de un millón de dólares por 200 mil?
Hepsini satsın.
Que venda todo.
Peki ya "babam biraz daha ayakkabı satsın" tavrına ne demeli?
¿ Por qué no dices ahora "Papá tendrá que vender más zapatos"?
Önce beni yensinler, kemiklerimi sonra satsınlar.
¡ Le ofrezco que me capture y que después venda mis huesos!
Satsınlar.
Pues que lo vendan.
Concrete'den Princeton'a giden yolun SAT sınavından geçtiğini söyledi.
Él dice que el camino desde Concrete a Princeton comienza con SATs.
Gazete satsın da ne olursa olsun.
Hacen cualquier cosa con tal de vender.
Buyursun gelsin ve ayakkabı satsın.
Que venga aquí y venda zapatos.
Joe Hamill bizi satsın diye mi öldün?
¿ Moriste en vano para queJoe Hamill nos vendiera?
Scott, SAT sınavında bir soruyu kaydırıp bütün cevapları yanlış olunca ağlamıştı.
¿ Si? Scott lloró durante el SATs cuando se salteo un pregunta por error... -... y todas sus respuestas quedaron corridas.
Değil mi? Evi satsınlar. Ve sen babamı sadece hafta sonları yeni dairesinde görebilesin.
Para que vendan la casa... y para que veas a papá sólo los fines de semana, en su nuevo apartamento.
Neden Milton satsın?
- ¿ Por qué lo vendería Milton?
Yani bir gün burayı bu adam satsın ve ortadan kaybolsun öyle mi?
¿ Lo vende, toma el dinero y desaparece?
Daha iyi satsın diye yapay bir şekilde abartılmış politik bir döküman.
¡ Es un documento artificialmente inflado para venderlo mejor!
Birini tutsunlar veya şirketi satsınlar, her neyse.
Que contraten a alguien, o que vendan el negocio. Como sea.
Peki o zaman Scott Tenorman neden kıllarını 10 dolara bana satsın ki?
Pero entonces por que scott tenorman me vendio sus pubis por $ 10?
Babası orayı satsın istiyor. Mezun olunca o işi yapmak istemiyor.
Desea que su padre lo venda para cuando él se gradúe.
Elamanlara söyle, malı iyice parlatsınlar, 7.5 dolardan satsınlar.
Dile a Stack que lo pula bien y cobre $ 7,50.
Lütfen biri bize bir at satsın.
Que alguien por favor nos venda un caballo.
Bu çok hoş ama maçı satsın ya da satmasın, fark etmez, işi bitti.
Eso es muy bonito... pero si se vuelca a la lucha o no, no importa, lo que ha hecho.
Ona başka bir SAT öğretmeni buluruz,.. ... ben başında dururum, o da daha fazla çalışır.
Le conseguiremos otro tutor de SATs le estaré encima y trabajará más fuerte.
- 5000 $'a bateri alıyorsun, ama özel dersler ve kahve makinesi, için hesap soruyorsun.
- Gastas $ 5.000 en una batería y debo rogarte por un tutor para los SATs y una cafetera.
Söyle de onu satsın öyleyse.
¿ No puede venderlo?
Milenyumu başkası satsın. Kobaylarımı da başkası temizlesin.
Deja que otro venda el milenio y dejaré que otra persona limpie la caca de guinea
Beni FBA'ya satsın diye Costello'ya mı ödeme yapayım?
¿ Tengo que pagarle a Costello para que me venda al FBI?
Hortumu genişletmiyorsa hortum genişleticiyi niye satsınlar adama?
¿ Para qué te venderían un expansor de mangueras si no puedes expandir la manguera?
belki SAT puanların daha iyi olursa bir burs kazanabilirsin.
Y quizás si lo hubieras hecho mejor en tus SATs podrias conseguir una beca
Söyle onlara, fiyatı 2000 dolar düşürmezlerse başkasına satsınlar.
Diganles que descuenten dos grandes del precio, o que la vendan a alguien mas.
Ve de... SATim 2110.
Tuve un 2110 en mis SATs.
Şayet teknenin bakımını üstlenmeyeceklerse bununla ilgilenebilecek birine satsınlar daha iyi.
Si tu familia no va a cuidar decentemente a Fish deberían vendérselo a alguien que lo cuide.
Evlat, bırak evi satsınlar. Yaygaraya hacet yok.
Déjalos que vendan la casa, hijo, no quiero más complicaciones.
- Kendi hissesini satmak istiyorsa satsın.
- Quiere vender su parte. Déjenla. - Hey, yo te la compro.
Hadi ama, genç Marsac neden uyuşturucu satsın ki?
A ver,? por qué iba a vender drogas el joven Marsac?
Bir emlakçı kendinin olmayan bir daireyi niçin satsın?
¿ A qué viene la cita con una agente inmobiliaria por un ático que no es suyo?
Ayrıca, burası Paul'un değil ki satsın.
Además, Paul no puede vender este lugar.
Tabii. Sonra hırsızlar çalıp Almanya'da Almanlara satsın.
Para que los ladrones lo roben y lo vendan a Alemania.
Şu Hollowmade satşıyla ilgili çok üzgünüm. Ne düşüneceğimi bilemiyorum.
Sadie, estoy muy molesta con lo de la venta de Hollowmade.
Bize bu satşın büyük kar getireceği söylendi.
Esa venta nos daría enormes ganancias.
Hepsini satsın.
- ¡ Qué importa!
Sevgiler. Annen. Satsınlar.
Quiero garantía de que no habrá compensación... sin previa autorización.
Kenyon'a arabayı Peder Jack'e götür, bizim için satsın, dedim.
Bien, realmente no lo vendimos directamente.