Use Çeviri İspanyolca
6,181 parallel translation
Tek yapmam gereken, bu ilginç adamla tanışıp fotoğraflarını kullanmasını sağlamak.
Todo lo que tengo que hacer es reunirme con este tal CDO - y hacer que use esas fotos, ¿ verdad?
Bu şeyi bir haftadır yanımda taşıyorum ve bir kere bile kullanmadım ama gerçekten seninle resim çektirmek istiyorum.
He estado llevando esta cosa por un tiempo y no la use ni una sola vez, pero realmente me gustaría una foto contigo.
Vücudum hücreleri kullanmadan önce çılgına döner.
Antes de que mi cuerpo use las células, se pone muy loco.
Şimdi çok yavaşça sağ elinle şoför kapısını aç.
Ahora, muy lentamente, use la mano derecha para abrir la puerta del conductor.
- İnsiyatifini kullan.
Use su buen juicio.
Pekalâ, göz damlasını günde üç defa damlatacaksınız ve karım dikişleri almak için size bir randevu verecek.
Bueno, use estas gotas para los ojos tres veces al día y mi esposa le dará una cita para quitarle los puntos.
Bilgisayar kullanabilmesine şaşırdım.
Me sorprende que use computadora.
- Manny kullanmam için habire baskı yapıyor. - Akıllı çocukmuş.
Manny está empeñado en que la use.
Aslında anahtarı olan bir şey edinmelisin.
Tienes que ser dueño de algo que use llaves.
Sitede o lafı kullanmayın diyor.
El sitio web dice que no use esa palabra.
Aptal ebeveynlerim benden bisiklet kaskı takmamı istiyor.
Mis estúpidos padres quieren que use un casco de bicicleta.
Avatarları ayarlamak için senin fotoğraflarını kullandım. Ve birkaç seçenek ekledim.
Usé las fotos de tu celular para hacer los avatares... y puse algunas opciones.
Kendi kelimelerini kullanabilirsin.
Use tus propias palabras.
Katrinanın büyü yapmasını engellemek için evime yaptığın büyü...
El encantamiento que pusiste en mi casa para evitar que Katrina use su brujería...
Uluslararası sulara çıkmak istiyorsanız Dedektif, daha büyük bir tekne almalısınız.
Si va a navegar hacia aguas internacionales, Detective, sugiero que use un barco más grande.
Oğlum için en iyisini istedim. Ama onlara her şeyi veremezsiniz. O zaman kıymet bilmeyi öğrenmiyorlar.
Me ve como alguien que le ordena que se duche, que use desodorante. "No te metas los dedos en la nariz." Ese soy yo.
Patlamasına harcayacağı aura kısa sürede iflas etmesini sağlayacak.
Y el aura que use para la explosión aumentará el interés.
- Sadece bir gün kurşun geçirmez yeleğimi giymedim be!
El unico dia que no use mi chaleco anti-balas!
Annemi o kadar çok özlemiştim ki sanırım bu yüzden seni onun yerine koydum.
Extrañaba tanto a mi madre, y supongo que quizas medio que te use como un reemplazo.
Bu manyakça. Timsah, timsah takıyor.
Es un asco, que un cocodrilo use cocodrilo.
Benim psikoloji uzmanlığımdan faydalanabilirsiniz, Müdür bey.
Bueno, Director, usted ha pedido que use mi experiencia en Psicología, así que...
- Bay Donovan'ın adını vermemi de istemezsiniz sanırım.
Y supongo que no quieren que use el nombre del Sr. Donovan.
Önceden ve sıkça kusmuk kovanı kullanmanı tavsiye ederim.
Le sugiero que use su balde de vómito pronto y a menudo.
Belki de genç Shipman bu vahşeti kendisini bir lider olarak göstermek için yapıyordur.
Puede que el joven de los Shipman use su brutalidad para erigirse como líder.
Büyü yaptıktan sonra buraya gelmiştim.
Chicos, he estado aquí antes, cuando usé mi magia.
Şu anda çok iyi para kazandırmadığının farkındayım ama biri bir bağlantıya tıklayıp giydiğim şeyi satın alınca para kazanıyorum.
Sé que no es algo que hará que gane dinero en este momento, pero obtengo dinero cada vez que alguien hace clic en un link y compra algo que yo usé.
Tabii bu takımı bir kez Playboy partisinde giymiştim ve o takımın içine pek çok tavşan tıkmışlığım var diyelim.
Aunque, una vez lo usé en la fiesta de vacaciones de Playboy y...
Ben damatlığımı getirmedim bile.
Ni siquiera empaqué el traje que usé en nuestra boda.
Reklam yapacak param yoktu, ben de becerikli izleyicileri kullandım basını, Dünya'ya adımı yaymak için.
No podía hacer publicidad, así que simplemente usé esos expertos de espectáculo de masas, la prensa, para difundir la palabra.
O, Giorgio'ya bağlanmamak için gerekiyordu.
Lo usé para decirle a Giorgio "Basta, basta..."
Howard'ın telefonundan sim kartını kopyaladım. Onu izleyebiliyorum.
Usé un clonador de tarjeta SIM en el móvil de Howard... para poder seguirle el rastro.
Kılıç son kullanıldığında parçalanmıştı.
La hoja se hizo añicos la última vez que la usé.
Ama hepsini kullandım.
Pero las usé todas.
- Bu laf bana diş fırçanı kullandığımı hatırlattı.
Eso me recuerda... - Usé tu cepillo de dientes.
Bunu çok kullanırım.
La usé mucho.
Aslında bunu vericiyi düzeltmek için kullandım, Ancak bu bağlantının hemen ardından onu yok edebilirim.
En realidad lo usé para reparar este transmisor, pero puedo destruirlo después de esta conexión.
ATM'yi son kullandığımda aldığım fiş bu.
Este es el recibo de la última vez que usé el cajero.
Sadece kendi paramı kullanmadım.
No usé solo mi dinero.
Michelle Forrester bize verdiği öğle yemeğinin oturma planını grafiklendirdim.
Usé el gráfico de ubicaciones que Michelle Forrester nos dio para recrear el almuerzo.
Storybrooke'a geldiğimde, kendimi korumak için büyü kullandım.
En Storybrooke, usé magia para protegerme.
Güvenli görünmediği için kullanmadım.
Pero no lo usé porque no parecía seguro.
Tam olarak yapabileceğimi söylediğim şekilde kullandım.
Usé exactamente lo que dije que haría.
Nüfuzumu kullanarak daha hafif bir ceza için bastırdım.
Usé mi influencia para conseguir una sentencia más leve.
Yumurtayı döllemek için senin spermini kullandım.
Usé tu esperma para fertilizar el óvulo.
Jackson, uygulamayı senin üzerinde asla kullanmadım.
- ¡ No! Jackson, nunca usé la aplicación para controlarte.
Evet, Scully, tapeteklak yaptım.
Sí, Scully, la usé invertida.
Kemiklerdeki sarmaşıkları temizlemek için kullandığım deterjan, bir sürü ilginç şeyi süpürdü.
De hecho, el detergente que usé para aflojar las vides de los huesos quitaron muchas cosas interesantes.
Senin resmini kullanıyorum.
Yo usé tu foto.
Güzel kağıt kullandım.
Usé el papel bueno.
Hepsini kullanmışım!
¡ Lo usé todo!
Bir Polybius Karesi yarattım ve Shelburn şifresini kutunun üzerinde yazan diğer harf dizisini çözmek için kullandığımda bu sayılara ulaştım.
Construí este Polybius Square, y usé el código Shelburn para descifrar las otras dos secuencias de letras de la caja de herramientas, y me dio estos números.