English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ U ] / Uyurum

Uyurum Çeviri İspanyolca

619 parallel translation
Buracıkta uyurum.
Dormiré aquí.
- Eldivenle uyurum.
- Duermo con guantes.
Güneşin doğmasına hala çok zaman var ve ben gündüzleri uyurum, sevgili dostum. Dünyanın etkilerine karşı tümüyle ölü gibiyimdir..!
Falta mucho para el amanecer... y de día duermo, amigo mío, verdaderamente duermo el sueño más profundo...
İstediğim kadar uyurum.
Dormiré cuanto quiera.
- Bilene kadar ne uyurum ne de çalışabilirim.
- No puedo trabajar ni dormir.
Karın üstü uyurum.
Duermo sobre mi estómago.
Bu durumda, ortada uyurum bende.
Entonces, dormiré en medio.
Ama ben uyumak istemiyorum. Zaten bu ufacık yatakta nasıl uyurum ki?
Pero no quiero dormir. ¿ Cómo voy a dormir en una cama tan pequeña?
Ben şurada uyurum.
Yo dormiré sobre esto.
Sadece pijamalarımla uyurum, Rus stili.
Salvo cuando duermo con pijama. A lo ruso.
Johnny divanda yatar, ben de sandığın üstünde uyurum.
Johnny puede dormir en el sofá y yo en el arcón de la ventana.
Ben burada uyurum. İstersen şayet.
Yo dormiré en la cama de campaña.
Umarım uyurum.
Eso espero.
Holde, koltukta uyurum ben.
Ya me las apañaré en el salón con la butaca.
Geç saatlere kadar uyurum, genellikle 6'ya kadar.
Tengo la costumbre de dormir hasta muy tarde, a menudo hasta las 6.
Sonra düşündüm ki biraz fazla alırsam daha iyi uyurum.
Entonces, me dije que si tomaba alguna más, podría dormir mejor.
Ben kanepede uyurum.
Dormiré aquí en el sofá.
Kocam öldüğünden beri hep burada uyurum.
Desde que murió mi marido, siempre duermo aquí.
Yani denersem uyurum.
Si lo intento, sí.
Sonra da eve gider huzur içinde uyurum.
Y me iré a casa a dormir como un bebé.
Yatağa uzanmış dinlenirken, radyo dinliyordum ve belki bir duş alırsam daha iyi uyurum diye düşündüm.
Estaba tumbada en la cama, escuchando la radio. Pensé que si tomaba un baño dormiría mejor.
Peki, dışarıda uyurum.
- ¡ No entres! - ¡ Cállate! Dormiré afuera.
Burada uyurum.
Dormiré aquí.
- Çabuk uyurum.
Profundamente dormido.
Aslında soğuk odada daha rahat uyurum.
Es más, duermo mejor cuando hace frío.
Ben de biraz uyurum.
Me vendría bien dormir.
Her ikisinde de. Onun ayrı yatağı var. Ben çift kişilik yatakta uyurum.
En las dos ; ella en una individual y yo en una de matrimonio.
Hep böyle uyurum ben!
¡ Siempre duermo de esta manera!
Buz kesmiş Muroran'da yalnız nasıl uyurum?
No podría dormir solo en la fría Muroran. Ven conmigo, por favor.
Ben kütük gibi uyurum ve hep pencerem açık uyurum.
- Duermo como una roca y siempre con la ventana abierta.
Ben plajevinde uyurum.
- Yo dormiré en el pabellón.
- Ben uyurum.
- Lo haré yo.
Aman ne güzel rahat rahat uyurum artık!
¡ Vaya consuelo...!
Hapishanede uyurum.
Dormiré en la cárcel.
- Tozlukla uyurum.
- Hasta duermo con las polainas puestas.
Ama umurumda değil. Az uyurum ama daha çok yaşarım.
Pero no me importa, duermo menos... pero así vivo más.
Kocam o yatakta ölü yatarken, nasıl yerim, nasıl uyurum?
¿ Cómo voy a comer, a dormir, cuando mi amor está muerto en aquella cama?
Fırsatını bulursam yıldızların altında uyurum.
Prefiero dormir bajo las estrellas.
Uyurum.
Duermo.
Gece olur, yakarım ateş. Uyurum tentemin altında.
Se acerca la noche, haré un fuego, para dormir debajo de la tienda.
Param varsa, bir şişe satın alıp odama giderim. Öyle zamanlarda gayet iyi uyurum.
Cuando no estoy sin un duro, suelo tener una botella en mi cuarto, y entonces sí que duermo bien.
Sanırım bütün gün uyurum.
Creo que voy a dormir todo el día.
Ben herhangi bir sıkıntıya neden olmak istemem. Dışarıda koltukta filan uyurum.
Eh, no quisiera ser una molestia, puedo dormir fuera en el sofá.
Bebek gibi uyurum.
Dormiré como un bebé.
- Ben Chrysler'de uyurum.
- Dormiré en el Chrysler
Bense kocam yokken daha iyi uyurum.
Yo duermo mejor si mi marido no está.
Odandaki koltukta uyurum.
Dormiré en cualquier sillón de su habitación.
Sokağın karşısında çatıyı onarıyorlar ve ben çıplak uyurum.
Están arreglando el tejado de enfrente, y yo duermo desnuda.
Dinlenirim ben. Uyurum.
Yo descanso, duermo.
- Ben bu tarafta uyurum, Ruth pencere tarafında.
- Yo aquí, Ruth al lado de la ventana.
İki damla Fransız parfümüyle uyurum.
Por la noche solo llevo...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]