English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ V ] / Veil

Veil Çeviri İspanyolca

95 parallel translation
Yüze takılan peçe ( veil ) değil, V-A-L-E.
No el velo que se lleva en la cara. Es V-A-L-E.
Dengesiz bir gezegen... Veil nebulasında % 95 ihtimalle dengesiz bir gezegen var, belki de yörüngesine girer gezegeni vururuz.
Un planeta inestable... 95 % de probabilidades de un planeta inestable en la nebulosa de Veil.
Veil nebulasının seyir haritaları...
Traza un curso hacia la nebulosa Veil.
Dark Star, dengesiz bir gezegeni yok etmek için, Veil Nebulasına doğru rotayla, Teta 990 sahasına, ışık hızıyla ilerlemekte.
Estrella Oscura viajando a la velocidad de la luz a través del sector teta 990, en ruta a la nebulosa Veil para destruír un planeta inestable.
Biliyor musun Doolittle, eğer Veil Nebulasına gidiyorsak, aslında belki de, tuhaf ve gözalıcı bir şey bulabiliriz :
Sabes Doolittle. Si entramos en la nebulosa Veil, hallaremos una cosa extraña y hermosa.
Veil Nebulasını kastediyorum.
¡ Oh, ya sabes! En la Nebulosa Veil.
Veil Nebulasına atacağımız bomba, 20 numaralı bomba sıkıştı, bomba rampasında sıkıştı.
¡ La bomba para la nebulosa de Veil, la bomba nr 20, se..... se ha trabado, no sale de la rampa!
GZ-OV Veil. Anormal Spiritia LSB belirlendi.
Spiritia inusual detectada en GZOPF
Oh, when the veil of dreams has lifted
Cuando se ha quitado el velo De los sueños
Oh, when the veil of dreams has lifted
Cuando se ha quitado El velo de los sueños
And when the veil of dreams has lifted
Cuando se ha quitado El velo de los sueños
Bertha Veil nüleri çok beğendi... Seninkilerin hepsinin asılmasını istiyor.
A Bertha Veil le gustaron tanto los desnudos que quiere colgar todo lo que tienes.
Bertha Veil sana bireysel bir sergi imkanı sağlıyor.
Bertha Veil te está ofreciendo totalmente para ti ¡ tu exposición en solitario!
Mrs. Veil, galerinin sahibi siz misiniz?
- Sra. Veil. - Sí. ¿ Usted es la organizadora?
Evliyim, iki çocuğum var. Geçen gece Seventh Veil adındaki bir striptiz kulübüne gittim.
- Bien, estoy casado y tengo dos niños, pero la otra noche fui a un club de striptease llamado "El Séptimo Velo".
Eski dolandırıcıların hepsini yaladım yuttum mesela Charlie Ponzi, Sarı Velet Veil, Limoncu Chappie, Koca Kıçlı Velet.
He estudiado a todos los antiguos estafadores, Charlie Ponzi, Yellow Kid Weil, Limehouse Chappie, y High Ass Kid.
Onları Çıplak Peçe'de sahnede gördüm.
Las vi en el local Naked Veil.
Evet, bir striptiz kulübündeyim. Çıplak Peçe, güneydoğuda.
Sí, en un local de striptease, Naked Veil, en el sureste.
Androvax maskeli bir yaşam formudur.
Androvax es una forma de vida Veil.
Ama analizlerim bunun maskeli bir yaşam formu olduğunu gösteriyor.
Pero mi análisis sugiere que es una forma de vida Veil.
Ben bir maskeliyim.
Yo.. soy... un Veil.
# Where the face becomes a veil... #
# En el que la cara se convierte en velo... #
Ondan sonra, Estella'yla Tenderloin'de küçük kirli bir otelde çekim yaptık. The Seventh Veil'de.
Y luego después de eso, estuve fotografiando a Estella en un sucio hotelucho de una zona de drogadictos... el Séptimo Velo.
Malanko Veil, 2 yıl hapiste yattı bilişim suçundan
Malanko Veil, 2 años de cárcel por hacer hackers.
Rick, ilk karımı Seventh Veil'den bir striptizciyle aldattım hatun öksürük şurubu bağımlısıydı.
Yo le fui infiel a mi esposa... con una desnudista adicta al jarabe para la tos.
Veil'e bu işleri bıraktığını söylediğini sanıyordum.
Pensaba que le habías dicho a Veil que ibas a dejar esta cosa.
Veil başımıza gelen en iyi şeydi.
Veil fue lo mejor que nos pasó.
Veil, Ryder'ı doğururken karısının hayatını kurtardığı için barondan bir armağandı.
Veil fue un regalo del Barón por salvar a su mujer cuando tuvo a Ryder.
Veil ile buradan gidiyoruz Waldo.
Me voy, Waldo, con Veil.
Lydia, bu Veil.
Lydia, esta es Veil.
Veil olmalısın.
Tú debes de ser Veil.
Tamam. Veil'i getir.
Vale.
Yani Veil için, değil mi?
Veil, quiero decir, ¿ no es así?
Sanırım seni kızdıran şeyin ne olduğunu biliyorum Veil.
Creo que sé lo que te enfurece a ti, Veil.
Veil'le ciddi misiniz?
Tú y Veil... ¿ es serio?
Artık Veil'le görüşmeni istemiyorum.
No quiero que la veas más.
- Veil bunun midene iyi geleceğini düşündü.
Veil pensó que sería mejor para tu estómago.
Veil... bu tek şansımız.
Veil,
Veil'in dediğine göre zehirlenmiş.
Ha sido envenenada. Veil me lo dijo.
Veil nerede Sunny?
¿ Dónde está Veil, Sunny?
Ne Veil'e ne de bebeğinize zarar vermek niyetinde değilim.
No tengo intención de hacerle daño a Veil ni a tu bebé.
Aynı Veil'a söylediğim gibi... daima bir katil olacaksın.
Eso es justo lo que le dije a Veil, siempre serás un asesino.
Seni severim Veil.
Me caes bien, Veil.
Veil güvenli bir şekilde döndü mü?
¿ Has dejado a Veil a salvo?
HEAVEN'S VEIL YERLEŞKESİ 23 NİSAN 1984
INSTALACIONES DE HEAVEN'S VEIL 23 DE ABRIL, 1984
" Heaven's Veil'de neler oluyor?
" ¿ Qué está pasando en Heavers Veil?
23 Mart 1985'te Heaven's Veil Kilisesi'nin 47 üyesi toplu halde intihar etti.
El 23 de marzo de 1985, cuarenta y siete miembros de la Iglesia de Heavers Veil cometieron suicidio en masa.
Şimdi bana Liberty Veil'in geçtiği rotaları göster.
Ahora muéstrame las rutas de el liberty veil.
Veil, cezası ölüm.
Veil, el castigo es la muerte.
Çabuk ol!
Trae a Veil. ¡ Rápido!
Quinn'le Veil ilgileniyor.
Veil está cuidando a Quinn.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]