Suse Çeviri İspanyolca

Suse, açsana.

Hola Suse, vamos. Abre la puerta.

Şükran Günü'nden Önceki Pazartesi Tamam, Suse.

Ok, Sue, te llamaré tan pronto sepa si el cuarto está libre.

Aynı şekilde, bence RedHat linux olur SuSE Linux olur veya Debian Linux olur.

De la misma manera que pienso que está bien llamarlo Red Hat Linux, o SuSE Linux, o Debian Linux.

Jon "Mad dog" Hall da telefonla katıldı, hah... sonra Todd Anderson da ( ki, SuSe için çalışan biridir ) kısa bir süreliğine ordaydı

Jhon "Perro Loco" Hall también tuvo participación telefónica. uh.. Y después Todd Anderson, quien después trabajó para SuSE por un tiempo estuvo allí.

Lisans bir ürüne özgü olamaz diğer bir ifadeyle ben yazılımımı Red Hat sistemine dağıtırsam lisans şunu diyemez bunu Suse ya da Debian sistemine koyamazsın

La licencia no puede ser específica de un producto En otras palabras si yo distribuyo mi software en Red Hat la licencia no puede decir que esta misma no pude ser distribuída en SuSE o en Debian

- Kendin için düşünmelisin Suse.

Tienes que pensar por ti misma, Suze.

Selam, Suse.

- Tim. - Hola, Susie.

Susie?

¿ Suse? Lo siento.

Önemli değil Susan.

No hay problema, Suse.

Suse, Kate hadi hadi.

Suse, Kate... Vayan. Vayan.

Onu bulacağız Suse.

Lo encontraremos, Suse.

- Hayır Suse.

- No, Suse.

Neredeyse bu Suse ve benim ayrılmama neden oluyordu.

Casi nos destruyó a Suse y a mí.

Suse, yarım gecelik bir şeydi.

Suse, fue una noche y media.

Suse, hediyeleri bagaja koyun.

Susan, pon los regalos en el baúl.

- Suse deme böyle, Suse.

- Suse, vamos, Suse. - No.

Ona söylemem gereken şeyler var, Suse.

Debo decirle cosas, Suse.

Altın bir kalbin var, Suse.

Eres de oro, Suse.

Selam Suse.

Hola, Susie.

- Suse, Antonia'yı gördün mü?

- Susi, ¿ has visto a Antonia?

Pardon Suse, kapatmam lazım.

Lo siento, Suse.

- Suse.

- Oh, Susi.

Suse, yardım eder misin?

Suze, ¿ podrías echarme una mano, por favor?

Zarar mı? Suse, zarar zaten verildi.

Suse, el daño está hecho.

Suse, Bunu Carrie'den beklerdim, ama o kadar insanın içinden sen...

Dios, Suse, esperaría eso de Carrie, pero tú, de toda la gente...

Suse?

¿ Suse?