Smell Çeviri İspanyolca
66 parallel translation
You smell like a monkey
Hueles a mono
Methan'nın en sevdiği film The Sweet Smell of Success.
Es la película favorita de Methan "The Sweet Smell of Success".
Sanki onu elde etmişim gibi duruyor.
"Smell like". Creo que la tengo.
Bu Howard Co-smell.
Les habla Howard Cosmell.
Bay Smell'ye merhaba deyin.
Salude al Sr. Hediond.
In my shirt I smell your fresh scent.
"En mi camisa llevo tu aroma preso".
There's a wall between us, we can't smell each other or taste each other.
"Y entre nosotros, un muro de metacrilato..." "no nos deja olernos..." "ni saborearnos".
Or that that burger smell is appealing?
¿ O que ese... olor a hamburguesa es afrodisíaco?
öğreniyorsun. Just smell some fucking roses already.
Estás aprendiendo... relajate
Smell'de çalacağız.
Tocamos en el Snell.
Onun DNA'sına eş olabilecek Masters kokulu bir kolonyağı çeşidi bulunduğu anlaşıldı.
Estaba a punto de sacar su propia línea de colonias llamada Masters Smell.
Koklama.şarabı kokluyorsun You smell the wine.
El olfateo. Usted huele el vino.
Darrius Smell.
Darrius, el apestoso.
Smell'i arzuluyorsun, değil mi?
Te interesa Smell, ¿ no?
Smell'den hoşlanıyor musun?
¿ Te agrada Smell?
Smell'i görmek için sabırsızlanıyorum.
No puedo esperar a ver a Smell.
- Demek artık reşitsin, Smell.
- Entonces, Smell, finalmente eres legal. - Sí.
- Smell, bize içecek getir.
- Smell, consíguenos un trago.
İyi ki doğdun, Smell!
¡ Feliz cumpleaños, Smell!
Mutlu yıllar, Smell.
Feliz cumpleaños, Smell.
- Smell!
- ¡ Smell!
Smell, hazır mısın?
¿ Smell, estás lista?
İyi ki doğdun, Smell.
Feliz cumpleaños, Smell.
Gelmemizden rahatsız olmadın değil mi, Smell?
¿ No te molesta que viniéramos, Smell? Es sólo que...
( Ç.N. Smell = Koku, kokmak ) Bu işte, "Michelle ve Smell" gibi bir şey.
Es sólo Michelle y Smell.
İşte. - Haydi, Smell.
¡ Ooh-ooh-ooh!
* Oyunu hissedebilirsin havada bebek * * kokuyu içine çek *
"The mind, the man the myth" "You can smell the game, in the air baby Take a whiff"
çeviri : alpercingir
1x07 - Smell of Success "El Aroma del Éxito"
Bay Monk neler oluyor?
- Smell ¿ Sr. Monk, qué pasa?
Koku Küresi!
¡ Smell Dama!
* Senin kokun *
* The smell of you *
I'd rather my robes didn't smell like a [bleep] filet-o-fish all day, thanks.
Preferiría que mi bata no oliera a ( mierda ) filete de pescado todo el día, gracias. Eso es hiriente, mano.
- Anne! Bir, Smell'i özlemiyorum, iki, bu gece dışarı çıkıyorum.
Uno, no echo de menos a Smell, y dos, casualmente voy a salir esta noche.
Smell?
Smell. Smell.
Annem sürekli üzerime geliyor bir de Smell'i görmeye okula gittim.
Es mi madre encima de mí a todas horas... bueno, fui al colegio antes y vi a Smell.
Michelle, yani Smell mi?
Michelle, ¿ cómo Smell?
Söylemesi yapmaktan daha kolay, Smell.
Es más fácil decirlo que hacerlo.
Evet, öyle, Smell.
Si, tuve, muchas.
Biraz önce Smell'e söylüyordum,... biraz sıra dışı ve sert davrandım, onunla senin hakkında söylediğim şeyler falan...
Bueno, yo lo que iba a decirte antes, tú sabes, he estado un poco fuera de lugar y duro, las cosas que he dicho sobre él y sobre tí, y...
Smell, bu Combo.
Shaun, mira su cabeza. Smell, es Combo.
Smell seni hastanede görmüş.
Smell te ha visto en el hospital.
- Bana prenses mi diyorsun, Smell?
- ¿ Me estás llamando princesa, Smell?
- Evet, Smell.
- Sí, Smell.
Smell'le mi konuştun?
¿ Lo has hablado con Smell?
You know she can smell your hands were on that, right?
Sabes que ella puede oler que tus manos estuvieron en eso, ¿ verdad?
She's gonna smell that your nasty hands were on that thing.
Ella va a oler que tus asquerosas manos estuvieron en esa cosa.
They can smell fear.
Ellos pueden oler el miedo.
Hediye ver karışmayız yoksa, Ayaklarımızı koklarsın sonra...
"Trick or treat, smell our feet" Truco o Trato, huélenos los pies
# Üstündeki baskı azalacak Neden sana Smell diyorlar?
¿ Por qué te llaman Smell?
- Hayır, olamaz.
- Vamos, Smell. - Oh, no.
Smell!
¡ Smell!