English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ U ] / Ugras

Ugras Çeviri İspanyolca

14,646 parallel translation
Altı yıldır beni yerimden etmek için uğraşıyorsun Damon.
Llevas seis años intentando quitarme el cargo, Damon.
Mariah ders çalışmaya uğraşıyor.
Mariah intenta estudiar.
Boşuna uğraşıyoruz, adam kurşungeçirmez.
Es a prueba de balas, ¿ no?
Hem adımı temize çıkarmaya hem de beni tutuklamaya uğraşıyor.
Está intentando limpiar mi nombre y detenerme al mismo tiempo.
Biraz daha fazla uğraşıp o mutlu yeri bulma vakti geldi.
Es tiempo de escarbar profundo y encontrar ese lugar feliz.
İnan bana uğraşıyorum.
Créeme, estoy tratando.
Yani, son olarak, Tanrı hayatınız için uğraşırken..... sizin kalp kazanmanızı öneririm..... ki Tanrı işini bitirene kadar durmaz. Amin mi?
Por lo tanto, para cerrar, les exhorto... a todos a que tengan el corazón, para que Dios trabaje en su vida, y no se detendrá hasta que termine su trabajo. ¿ Amén?
Büyük uğraş ve uykusuzlukla Hector'a kasabaya bir hafta erken gitme fikrini aşılayabildim.
Con mucho esfuerzo y poco sueño he logrado manipular los hechos para que Héctor vaya al pueblo una semana antes.
Bayan Beam, önceki arayışınızda size söylediğim gibi uğraşıyoruz fakat Dr. Nurko çok fazla mektup alan bir doktor.
Sra. Beam, como le aseguré la última vez que llamó... hacemos todo lo posible, pero el Dr. Nurko recibe muchas cartas.
Profesyoneller nadiren de olsa çerezlerle uğraşır.
Los profesionales, rara vez, si alguna vez, regalan la galletita.
Uğraşıyorlar mıymış?
¿ Que están trabajando en ello?
Ancak son zamanlarda farklı bir işle uğraşıyorum.
Claro, pero hace poco triunfé de otra manera. Pero hace muy poco.
Ne ile uğraşıyorum gördün mü?
¿ Ves a lo que me opongo?
Bana göre O.J. sığdırmamak için uğraşıyor gibiydi.
A mí me pareció que O.J. estaba intentando hacer que no le cupieran.
İki yıl erken çıkmasına uğraşıyorum, çıkmasına hala beş yıl olacak.
Bien, lo sacaré dos años antes, que será en cinco años desde ahora.
Uğraşıyorum.
Estoy trabajando en ello.
Bak bir çocuk oyuncu ve bir hayvanla uğraşıyorum.
Yo tengo que lidiar con una niña actriz y un animal vivo aquí.
Seninle niye uğraşıyorsam.
No sé por qué me molesto en hablarte.
Şirketi satmak yerine 1952'de tutmayan döküntülerle mi uğraşıyorsun.
Fui a verlo. En vez de vender la compañía, le dedicas tiempo a esa basura que no pudiste lanzar en 1952.
Denizdeyken onun batırdığı işlerle uğraşıyorum
Podía lidiar con su mierda estando en alta mar.
Şirket için okyanusla uğraşıyorum.
Teniendo al océano por compañía.
Biz bu ülkeyi ihtilalden korumaya uğraşıyoruz bir tek.
Todo lo que intentábamos hacer era salvar al país de la revolución.
Aslında sadece sana bir şey olmasın diye uğraşıyordum ama işini yapmana engel oluyordum aynı zamanda.
Mira, quería que estuvieras a salvo, pero no dejé que hicieras tu trabajo.
1 saattir özür dilemekle uğraşıyorum.
Me he pasado una hora disculpándome.
Sadece bizimle uğraşıyor.
- Solo juega con nosotros.
- N'aber mi? Uğraşıyorum.
Que estamos volando.
Çok uğraşıyor.
Pasa por algo muy serio.
Anne, Şu anda her şeyle uğraşıyorum.
Mamá, yo lo acepto todo.
Bazı şeyler ne kadar uğraşırsak uğraşalım değişmez.
Algunas cosas no se pueden cambiar por mucho que lo intentemos.
Kaçmak için ne kadar uğraşırsan uğraş geçmişin seni unutmaz.
No importa lo dificil que hayas afrontado tu pasado no se olvida.
Affedersiniz hanımefendi, şu anda bu hanımla uğraşıyorum.
Perdone, señora.
Şimdi başkalarını düşünmeye çalışıyorum, fiilen onlara yardım etmeye uğraşıyorum ve artık çok daha mutluyum.
Ahora, intento pensar en los demás, ayudarles activamente y soy mucho más feliz.
Benim inancım Dolores'i kurtarmak ya da bunun için uğraşırken ölmek.
La mía es salvar a Dolores o morir en el intento.
Katillerle, soyguncularla ve çetelerle falan uğraşıyorsunuz.
trabajo tienen en sus manos, como asesinos y ladrones y bandas y otros asuntos. Yo...
İki, belki üç idari komisyonla uğraşıyor olacağız.
Estaremos lidiando con dos, tal vez tres comisiones reguladoras.
Kimsenin zarar görmemesi için uğraşıyorum.
Estoy buscando el mejor resultado posible para todos.
- Mösyö Forez uğraşıyor.
Monsieur Forez está trabajando.
Boşuna uğraşıyoruz.
! ¿ Qué objeto tiene, viejo?
İşte bahsettiğim bu, fedakarlıkta bulunuyorsun uğraş veriyorsun, o kartı hak ettin.
Eso es de lo que hablaba, te sacrificas, - haces tu mejor trabajo... - Es verdad.
Bugünlerde aktörler aynı anda birçok şeyle uğraşıyorlar.
Hoy en día, todos los actores ocupan varios roles.
Jack bir sürü ıvır zıvırla uğraşırken ikiniz bedavaya boş boş oturun.
El viejo Jack yace enterrado bajo una montaña de escombros mientras vosotras dos comenzáis una merecida vida de lujo.
Flora'nın annesini polisle uğraşırken görmesini istemezsin.
No quieres que Flora tenga que ver a su madre tratando con la policía.
- Kodlarla uğraşıyorsunuz.
Trabajo descifrando códigos, profesor.
Ben 20 yıIdır bu işle uğraşıyorum.
Y yo he estado haciendo esto durante 20 años.
Herkes ideal olduğunu düşündüğü şekilde görünmek için çok uğraşıyor.
Todos se esfuerzan por tener el aspecto que creen que deberían tener.
Bu adamları bağlamak için ne kadar zamandır uğraşıyorum haberin var mı senin?
¿ Tienes idea de cuánto hace que trato de seducirlos?
Liz, sana yayına odaklan dediler, sen nelerle uğraşıyorsun.
Esto que haces no aclara tus pensamientos.
Calvin'le uğraşırken de senin için endişelenmeme gerek yok.
Y no quiero tener que preocuparme de ti mientras me encargo de Calvin.
- O kadar farklı da değiliz. Sorununla uğraşırken yanında birisi olsun istemez misin?
¿ No querrías estar con alguien mientras resuelves tus cosas?
Sivillere büyük huzursuzluk yaratacak ve dünya ticaretini çok büyük ölçüde etkileyecek bir solar fırtınayla uğraşıyoruz.
Lo siento. Solo estoy lidiando con una pequeña historia sobre una tormenta solar que amenaza el comercio global y que promete disturbios civiles. ¡ Sí!
Her zaman hata gidermeye çalışıp birbirleriyle konuşup alıştırma yapıyor ve böylece kendilerini daha insani yapmaya uğraşıyorlar.
Siempre están intentando autocorregirse. Volverse más humanos. Lo de hablar entre sí, es como una forma de practicar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]