Usda Çeviri İspanyolca
49 parallel translation
U.S.D.A. ya hoşgeldin.
Bienvenida a USDA. Abrevio el nombre de la agencia.
Bunlar birinci sınıf biletler.
Estas son algunas USDA, uh, entradas de primera aquí. Así que, eh, que va con usted?
Yani USDA sığır büfteği pazarının... oldukça yüksek... sayıda hissesini.
Esas son varias de miles de inversiones... y una gran filete... en "Vacas USDA".
USDA'nın önerdiği günlük iki meyve porsiyonum.
Son dos de mis raciones diarias de fruta recomendadas por el DA de EE UU.
Et kontrolerlerinin mi yoksa sağlık kontrolörlerinin mi malın ülke içi satışa çıkacak kadar iyi olup olmadığını Daha iyi kontrol eder, onu araştırıyor. USDA şöyle dedi...
El departamento de agricultura junto con inspectores de tres condados analizan los desechos de...
Mecburi olarak 48 saat karantinada tutuluyor.
En las instalaciones del USDA. Cuarentena obligada de 48 horas.
USDA bifteği gibi "olgun" mu demek istedin?
Querrás decir "añejo", como el whisky.
Bu okul, yemeklerini dışarıdan almıyor. Onlar da okul yemekleri programındalar. Öğrencilere USDA ile yemek sunuyorlar.
Esta escuela no buscan servicios privados para proporcionar sus comidas, pero son parte del Programa de Almuerzos de Escuela Federal que proporciona comidas reembolsables por el USDA a los estudiantes, la mayoría de los cuáles son comidas envasadas recalentadas y reconstruidas.
USDA size hazırlamanız için bu yiyecekleri gönderiyor.
Entonces, el USDA envía esta comida para que ustedes lo preparen para los chicos.
Sonra USDA ve görevliler işi sonlandırmak için evine geldiğinde kendine bir barikat kurdu ve kendini eve hapsetti.
Cuando la USDA y la oficina del comisario apareció en su casa para detenerlo, él se atrincheró adentro.
Sam'in poposunda, "USDA Prime Beef" yazan bir dövmesi var.
Sam tenía un tatuaje en el culo. que decía "Carne de Primera del Ejército de los E.E.U.U."
Masraflar büyüyor ama ortada bir sonuç yok... - Dürüst olmak gerekirse, USDA'nın bu konuya yaklaşımına dair bir şikayetimiz yok, prosedürü düzenli bir şekilde uyguluyorlar ;
Los gastos suben pero no pasa nada... diría francamente que no tenemos quejas de como la Gobierno lo maneja, siguiendo un proceso ordenado.
Bush'un yönetimi altındaki yıllarda Tarım Bakanı, sığır eti endüstrisinin eski Washington temsilcisiydi.
Por años, durante la administración de Bush el jefe encargado de la USDA... era el ex cabildeador en jefe para la industria de la carne en Washington.
İşte bu Tarım Bakanlığı Binası.
Este es el edificio de la USDA.
1998'de, sıtma virüsü ve "E. coli 0157 : h7" için testler yürürlüğe girdi.
En 1998, la USDA implementó pruebas microbianas para la salmonela y el E. Coli 0157 : h7.
Eğer bir fabrika bu testlerden birçok defa kalırsa Tarım Bakanlığı fabrikayı kapatacaktı. Çünkü sorunlu oldukları belli olacaktı.
La idea era que si una planta fallaba repetidamente estas pruebas la USDA clausuraría esa planta porque obviamente tenían un problema actual de contaminación.
Büyük ve küçük baş hayvancılık işletmecileri, Tarım Bakanlığı'nı dava ettiler.
Las asociaciones de la carne y avícolas inmediatamente llevaron a corte a la USDA.
Mahkemeler, Tarım Bakanlığı'nın, fabrika kapatma yetkisi olmadığını söyledi.
Las cortes básicamente dijeron que la USDA... no tenía la autoridad para clausurar las plantas.
Bu da şu anlama gelir ki isterse yediğiniz et bir mikrop yuvası olsun Tarım Bakanlığı hiçbir şey yapamaz.
Lo que eso significó fue que uno puede tener un kilo de carne o productos avícolas que hierven de salmonela y la USDA realmente no puede hacer nada al respecto.
Kevin'in Yasası, Tarım Bakanlığı'na sağlıksız et üreten fabrikaları kapatma yetkisini iade etmeyi içeriyor.
La ley Kevin le da a la USDA el poder de clausurar plantas que repetidamente producen carne contaminada.
Ama, Tarım Bakanlığı'na soracak olursanız burası hijyenik değil, açık havayla temas ettiği için.
Pero ya ve, de acuerdo a la USDA esto no es sanitario porque está al aire libre.
Gıda ve İlaç İdaresi ve Tarım Bakanlığının görevi, sizi korumaktır.
La FDA y LA USDA supuestamente está para protegerlo a Ud. y a su familia.
Her zaman tarım bakanlığı onaylı bir erkek oldu ve o bunu biliyor.
- Siempre ha sido un trozo de tarta de USDA ( Abogados de Distrito ) Y el lo sabe.
Amerikalıların beslenme yönergelerini hazırlayan anahtar kurum, ABD Tarım Bakanlığı.
La agencia clave que crea las pautas nutricionales para los norteamericanos... es el Departamento de Agricultura de los Estados Unidos ( USDA ).
ABDTB, savaştaki askerlerden okul kafeteryalarındaki çocuklara kadar yapılan tüm yemek servislerinin hesaplanmasına yardım ediyor.
La USDA ayuda a determinar qué comida debe servirse para todos, desde los soldados en el campo de batalla... hasta nuestros niños en los comedores escolares.
Doktor David Klurfeld bir beslenme uzmanı ve ABDTB Tarım Araştırma Hizmetleri'nde insan beslenmesi ulusal programı yöneticisi.
El Dr. David Klurfeld es un científico nutricionista... y líder del Programa Nacional para la Nutrición Humana... en el Servicio de Investigación Agrícola de la USDA.
1890'lardan beri ABDTB'den beslenme tavsiyeleri yaparız, yani vitamin ve mineralleri bilmediğimiz zamanlardan beri.
En la USDA hemos hecho recomendaciones dietéticas desde 1890, y esto fue antes de saber acerca de las vitaminas y los minerales.
ABDTB'de yaptığımız şey tamamen çiftçiyi savunma örgütlenmesi. Ve tamam, o da olsun.
La USDA es en realidad una organización de defensa de los granjeros, y está bien tener algo así.
1998'de Barnard'ın grubu ABDTB'yi mahkemeye verdi.
En 1998 el grupo de Barnard demandó a la USDA.
Tarım bakanlığı'ndan mı? ,
¿ Es orgánico de la USDA?
Özellikle Chew'i kurtarma görevi 18. sayıda mükemmel anlatılmışken.
Yo también. No entiendo porqué hacen eso especialmente cuando la misión suicida de USDA fue tan guay en el 18.
Tarım Bakanlığı listeria salgınını araştırıyor,... ve yavaşlama eğilimindeler.
El USDA está investigando un brote de listeria, y tienden a ser lentos.
USDA birinci kalite.
De primera del Departamento de Agricultura.
Seni havalı Tarım Bakanlığı ajanı seni. Bize müfettiş diyorlar, ajan değil.
El Sr. Agente Tremendo Tipo de la USDA.
Süt Ürünleri Yönetimi'nin peynir tüketimini teşvik etmek için yaptığı akıllıca şeylerden biri de Tarım Bakanlığı'nın Kongre'ye yıllık raporunda... peynirlerden övgüyle bahsetmesi oldu.
Algunas de las cosas que Dairy Management hizo para fomentar el consumo de queso eran tan inteligentes que el USDA se jactó de ellos en sus informes anuales al Congreso.
Tarım Bakanlığı gerçekten hem peynir tüketimini arttırıp hem de sağlıklı yaşamı teşvik ediyorsa kolay bir çözümü var, pey-zersiz.
Si el USDA realmente quiere aumentar el consumo de quesos y promover un estilo de vida saludable, esta es una solución fácil. Quesercicio.
Bir yunusu havuzda yalnız tutmak USDA kurallarına aykırı değil mi?
¿ El Departamento de Agricultura no prohíbe tener a un delfín en una piscina solo?
"Kredi kartı sahtekarlığı, çek sahteciliği birebir sahte plaka yapmak USDA sertifikalı kıyma diye misk faresi eti satmak sirk palyaçosu kılığında izinsiz içeri girme."
"Fraude con tarjeta de crédito, estafar un banco, falsificación de placas de minusválidos, venta de carne de rata como carne de ternera picada con certificado, allanamiento como un payaso de circo."
USDA uçağı vardır ve hepsi yaptıkları yırtıcı havadan gunning olduğunu.
El Departamento de Agricultura tiene helicópteros y mata a los depredadores del aire.
Ben John Garner, Tarım Bakanlığından beslenme danışmanıyım.
Mi nombre es John Garner soy un nutricionista de la USDA.
Bizler Tarım Bakanlığındayız!
Somos la USDA!
Tarım Bakanlığı olayı kontrol altına alana kadar efendim.
- Hasta que la USDA tenga control sobre la situación.
Evet, teşekkürler fakat bu Tarım Bakanlığının problemi.
- Si, gracias, pero este es problema de la USDA.
Tarım Bakanlığını araman lazım, çocuk.
- Necesitas llegar hasta la USDA, niño.
Kyle, Tarım Bakanlığı neyi temsil ediyor?
- Kyle, que signfica "USDA"?
Jemima halam dedi ki Tarım Bakanlığının piramide bakması gerekiyormuş!
Tia Jemima dijo que la USDA debe ver las pirámides!
Evet Marjorie, tıpkı daha önce olduğu gibi bir rahibe, Geena Davis ve USDA müfettişi gibi davrandım.
Sí, Marjorie, igual que otras veces he fingido ser monja, Geena Davis e inspectora de carne del ministerio.
- "DOI ve USDA içerisindeki LWCF programları tam finansmanı için dipnot 345e bakın."
- ¿ Qué dice? - "Los fondos completos para los programas de tierra y conservación del agua en el identificador digital y el Departamento de Agricultura, ver nota al pie 345".
Tarım Bakanlığının sağlık beslenme durumuna bir açıklık getirmek istiyorum.
- Quiero aclarar la posición de la USDA sobre una dieta saludable.