Votan Çeviri İspanyolca
472 parallel translation
50 bin çocuk var ve bunların aileleri de oy veriyor!
¡ 50.000 niños con 2 personas cada uno! ¡ Y votan!
Çoğu oy bile atmıyor.
La mitad de las veces no votan.
Yıllarca süren şiddet ve yolsuzluktan bıkmış olan Amerikalılar oy vermeye gitti ve güçsüz kuvvetleri bozguna uğrattı.
Cansados de años de violencia, corrupción y pérdida de libertad los estadounidenses votan y derrotan a la Prohibición.
Oy kullanmıyorlar.
No votan.
Tamam, onbir suçlu oyu.
Once votan culpable.
Tabii, çocuklar oy kullanmazlar ama dinlerler ve öğrenirler.
Los niños no votan, claro, pero escuchan y aprenden.
Onlar oy vermiyorlar.
- No votan.
Şu kararları oyladılar : "Özgürlüğümüz için militan olmak istiyoruz. " Askeri üniforma giymeyeceğiz.
Votan la siguiente resolución : " Queremos ser los milicianos de la libertad, no soldados con uniforme.
Bu, Voltran. Savaş tanrımız.
Este es Votan, Dios de la guerra.
Eğer senin tanrıların bizimkinden daha güçlüyse, sana güç verecektir. Ama güçlü değilse, uzanıp bizim tanrımıza dokunursun.
Si tus Dioses son más fuertes, resistirás, si no, te inclinarás ante Votan.
Voltran, ölmemiz gerektiğini söylüyor.
Hemos perdido. Votan quiere que muramos.
Madem öyle, Voltran'a dokun ki... hepimiz tanrımızın zayıf olduğunu bilelim.
Toca a Votan y sabré que tus Dioses son débiles.
Voltron, kurtar bizi!
¡ Votan, venganza!
- Onlar vermez.
- No votan.
İlk oylamamızı yapıyoruz. Onaylayanlar elini kaldırsın.
Los que votan "sí" que levanten la mano.
Herkes oyunu bir diktatöre verir.
- ¡ Están jugando! - En una dictadura, todos votan.
Hawaii oy veriyor. 26 evet oyu.
Hawaii con 26 que votan Sí.
Idaho 22,5 evet oyu çıkardı. 2,5 hayır oyu.
Idaho emite que 221 / 2 votan Sí... 2 y 1 / 2 votan No.
Önümüzdeki ayki seçimlerde oyunuzu gelişim için adalet için ve huzur için verin.
Votándome el mes que viene, votan por el progreso. Por la justicia. Y por la paz.
İngilizlerin seçim sonucu ve Sırpların suikastı...
Los ingleses votan, y los serbios asesinan.
- Gazeteler, oy vermez.
- Los periódicos no votan.
Ona oy vermekle, sadece tek ulusal adaya oy vermiş olmayacaksınız.
Votándole, votan al único candidato nacional.
Grev olmasın diye..
Aquellos que votan a la derecha... porque estan hartos de las huelgas. Oh, si.
Ellerini kirletmeyip, boş oy atanlar.
Aquellos que votan en blanco para no ensuciarse.
Çünkü çocuklar oy veremezler.
Porque los niños no votan.
Artık esnafımız da oy veriyor.
Hasta los tenderos votan.
Bu arada Rusya'da buradakinin tersine kadınların oy hakkı var, Senatör Overman.
Por cierto, senador Overman, en Rusia las mujeres votan, cosa que no puede decirse de este país.
Az bir farkla saldırıdan yana oy verenler kazandı.
Por poco margen ganaron los que votan por atacar.
Demokratik bir şekilde herkes oy kullanacak.
Estaremos en democracia. Todos votan.
Köylüler önümüzdeki yıl komünistlere oy verirlerse partinin işi biter.
Si los campesinos votan a los comunistas el año que viene, se acabó nuestro partido.
Ama oy veriyorlar.
Pero ellos votan.
Erkekler iyi oldukları için seçme hakkını yitirmez.
Los hombres no votan por ser buenos.
- Bu kadınlar seçmen.
¡ Y estas mujeres votan!
Ölüler uyanmış ve Cumhuriyetçilere oy veriyorlar.
Los muertos resucitan y les votan a los republicanos.
- Uh, herkes neye oy veriyor?
- Cómo votan el resto de Uds.?
Arkadaşlar oy verir, aile ve para oy demektir.
Los amigos votan, la familia y la fortuna votan.
Le Pen'e oy veriyorlar ama ırkçı değiller.
Son los mismos que votan bien, que no son racistas.
Onlar sadece çocuk.Oy kullanamazlar.
No olvidemos que son niños. No votan.
Nasıl olur da oyunu Burns'ün filmine verirsin?
¿ Cómo votan por la de Burns?
- Ne oldu? Halka açıklanırsa yine örtbas edecekler.
Siempre hice lo suficiente para no molestar a otros porque los molestos no votan por ti.
Lanet olasılar oy bile vermiyorlar.
Los muy hijos de puta ni siquiera votan.
Seçmenler akıllı davranırlarsa.
Si votan por mí.
Eğer 24. önerme kabul edilirse, ben de sınır dışı edilebilirim.
Si votan a favor de la Proposición 24, me veré obligado a dejar este país.
Sonuç hep olumsuz.
Siempre votan que no.
Sen. Neden sadece vatandaşlar oy kullanabiliyor?
¿ Por qué sólo los ciudadanos votan?
Onlardan bir sürü var. Üstelik onlar oy da veriyor.
Bueno, hay muchos de esos, y también votan.
Eğer sen de onaylarsan bu çoğunluk olur.
Si votan sí, es mayoría. No los necesitamos.
Kaba saba biri olsan En Popüler Kişi ve En Güzel Gülümseme seçilmezsin.
No te votan La Más Querida y Mejor Sonrisa... si no eres totalmente agradable.
Vermezseniz, bizi dövecek.
- Si no votan por él, nos golpeará.
Erkekler iyi oldukları için seçme hakkını yitirmez.
Los hombres no votan porque son buenos, sino porque son hombres.
Oyunuz nedir?
¿ Qué votan?