English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ U ] / Ue

Ue Çeviri İspanyolca

254 parallel translation
Chateau de L'aigle'e gönderin Albay Dax hemen bana rapor versin.
Envíelos a Château de I'Aigle. ue el coronel Dax se presente ante mí.
Hemen Albay Secord'u çağırın.
ue venga el coronel Secord ya.
O, buzullarin erimesinden önceydi.
Sí. Eso f ue antes del gran deshielo.
Robert'a ne zamandan beri buradan ayrildigini soracaktim.
Iba a preguntarle a Robert cuánto tiempo hace que se f ue.
İşte burada! Köpeklere atılacak olanlardan biri, tam burada!
Aquí está alq ue van a echar a los perros, justo aquí.
Son zamanlarda kuzeydeki hava üslerimizin bombalanması bizlere Japonların bir sonraki adımlarının Avustralya kıtasını istila etmek olduğunu gösteriyor.
Los bombardeos a nuestras bases en el norte... nos hacen creer... ue el próximo paso de los japoneses será una invasión masiva del continente australiano.
Yue Shan, Güney kapısı... burda
Ue Shan, puerta sur... aquí.
Ciddi olmazsınız.
Supongoq ue no hablará en serio.
"Gidebilirsin" deyince sandım ki...
Pensé que eso era el por q ue decías que podi...
Okuhata'nın iyi olduğunu düşünüyordum, ama bunun olacağını bilmiyordum.
Okuhata me caía bien, pero no pensé ue pudiera pasar esto.
- Ama saygınlığımı düşünmek zorundayım.
- Pero tengoq ue pensar en mi reputacion.
Efendim, saygıyla, tek şansımızın savaşmak olduğunu sunarım.
Señor, con respeto sugiero q ue nuestra opción es luchar.
Elimde sadece "Moniıue DiCarlo, 210 Bleckman St." yazılı bir kart var.
Esta tarjeta dice, "Monique DeCarlo, Calle Bleckman 21 0".
Moniıue DiCarlo'nun adresi İtalyan mahallesindeydi.
La dirección de Monique DeCarlo que nos dieron estaba en la Pequeña Italia de la ciudad.
Biz seksten hemen sonra uyumak istemiyoruz.
Ue nO eS a Ue a UeraMOS dormir justo después del sexo.
Şu anki sevincim dışında hiçbir şeyin açıklayamayacağı bir ilgi duydum.
Enti tanto interés ue nada uede S justificar más el conocerlas.
Geçen hafta 3 gün içinde Brüksel'e gelmese intihar edeceğimi yazdım.
Le escribí la semana pasada y le dije ue si no venía a Bruselas dentro de 3 días...
Çok uzun süre el sıkıştığında, insanın elleri süper terliyor bunu daha önce fark etmiş miydin?
Hey, has notadoq ue cuando saludas por un largo rato tus manos estan super mojadas?
On beş AB ülkesinin dış işleri bakanları, Başkan Milosevic'ten Kosova'daki şiddeti durdurmasını istediler.
Los ministros de exteriores de quince países de la UE han exigido al presidente Milosevic que detenga la violencia en Kosovo.
New Hempshire Şehri Louis Wagner'e karşı.
El estado de N ue v a Hampshire contra Louis Wagner.
Bir beraberliği oluşturan şey tutku değildir.
Creoq ue es posible construir una relación con cariño y no con pasión.
Bilmek istediğin her şeyi söyleyecektir.
Entonces sólo preguntale a Lisa. Te dirá loq ue quieras saber.
Amacını anladım ama adamın ne teklif ettiğini bilmiyorum.
Entiendo el propósito, pero ignoro qué es lo ue sugerirá.
- Evet, umarım. İyi.
- Quiero creer ue sí.
Bence Laughton'u öldüren o!
Creo que f ue él quien mató a Laughton.
Benden, rüşvet yemez Kathryn Janeway'in mürettebatına ihanet etmesine inanmamı mı istiyorsun?
Usted me pide creer ue la incorruptible Kathryn Janeway traicionaria a su propia tripulacion?
O halde ERM hakkında görüşlerinizi anlatabilirsiniz herhalde?
Entonces podría decirnos su opinión sobre el ERM de la UE.
Görünüşe bakılırsa Türkler AB'ye girmeyi, Olimpiyatlara ev sahipliği yapmayı, uluslararası alanda söz sahibi olmayı istiyor.
Los turcos quieren entrar en la UE, organizar los Juegos, entrar en el juego internacional.
Ama bizde sadece ağırlık kaldırma ve spor var!
Vamos, todo loq ue nosotros tenemos es levantar cosas pesadas y los deportes!
Baştan çıkarma ve intikam. Bu iki şey bize daima inanılmaz mutluluk verir.
seducción y venganza... dos cosas ue siempre nos da gran disfrute.
Az önce ne yaptın sen?
¿ ue acabas de hacer?
Oysa bence daha çok şöyle olmalı.
Como estaba pensandoq ue deberia ser mas como..
Ne izlemek istiyorum biliyor musun?
Sabés loq ue me gustaría ahora? Un poco de buena vida.
Sabredemediğini söyledi.
Dijoq ue tu no podias esperar.
Sanırım bu Brian'la olduğum zamanlardan kalma bir şey.
Imaginoq ue eso te viene de vivir con Brian.
Sanırsam. Bu örümcek ağını sağlamlaştırmak için..... bu ağı kendi vücut çakrası ile karıştırmış olmalı.
Probablemente Lo ue crea este propiedad es un adhesivo mezclado con chakra, alguna secreción en particular.
Avrupa Birliğini gelişmekte olan ülkelere insani yardım ve tıbbi teknoloji verme planımızı benimsemeleri konusunda nasıl ikna edeceğimizi konuşuyorduk.
Cômo persuadir a la UE para que brinde asistencia humanitaria y tecnología médica a países en desarrollo.
Victoria Gölü'ndeki balık endüstrisi... Tanzanya'dan AB'ye ihracatta birincidir.
La industria pesquera del lago Victoria es la primera exportación de Tanzania hacia la UE
1999 yılında AB'den bir müfettiş şöyle dedi :
Un inspector de la UE dijo en 1999 :
AB'nin harika bir iş yaptığını düşünüyorum.
Pienso que la UE a hecho un trabajo espléndido :
- AB, Yunanistan için iyi oldu.
- La UE es buena para Grecia.
AB farklı geçmişlerdeki insanlar arasında bağlantı kuruyor.
La UE crea contactos entre personas de diferentes procedencias.
AB'nin göçmenlere karşı merhametsiz bir polikitası var.
La UE tiene una política dura hacia los inmigrantes.
- Kendinizin öldürdüğünü söylemiştiniz.
Usted dijo ue mató al hombre de la cicatriz.
Ama sen sürekli öyle her şeye gitmemelisin.
Pero no regreses tantoq ue cambies todo.
Sokak çalgıcısının maymunu için bu.
Ué es mono de feria.
Bunlar benim rezilliğimin en kara anında ortaya çıkan gözyaşlarımın dualarıydı. Karen ve Anethe'in ruhlarına ve Evan'a Dua ettim.
La noche del 5 de marzo, dos mujeres, inmigrantes noruegas, fueran as esinadas en las Islas de Shoals, a unos 22 kilómetros de la costa de N ue v a Hampshire.
Neden bakıyorsun?
ué usted está mirando fijamente? ¿ Por qué usted está mirando fijam
Afrika, Karayip, Pasifik ve Avrupa Birliğini kapsıyor. ACP ülkeleri sömürge geçmişindeki ayrıcalıklarını bitirmiş bulunuyordu bu anlaşmayla.
( Países Africanos, del Caribe y del Pacífico ) y la UE.
Onu hissettirmeden izledim. Plak stüdyosuna kadar takip ettim. Şarkılarımı dinlemeye zorladım.
Averig : ué dónde estaba su estudio de grabación, y Ie obIigué a escucharlas.
Niye bu aptalca soruları soruyorsun?
¿ Porq ué razón vienes ahora con esta estúpida pregunta?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]