Spread Çeviri İspanyolca
36 parallel translation
Esteban, spread your men around the house. Keep your eyes open.
Esteban, despliega tus hombres alrededor de la casa.
* Pahalı tereyağıdır benim kız da *
# Then she is the high-priced spread
~ A little Maybelline to spread on my face, well ~
# Un poco de maquillaje # para colorear mi cara, Bien...
Ve böylece Dallas çok ileri gidemez.
And then, Dallas doesn't cover the spread.
Kyle, "Spread Eagle" da takılmaya başladı.
Kyle empezó a pasar màs tiempo en el Aguila.
Charlene her gece "Spread Eagle" da.
Charlene pasa todas las noches en el Aguila.
Spread West Hustle...
Amplio Oeste Tumulto.
Gökyüzüne dokunabildiğime inanıyorum Her gece ve gündüz bunu düşünüyorum Kanatlarımı açıyorum ve bi yerlere uçuyorum
l believe I can touch the sky I fink about it every night and day I spread my wings and I fly away
- Uçabiliyorum - Sadece kanatlarımı açıyorum
- I can fly - lf l just spread my wi-i-ings
The red from your lips spread across my neck.
"Y el rojo de tus labios..." "por el cuello".
Savunmayı açmadıkları müddetçe yenerler.
Está bien si no pasan el spread...
Biliyorum herkes Arnett Mead maçı için ofansif dağılımını değiştirmeni konuşuyor ama bilmeni isterim ki ben kararını % 100 destekliyorum.
Sé que hablan de todo de pasarle al Ofensiva Spread para el partido con Arnette Meade, y sólo quiero que sepa que apoyo su decisión al cien por ciento.
- Ama... Ayrıca şunu da bilmeni isterim ki eğer dağılımı değiştirmek istersen, J.D. hazır.
- Pero... además quiero que sepa que si decidiera pasarle al Spread, J.D. estará listo.
Arnett Mead geniş bir ofans oyunuyla geliyor.
Arnette Meade se alinea con el Spread Offense.
Geniş oynarsak, Matt ve J.D.'nin iki alıcıya daha ihtiyacı olur.
A Matt y J.D. enviaremos a otros dos receptores exteriores si continuamos con el Spread. - Lo entiendes ¿ verdad?
Çocuğun kişisel oyun kurucu koçu, çocuğu tanıyor, onunla çalışıyor, bütün hücum oyunlarımızı biliyor.
Es el entrenador personal del quarterback, Conoce al chico, ha trabajado con él, y conoce nuestro ataque de Spread.
Açık hücum yaparak kafalarını karıştırmayı beklemeyin. Bu sene dört kez böyle hücum yapanlarla oynadılar, hiç biri 10 sayıyı geçemedi.
No esperéis que los confunda el ataque "spread" han jugado contra cuatro este año y ninguno anota más de diez puntos.
Evet Spread Teksas "a," skinny max ile devam ediyoruz.
Muy bien, vamos a jugar spread Texas "A", Skinny max.
Koç Taylor Teksas spread'i deniyor, büyük oyun.
El entrenador Taylor ha preparado la estrategia de Texas Spread, buen juego.
"Kanatlarınızı yayın ve uçun"
"spread your wings and fly"
The Spread'e.
- Por el resumen deportivo.
Kaplan 41 açılımı taktiği, değil mi?
Es spread 41 tiger, ¿ verdad?
Olabildiğince aç.
Spread de par en par.
Bir hayranın olarak soruyorum. Bahis oynayacağımdan falan değil. "Spread" bahsi siz mi alırsınız?
Te lo pregunto como un fan no como alguien que jamás se involucraría en apuestas deportivas, uh, son ustedes va a cubrir la propagación de esta noche?
200 ) } Sonsuz bir dünya önümde uzanıyor 200 ) \ blur3.5 } Rüya olması umurumda değil 200 ) } Rüya olması umurumda değil 200 ) \ blur3.5 } Rüyalarımda yolumu bulamasam bile 200 ) } Rüyalarımda yolumu bulamasam bile 200 ) \ blur3.5 } Hep yankılanmaya devam edecek
It's fine if the boundless world spread before me is merely a dream it always clearly resounds in my dreams mayoi tsuzuketemo yume no oku de tsuyoku zutto zutto hibiiteku softly shining sotto sotto hikatteru
200 ) \ blur3.5 } Rüya olması umurumda değil 200 ) } Rüya olması umurumda değil 200 ) \ blur3.5 } Rüyalarımda yolumu bulamasam bile 200 ) } Rüyalarımda yolumu bulamasam bile 200 ) \ blur3.5 } Hep yankılanmaya devam edecek 200 ) } Hep yankılanmaya devam edecek
It's fine if the boundless world spread before me is merely a dream mayoi tsuzuketemo yume no Oku de tsuyoku zutto zutto hibiiteku it always clearly resounds in my dreams softly shining sotto sotto hikatteru
200 ) \ blur3.5 } Rüyalarımda yolumu bulamasam bile 200 ) } Rüyalarımda yolumu bulamasam bile 200 ) \ blur3.5 } Hep yankılanmaya devam edecek 200 ) } Hep yankılanmaya devam edecek 200 ) \ blur3.5 } Hafifçe parlıyor 200 ) } Hafifçe parlıyor
It's fine if the boundless world spread before me is merely a dream mayoi tsuzuketemo yume no Oku de tsuyoku zutto zutto hibiiteku it always clearly resounds in my dreams softly shining sotto sotto hikatteru
200 ) } Rüya olması umurumda değil 200 ) \ blur3.5 } Rüyalarımda yolumu bulamasam bile 200 ) } Rüyalarımda yolumu bulamasam bile 200 ) \ blur3.5 } Hep yankılanmaya devam edecek 200 ) } Hep yankılanmaya devam edecek 200 ) \ blur3.5 } Hafifçe parlıyor
It's fine if the boundless world spread before me is merely a dream it always clearly resounds in my dreams mayoi tsuzuketemo yume no Oku de tsuyoku zutto zutto hibiiteku softly shining sotto sotto hikatteru
- Ben makinaya gidip elektriğini keseceğim.
Spread - I ir a la máquina y sacar la corriente.
Biri Sterling'in evine ziyafet gibi yemek gönderdi.
Alguien envió un Royal Spread a la casa de Sterling.
What if I eat the spread, take them at even, .. ve faizini de temizleyemez miyim?
¿ Qué te parece si quitamos la diferencia, apuesto a un empate... y si gano me perdonas la deuda, incluido el interés?
Ray güvende ve senin adamların da polis arabasına bağlı bir şekilde bekliyorlar. Şaşıracağın bir şey daha.
Ray es seguro, y sus muchachos se esposó y eagled-Spread en el capó de un coche de policía.
Spread your girl's legs and then I have lunch
Úntenselo en las piernas y será muy sensual
J'Jump the barbwire, spread the word J' J'Light the bonfire, then call the girls J'
# Saltábamos el alambrado, corríamos la voz Fogata, y venían las chicas #
Sadece bilmek istiyorum.
Quiero saber sólo en que piensas del esquema Spread.