English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ V ] / Ve çocuklar

Ve çocuklar Çeviri İspanyolca

17,226 parallel translation
Karım ve çocuklarımı vermek gibi.
Es como cambiarte a mi mujer y a mis hijos.
Kadınlar ve çocuklar kamplara götürülmüş. Taş üstünde taş bırakmamışlar.
Las mujeres y los niños han sido llevados a los campos, y los edificios fueron arrasados hasta el suelo.
Ben ve çocuklar hazırız!
¡ Yo y mis chicos estamos listos!
- Hannah ve çocuklar için çok üzüldüm.
Es una lástima lo de Hannah y los niños.
Restorana, otoparka ve çocuklar için oyun alanına yetecek kadar yeri var.
Este lugar tiene suficiente espacio para el restaurante el estacionamiento, y posiblemente un parque infantil.
Sadece eve gitmek ve çocuklarımla olmak ve katili bulmak için her şeyi yapmak istiyorum.
Sólo quiero ir a casa, estar con mis hijos, hacer todo lo que pueda para ayudar a encontrar al asesino, ¿ saben?
Ve bizim için, senin ve çocuklar için her şey çok daha kötü olur.
Y haría todo lo demás peor para nosotros. Y para ti, para ellos.
Dünyanın her köşesinde hepsi aşağı yukarı aynı ve en cesurları bile karısı ve çocuklarının kayıp bir dava uğruna derisinin soyulduğunu görmek istemez.
Es muy similar en cualquier lado... y ni el más valiente... quiere ver a sus hijos y su mujer desollados... por una causa perdida.
Bu şehri çılgınlık ele geçirdi ve çocuklarımı da pençelerine sıkıştırdı.
La locura se ha apoderado de la ciudad... y agarró con sus garras... a mis hijos.
Tüm erkek, kadın ve çocukları.
A cada hombre, mujer y niño.
Kadın ve çocuklar yasak. Ziyafet verdiğimiz zaman ailem burada oturur ben de orada otururdum.
Nada de mujeres o niños.
Ölürsen karına ve çocuklarına geçecek.
Si mueres, será para tu esposa e hijos.
Kadınlar ve çocuklar vadinin orada çadırda yaşıyor. Kovulmuyorlar.
Bueno, las esposas y los niños acampando en el valle sin que sean expulsados.
Richie ve çocuklar kalbim dolup taştı.
Richie y los niños... llenan mi corazón.
- Önce kadınlar ve çocuklar.
Las mujeres y los niños primero.
Önce kadınlar ve çocuklar sonra da yaşlılar.
Primero las mujeres y niños y después los mayores
Demişti ki "Bu çocukların, insanların her gün işe gittiğini ve çalışırken müşteri karşısında üniforma giyilmesi gerektiğini görmesi gerek."
Contestó : "Estos muchachos necesitan ver a un hombre que va a trabajar todos los días, y estar en presencia de hombres que se ponen un uniforme y trabajan".
Bu harika olur, Ama orada bir sürü aile olacak ve onların çocuklarıda.
Eso seria gracioso, pero va a haber como, un montón de familias y niños y esas cosas.
Tanrının kılıcının düşmanları yendiği gibi..... atalarımız ve doğmamış çocuklarımız sevindi.
Mientras la espada del Señor se apodera de nuestros enemigos, nuestros antepasados y niños no nacidos se regocijan.
Sürücü belgesini aldıktan bir hafta sonra Chevy Camaro'suyla sarhoş bir şekilde kaza yaptı. Bay ve Bayan Howard dört yaşındaki çocuklarının odasına dalıp, çocuğu öldürdü.
Una semana después de obtener su licencia de conducir se embriagó y chocó su Chevy Camaro en la sala del Sr. Y la Sra. Howard matando a su hijo de cuatro años.
Tabii ki onun teçhizatını çamaşır makinesine atıp daha sonra toplayabilirsin. bu gece de yaptığın gibi. Ama çoğunlukla, çocuklar sadece taşınmaya ve korumaya ihtiyaç duyarlar.
Seguro que puedes lavar sus cosas... y recogerlas después de ellos, lo cuál, incidentalmente, también hiciste esta noche... pero mayormente, los chicos solo necesitan que los lleven y los protejan.
Çocukların zamanında orada olacağını bildiği ve güvende hissetikleri sürece Porsche ya da Pontiac kullanmanın önemi yok.
No importa si manejas un Porsche o un Pontiac... mientras que el bebé sepa que estarás ahí a tiempo... y estará a salvo,
Kesinlikle. Bu çocuklar ağzına kadar vodka ve ıvır zıvırla doludur. Çoğunlukla bebek bakıcılığı yaptırırlar.
Exactamente, esos chicos están tan llenos de vodka y qué se yo, que es más bien hacer de canguro.
Çocuklar için maytaplar ve bir joglör kiraladık.
Conseguimos cohetes y un malabarista para los niños.
İlk yükümlülüğüm en genç çocuklarım Sydney ve Justin'dir.
Mi primera obligación es para con mis hijos pequeños, Sydney y Justin, que serán criados de la manera en la que Nicole y yo siempre planeamos.
Stark çocuklarına dair her şeyi kaçmalarına kimin yardım ettiğini ve nasıl ettiğini.
Todo sobre los niños Stark, quién los ayudó a escapar, y cómo lo logró.
Çocuklarım, lütfen enerji ve sevgi titreşim alanının içine gelip mesajımızı alın.
Chicos, por favor, pasen al campo vibratorio de energía y amor, y reciban nuestro mensaje.
Ama şuna inanmayı reddediyorum şimdi evli olan ve her gün Facebook'a başlarına saç bandı takmış çocuklarının resimlerini koyan bütün o lise arkadaşlarım bu işi çözmüş olamazlar.
Pero me niego a creer que todos esos imbéciles con los que fui a la secundaria, que ya se casaron y publican fotos en Facebook todos los días de sus hijos con diademas tienen todo resuelto.
- Bu tuhaf aslında. Anaokulundan beri beraber okuduğum bütün çocukların hepsi gitti. Yani, bütün çocuklar yeni ve hepsi benimle arkadaş olmak istedi.
- En realidad es divertido todos esos chicos con los que iba a la escuela desde jardín de infantes todos se fueron, así que... son todos chicos nuevos.
Siz çocuklar, at ve inek, saklanabilirsiniz.
Uds., el caballo y la vaca, pueden esconderse.
Timbuktu sert ve hırslı insanların yaşadığı, çocukların üniversiteye kabul edilmek için köpek gibi dalaştığı devasa bir şehir.
Tombuctú es una ciudad gigante. Con personas agresivas y ambiciosas. Donde los chicos pelean como perros... para ser aceptados en la Universidad.
- Ellerine ve dişlerine dikkat edin çocuklar.
Cuiden sus manos, chicos, y sus dientes.
Yani çocukları umutlandırmaya ve sporla hayatlarını değiştirmeye isteklisin.
Tienes que estar dispuesto a restaurar la esperanza y hacer que el deporte transforme la vida de los niños.
- Ivan ve diğer çocuklar fena sataştılar.
Ivan y los chicos se burlaron mucho de ella.
Çocuklarınızın, bizimle birlikte King's Kolejine gelmesine izin verin ve onları okula sokmanın bir yolunu bulayım.
Deje venir a sus hijos con nosotros al Colegio King, y hallaré la forma de hacerlos entrar al colegio, ¿ sí?
Ve bakamayacağın çocuklar yap.
Y ten hijos que no puedes mantener.
Ailesi için hasat topluyor ve Night'ın çocuklarına bakıyor.
ELLA COSECHA LA COMIDA PARA LA FAMILIA Y CUIDA A SUS NIETOS, HIJOS DE NIGHT.
Çocuklar sanki çember kurmuşsunuz ve biralarınızı tokuşturuyorsunuz.
¿ Se masturban en ronda y aplastan cervezas?
Gelecek çocuklarıma ait ve de gelecek geldi.
El futuro es de mis niños, y el futuro está aquí.
Rehine durumu bu ve biz de senin çocukları kurtacağız.
Es una situación con rehenes y vamos a traer de vuelta a tus chicos.
Tıpkı birkaç sayı geride kalmış, basketbol oynayan çocuklar gibisiniz topunuzu alıp eve gidiyorsunuz ve kimse basket falan oynayamıyor.
- No. Son como niños jugando al baloncesto... que han fallado varias salidas a canasta... así que se llevan a casa la cesta... para que nadie pueda jugar.
Hayal etmek imkansız çocuklar nükleer savaş hakkında rüya görmeyi bırakacak, ve küresel ısınma hakkındada.
Es imposible imaginar que los jóvenes dejarán de soñar con la guerra nuclear para tener pesadillas sobre el clima.
Bizim dünyamıza bir penceredir hepsi... ve Thea gibi çocuklar için de çok tehlikelidir.
Son una ventana a nuestro mundo... y muy peligrosos cerca de niños como Thea.
Evet, iyi, onlar orospu çocuklarıydı ve ben onlara bunu söyledim.
Sí, bueno, fueron unos hijos de puta. Y así se los dije.
Hey, çocuklar, bu Mac, ve bu da Jim.
Oigan, chicos, este es Mac, y este es Jim.
Ve bizim geldiğimizde oradaki orospu çocuklarıyla ne yaptığımızı biliyor musun?
¿ Y saben lo que hacemos con los hijos de puta? ¿ De dónde vengo?
Pekala, bazı çocuklar geldi ve doktorun meyve bahçesinde yaralandığını söyledi.
Bueno, un niño llegó y dijo que el doctor estaba herido, en el huerto.
Çocuklar, gezimiz esnasında yerleşik düzen sınıflarıyla da karşılaşacaksınız. Örneğin ; zanaatkârlarla, milis kuvvetleriyle ve hatta kölelerle bile.
También verán los diferentes personajes de la vida de los colonos, como los artesanos las milicias y, sí, hasta esclavos.
Çocuklar yetişkinlerin dünyasını düşünerek büyür. Bu dünya düzenlidir, akılcıdır ve amaçla örtüşür.
Verás, los niños crecen pensando que el mundo adulto es ordenado, racional, adecuado para un fin.
Hardal gazı çocukların ellerini ve yüzlerini yaktı.
El gas Mostaza quemó las manos y los rostros de los niños...
Bu orospu çocuklarının hapsi boylamalarına az kaldı ve o sırada seni hastanelik etmeye çalışıyorlar.
Esos desgraciados se dan cuenta de que irán a prisión y deciden que si te pueden mandar al hospital en el camino, mejor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]