Sinai Çeviri İspanyolca
107 parallel translation
JE Abrahams, Sina Dağı Hastanesi, Beth Israel, yada her ikisi.
Sí, J. E. Abrahams, Hospital Mount Sinai, Beth Israel o ambos.
Bu akşam Mount Sinai Hastanesine gitmek ister misin?
Le gustaría ingresar en el hospital esta misma noche?
O deli. B.A. seni Cedars-Sinaio'ya götürmedikçe elimizdeki tek verici o.
Él es el único donante que tenemos, a menos que te llevemos al Cedars-Sinai.
Sana on kez karımın kayıtlarını Mount Sinai'ye transfer etmeni söyledim.
Les he pedido diez veces que transfieran el historial de mi esposa al Mount Sinai.
Burada, büyük bir çatlak Sina Yarımadası'ndan Ölü Deniz'e kadar uzanıyor.
Aqui, una línea gigante se extiende en forma directa desde la Península de Sinai, hasta el Mar Muerto.
Daha yakından bakınca Sina'nın nasıl bir üçgen şekli aldığını Suudi Arabistan'dan sağa nasıl çekildiğini görebilirsiniz.
En una vista mas cercana se puede ver como el Sinai se amoldó como un triángulo,
Mt. Sinai'de E.N.T. rotasyonu yaptım.
Hice una rotación en el Mt.
Düşündüm de belki siz geldiniz.
Sinai. Quizá Ud. Estuvo ahí.
Mount Sinai'a bağlanıp kaynaklarımızı birleştiriyoruz.
Me conecto por módem al Mount Sinai para nuestro fichero de recursos.
- Mount Sinai'a bağlandık mı?
- ¿ Estamos conectados con Mount Sinai?
- Kayıp Ruh'a dikkat. - Bazukayı kullan.
- Mount Sinai nos está disparando.
- Mount Sinai ateş ediyor.
- ¡ Eso es trampa! ¡ Dales!
Mount Sinai mı?
¿ La de Mount Sinai?
- Kerry Weaver'ı tanıyor musun?
¿ Conoces a Kerry Weaver del Mount Sinai?
Belçika birliğini Sinai'de kaybettiğimizi biliyoruz.
Sabemos que perdimos al contingente belga en el Sinaí.
Neyse, cenazesi bugün saat 4 : 00'te kalkıyor. Mount Sinai Mezarlığında. Bilirsiniz, Grand'ın orada.
En fin, el entierro es esta tarde... a las cuatro en el cementerio Mount Sinai.
Cenaze bugün 4 : 00'te, Mount Sinai'de.
El entierro es a las 4 en Mount Sinai.
Mount Sinai Hastanesi de ileride.
El hospital Mount Sinai cerca.
Şu anda Cedars park alanındayız ve buradaki manzara inanılmaz.
Nos encontramos en el estacionamiento del Cedars Sinai y esto es una escena increíble.
Cedars akışın kuzeyinde olup da hala güvenli tek acil servis.
El Cedar Sinai es la única sala de emergencia segura y al norte de la corriente.
Ekipler Wilshire'daki akıntıyla mücadele ederken.. .. Cedars ve Midway hastaneleri acil servisleri, ellerindeki.. .. görevli ve ilaç stoğunun yetersiz kaldığını rapor etti.
Mientras los equipos de salvamento batallan contra la corriente en Wilshire, las salas de emergencias de los hospitales Cedars Sinai y Midway nos dicen que su personal y provisiones no dan más...
Orası Cedars'ın olduğu yer.
Pero ahí es donde está el Cedar Sinai.
Göğüs pişene kadar, kugel'ım Sına Çölü kadar kurumuş olacak.
Para cuando esté listo, mi kugel estará seco como el Sinai.
Mount Sinai Hastanesi'ne gidiyoruz. Biliyorsun, onlar aktörleri kiralayıp öğrencilerini teşhis konusunda eğitiyorlar.
En el hospital Mount Sinai contratan actores para que los estudiantes practiquen.
Anne, burası Cedars-Sinai gösteri dünyasının hastanesi
Mamá, es el Cedars-Sinai. Es un hospital del espectáculo.
- Cedars Sinai mi?
- ¿ EI Cedars Sinai?
Mount Sinai'de yoğun bakımda.
- Está en Terapia Intensiva en Mount Sinai.
Cedars Sinai'da beyin cerrahı.
Es neurocirujano en Cedars-Sinai.
Karen ile birlikte Mount Sinai Hastanesindeyim, Stan kalp krizi geçirmiş.
Estoy en el hospital Mount Sinai con Karen, Stan tuvo un infarto.
Mount Sinai.
¿ Mount Sinai?
Sinai Kampı'ndan dönerken tren değiştiriyordum.
Estaba cambiando de tren viniendo de Campamento Sinaí.
Sinai'da 325 numaralı odadayım.
Estoy en la habitación 325 en el Sinai.
Burası Cedars-Sinai değil.
Esto no es el hospital Cedars-Sinai.
Karımın pezevengi Cedars-Sinai tıp laboratuarında birini tanıyor. Bu Cuma'dan bir hafta sonra özel bir mal getiriyor olacak.
Hará una entrega el próximo viernes.
Bay Dowd Detroit Sinai'ye geldiğinde ölmüştü.
Fue declarada la muerte del Sr. Dowd, muerte por "cianureto".
Annem Cedars-Sinai'de yeni bir tedaviye başlayacak ve umarım iyileşir de artık evlerine dönerler.
Mi madre comenzará a recibir el nuevo tratamiento en Cedars-Sinai y con suerte mejorará y se irán a casa.
Mount Sinai Hastanesi'nde 19 Ekim 1999'da doğmuş.
Nació en el hospital Monte Sinai, el 19 de Octubre de 1999.
Bu gördüğün numara Mount Sinai hastanesi... yanık ünitesinin numarası.
Ese número de ahí... es el número de la unidad de quemaduras del hospital.
Merhaba, Mount Sinai Hastanesi. Merhaba.
- Hospital Metropolitano...
Sinai'de hava neden bu kadar soğuk?
¿ Por qué hace tanto frío en el desierto del Sinaí?
Beni Sina Hastanesinde görmeliydiniz, ona dikiş atılırken ben de neden birinin beni öldürmek isteyeceği konusunda yalan söylüyordum.
Tenías que haberme visto en el Sinai Hospital mintiendo sobre por qué alguien me quería disparar.
İşitme cihazı sayesinde cihazı Nestor Olivos'a takan Cedars-Sinai'de görevli Dr. Maurice Ledbetter'e ulaştık.
Rastreé el implante cloquear con el Dr. Maurice Ledbetter en "Cedars-Sinai", quien lo implantó en un chico llamado Nestor Olivos.
ve Jessica Avery, bir mikrobiyolog 'Mount Sinai'Tıp Okulundan
... y Jessica Avery, una microbióloga de la escuela de medicina "Mount Sinai".
Neyse... Cedars Sinai'deyim.
Es igual, estoy en el Cedars
"Ceasers Sinai" gibi bir şey.
Sabes, tipo "Caesars Sinai" o algo así.
- Sinai Dağı Tıbbi Merkezi.
- Mount Sinai Medical Centre.
Sinai Dağı Tıp Merkezi, Tampa, Florida, lütfen.
Mount Sinai Medical Centre, Tampa, Florida, por favor.
Mount Sinai Hastanesi Cerrahisinde intörnlük yapıyorum. kalp nakli konusunda.
Mi residencia de cirugía en el Hospital Mount Sinai con especialidad en trasplantes de corazón.
Sınai'de tatbikatta.
Estamos en el Sinai. ( desierto )
Tamam. Durum bu. Dinleyin.
El primo de mi esposa conoce a un individuo en el laboratorio medico de Cedars Sinai
Sinaï tepesinde.
En el monte Sinaí.