Vermont Çeviri İspanyolca
838 parallel translation
Longfellow Deeds, 28, Mandrake Falls vErmont.
Longfellow Deeds, 28 años, de Mandrake Falls.
Vermont'daki kuzenim Eben böyleydi.
Mi primo Eben de Vermont era así.
Vermont'ta bir çiftlikte küçük bir laboratuar.
- Un laboratorio en Vermont.
15 dakika içinde Vermont'a gitmek için ayrılıyorum.
Me voy a Vermont dentro de 15 minutos.
Vermont mu? Boston'un ters tarafındaki şu dar sıkışmış eyaleti kastetmiyorsunuz değil mi?
No se referirá a ese estrecho estado al otro lado de Boston.
Ama, Vermont'a gitmedi.
Pero no se ha marchado.
Biliyorum, Vermont.
Lo sé, Vermont.
Vermont ve Long Island.
Vermont y Long Island.
Acaba ben ve Vermont birbirimizi anlayabilecek miyiz? Ne dersiniz?
Me pregunto si Vermont y yo nos entenderemos. ¿ Qué le parece?
Vermont'u doktorun bana anlattığı dışında pek bilmem.
No sé mucho de Vermont, sólo lo que él me ha contado.
- Judy, Vermont'da olacaksın.
- Judy, estarás en Vermont.
Oh, evet, Vermont.
Ah, sí, Vermont.
Vermont soğuk olurmuş diye duydum.
- Creo que hace frío en Vermont.
Vermont'a gelmelisin, Carrie.
- Tienes que venir a Vermont, Carrie.
- Niçin Vermont'ta değilsiniz?
- ¿ Por qué no estás en Vermont?
Vermont'a benimle geleceksin.
Vas a venir a Vermont conmigo.
" Doktor Frederick Steele, Brattleboro, Vermont.
" Doctor Frederick Steele, Brattleboro, Vermont.
Vermont plakalı arabanın sahibi kim?
¿ De quién es el auto con placa de Vermont?
En az Vermont, Ohio, Virginia Kaliforniya ve Illinois kadar güzel olan bu yerler kesimhanedeki bir dana gibi paramparça olmuş ve durmadan kan akar bir durumda.
Una parte del mundo tan bella como Vermont, Ohio Virginia, California e Illinois yace herida y sangrando como una res en un matadero.
Vermont'a git, sağa dön.
Ve a Vermont.
Dr. Jaquith'in Vermont'ta bir sanatoryumu var.
El doctor Jaquith tiene un sanatorio. En Vermont.
Merak ediyorsanız Vermont ve Franklin'in kuzeybatı köşesinde buluşacağız.
Hemos quedado entre Vermont y Franklin y ya llego tarde.
- Tepenin, Vermont'un alt tarafına.
- Cuesta abajo. Hacia Vermont.
Tabi, Vermont ve Franklin'in kuzeybatı köşesiydi, değil mi?
Entre Vermont y Franklin, ¿ verdad?
- O zaman Vermont ve Franklin değil?
- ¿ No va donde dijo?
Harold, bana bir vermont skoç ver birde limon.
Harold, ponme un vermú de escocés con una rodaja de limón.
- Tatil rezervasyonumuzu yaptık. - Vermont'a mı? Vermont yılın bu mevsiminde çok güzel olmalı, karlarla kaplı.
Vermont debe de ser precioso en esta epoca, con toda la nieve.
Vermont bu mevsimde çok güzel olmalı. - Karlarla kaplı.
Vermont debe de ser precioso en esta epoca, con toda la nieve.
- Vermont'a fark ne kadar?
-? Cuanto a Vermont?
- Vermont'a kaç para?
Cuanto cuestan a Vermont?
- Vermont'a giden kim?
-? Quien va a Vermont?
Columbia Inn'de, Pine Tree, Vermont'ta.
En Columbia Inn, Pine Tree, Vermont.
- Vermont'a gidiyoruz demek oluyor.
- Que vamos a Vermont.
Burası kış sporlarının yapıldığı New England Vermont'mu?
Esto es el paraiso de invierno de Nueva Inglaterra?
- Burası doğru Vermont mu, emin misiniz?
-? Es este el Vermont que buscamos?
- Burası Güney Vermont olmalı.
- Debe ser el sur de Vermont.
Bu mevsimde Vermont harika olsa gerek.
Vermont debe de ser precioso en esta epoca.?
Söyle bana beyin jimnastikçisi, burada Vermont'ta yeni ne olabilir?
Dime, lumbrera,? que seria una novedad en Vermont?
New England seçkisi ya da Vermont spesiyalitesi.
Manjares de Nueva Inglaterra o delicias de Vermont.
Vermont odunlarının çıtır çıtır yandığı güzel açık bir şömine var burada.
Bonita chimenea con lenos de Vermont.
Vermont spesiyalitesi çok nefis.
Las delicias de Vermont son exquisitas.
Bir Vermont Otel hizmetçisinin geçimi konusunda senin ya da Phil'in... bir endişesi varsa ki olmasın.
Si tu y Phil estais preocupados por el bienestar de un cierto hostelero de Vermont, no hace falta.
En iyi şeyler dans ederken mi olur, yoksa Vermont'ta mı olur, bilemiyorum.
No se si las mejores cosas suceden cuando se baila o si suceden solo en Vermont.
Vermont eltopu yumurtladın!
- Habeis metido a todo el zoo.
Unutmayın, hedefiniz Pine Tree, Vermont.
Recordad, el objetivo es Pine Tree, Vermont.
Dört ya da beş yıl önce nükleer reaktörlerdeki ısı sorunları konferansı.
Hace cuatro o cinco años, la conferencia sobre problemas térmicos en reactores nucleares. - En Boston, ¿ no? - Vermont.
Dr. Meacham,... Vermont'taki kız olmadığım için üzgünüm.
Dr. Meacham. Sigo lamentando no haber sido aquella chica de Vermont.
İlk olarak, evet, ben Vermont'taki kızdım Carl.
Para empezar, Cal... yo era la chica de Vermont.
Aynı Vermont'taki gibi.
Como en Vermont, sigues siendo una miedosa.
- Nereye gidiyorsunuz?
Adonde van? A Vermont.
- Vermont'a.
Nos han contratado para las vacaciones.