English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ V ] / Vindicator

Vindicator Çeviri İspanyolca

60 parallel translation
Hâlâ Vindikatör'ü uçurmak zorundayız, Grady.
Aún tienes que volar el Vindicator, Grady.
Bunlar, Stratejik Hava Birliği rutin devriyesinin... Vindikatör bombardıman uçakları.
Ésos son bombarderos Vindicator, del Comando Aéreo Estratégico... haciendo rondas de rutina.
Aynı zamanda daha önce uçarlarken gördüğünüz... Vindikatörler'e haber vereceğiz.
Al mismo tiempo, informamos a esos bombarderos Vindicator... que vieron en el aire.
Hava savunma filolarımızdan biri yanlış sinyal aldı.
Uno de nuestros Vindicator recibió mal la señal.
- Vindikatörlerden daha hızlılar.
- Son más rápidos que los Vindicator.
Savaş uçakları Vindikatörlere ulaşsın... ve eğer gerekirse, onları düşürsün.
Los aviones deben alcanzar a los Vindicator... y si es necesario, deben derribarlos.
Vindikatörler'i yakalamak mı?
¿ Alcanzar a los Vindicator?
Uçaklarımız Vindikatörler'i düşürürse en kötü ihtimalden kurtulacağız.
Si nuestros aviones derriban a los Vindicator, lo peor habrá pasado.
Vindikatörler çok hızlı uçuyorlar, Ruslar savunma yapamayacaklardır.
Los Vindicator son tan rápidos que los rusos no podrán defenderse.
Washington'dan kalkan başka bir Vindikatör'e emir verdim.
Ordené el despegue de un bombardero Vindicator de Washington.
MARTHA : Haydi onlara Vindicator'u gösterelim, Hilary.
Vamos a enseñarles a Vindicator, Hilary.
Vindicator gerçekten çok naziktir.
Vindicator es muy dócil.
Kızımın Vindicator'e karşı özel birsevgisi var.
Mi hija le tiene un cariño especial.
Bay Ellsworth, Vindicator'ün boynuzlarının olmayışı beslenme eksikliğidir ve olağan dışı bir şey değildir.
Sr. Ellsworth, Vindicator no tiene cuernos debido a su raza... y no tiene nada de extraño.
Vindicatoru batıya götürmek için iyi birini bulmalıyım.
Me ocuparé de que Vindicator llegue al oeste.
Bay Burnett, trene Vindicator'ü bindirmeye gidiyor.
El Sr. Burnett se va a cargar a Vindicator en el tren.
MARTHA : Sonunda Vindicator hakkında düşünceni değiştirdin mi?
Entonces, ¿ ha cambiado su opinión de Vindicator, Sr. Burnett?
Sen Vindicator'ü ortağına teslim edileceğini söyledin.
Dijo que iba a llevar a Vindicator a su socio.
Vindicator Texas'ta beslenecek.
Vindicator será semental en Texas.
Biz, sen, ben ve Vindicator ile, Bowen Çiftliğine gidiyoruz.
Nos vamos al rancho Bowen con usted y Vindicator.
Vindicator ile günleriniz nasıl geçiyor?
¿ Qué tal se lleva con Vindicator?
Vindicator işe yaramaz değildir..
Vindicator no es inútil.
Ve Vindicator, ismiyle çağırmayanları takdir etmez.
Y a Vindicator tampoco le gusta que le insulten.
Bence Vindicator'ün soyu... 1.Jamesden geliyor.
El linaje de Vindicator... se puede remontar hasta Jaime I.
Ben Bay Bowen'e şahsen Vindicator'ü teslim etmeyi düşünüyorum.
Pretendo entregar a Vindicator personalmente al Sr. Bowen.
Vindicator seçici üreticilik neslini temsil ediyor ve onun iyi bir yere yerleştirildiğini görmek istiyorum.
Vindicator es fruto de generaciones de cría selectiva... y voy a asegurarme de que va a estar bien.
Vindicator, sen değişken kalpli boynuzsuz boğasın.
Vindicator, eres un mocho caprichoso.
Çünkü onlar Vindicator'ü kaçırmayı planlıyor... ve bay Burnett onlarla ortak.
Porque planean secuestrar a Vindicator... y el Sr. Burnett está compinchado con ellos.
Yetenekli Vindicator ile yaptığın yolculuk için şimdi ne düşünüyorsun, Mr. Burnett?
¿ Qué piensa ahora de la resistencia de Vindicator?
Eğer birisinin ilgisini çekiyorsa, Vindicator ve ben de, iyiyiz.
Si a alguien le interesa, Vindicator y yo también lo estamos.
Ben Vindicator'e bakarım.
Yo me encargaré de Vindicator.
Onlara Vindicator'ü verecektin.
Conduce a Vindicator hasta ellos.
Vindicator Taylor ile daha iyi olacak ve annem kesinlikle sen olmadan yapabilir.
Vindicator estará mejor con Taylor... y mi madre se las puede arreglar sin usted.
Vindicator, Alex Bowen'a teslim edilecek.
Entregaré a Vindicator a Alex Bowen.
Bay Burnett sana Vindicator için kaç para vermişti?
¿ Cuánto se le pagó por Vindicator, Sr. Burnett?
Ve üstelik, sen Vindicator'e bakmayı öğrenene kadar biz gidemeyiz.
Y además, no podemos irnos... hasta que aprenda a cuidar a Vindicator.
Burada konuşabileceğim bir tek Vindicator var.
sólo puedo hablar con Vindicator.
Bay Bowen, Vindicator'ün ilk buzağıları senin Longhorn buzağının yarı ağırlığında olacak ve dayanıklı olacaklar.
Sr. Bowen, las primeras crías de Vindicator... pesarán el doble que las de cuernos largos... y serán más fuertes.
Ben Vindicator'ü çoğaltmak için açık alanda yeteri kadar uzun yaşayacağına inanıyorum.
Creo que Vindicator vivirá lo suficiente... en campo abierto para reproducirse.
Vindicator'ün dayanıklılık ve mücadele ruhu var. O yapar.
Vindicator tiene energía y espíritu combativo.
- Pekala, Vindicator.
Muy bien, Vindicator.
Vindicator yaşlı değil.
Vindicator no es viejo.
Haydi, Vindicator.
Vamos, Vindicator.
Sen şimdi yoluna devam et, Vindicator ve geri dönme, beni duyuyormusun.
Adelante, Vindicator, y no vuelvas, ¿ me oyes?
Vindicator, sen artık kendi başının çaresine bakmalısın. Ben ciddiyim.
Vindicator, tienes que cuidarte tú solo, en serio.
Vindicator dışarıda merada...
Vindicator ahí fuera en el prado...
Alex, ben Vindicator'ü bulmaya gidiyorum ve onu bu hava düzelene kadar onu getireceğim.
Alex, voy a traer a Vindicator... hasta que mejore el tiempo.
Vindicator'ün öldüğünü düşünüyor musun?
¿ También cree que Vindicator ha muerto?
Vindicator'ün iyi olduğunu düşünüyorum veya canlı bir Longhorndan daha iyi.
Creo que Vindicator es tan bueno o mejor que cualquier otro toro.
O Vindicator, değil mi?
Es Vindicator, ¿ no?
Vindicator herhangi birinin umduğundan daha uzun dayanabilirdi.
Vindicator pudo haber vivido más de lo esperado.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]