Yapiyorlar Çeviri İspanyolca
89 parallel translation
Ne yapiyorlar?
¿ Qué están haciendo?
- Ne yapiyorlar?
- ¿ Qué hacen...?
BAYAN VICKERS VE MİSAFİRLERİ GÖLDE BİR GEZİNTİ YAPIYORLAR
LA SRTA. VlCKERS Y compañía DAN UN paseo PoR EL lago
Assiniboin'un ºefiyle görüºme yapiyorlar.
Tuvieron una reunión con el jefe de Assiniboin.
200 uçak için dis kaplama yapiyorlar.
Han construido terraplenes protectores para 200 aviones.
Su serseriler davayi kazanmislar. yürüyüs yapiyorlar o yüzden.
Esos idiotas ganaron un caso en la corte así que tienen una marcha hoy.
- sehirdeki en iyi burrito'yu yapiyorlar.
- Los mejores burritos de la ciudad.
neden bunu yapiyorlar bize?
¿ Por qué nos hacen esto?
Döverdim ama herifler karate yapiyorlar.
Le he pateado el trasero pero hace esa mierda de karate.
- Orada yapiyorlar.
- Bueno, han estado ahí dándole.
Tam olarak ne yapiyorlar bilmiyorum. Aslinda haklarinda hiçbir sey bilmiyorum.
En realidad yo no se nada más de ellos.
- Neler yapiyorlar?
- ¿ Qué están haciendo?
- Tortillas yapiyorlar!
- ¡ Sirvió tortillas!
Mary konusuyor jogging yapiyorlar.
Mary la llevó a trotar.
Bakin, zavalli hayvanciklara neler yapiyorlar?
¿ Han visto lo que le hacen a esos pobres animales?
COK KOTU BLOK YAPIYORLAR.
Mis bloqueadores estan mal.
Bunu nasil yapiyorlar?
¿ Cómo lo logran?
Onu yapiyorlar mi?
¿ hacen eso? Es increíble...
Büyük erkekler disilerin dikkatini cekmek icin yarisiyorlar sürekli renk degistirerek onlara ve birbirlerine gösteris yapiyorlar.
Los machos mas grandes compiten por los favores de una hembra, exhibiendose ante ella y entre uno y otro, en un ballet de continuos cambios de color de vestuario.
BÜYÜK BİRLİKLER GÖNDERİYORLAR YOL VE KÖPRÜ YAPIYORLAR, GÜNEYLE SAVAŞABİLİRLER Mİ
Hanoi envía unidades y cuantos más hombres se necesiten... para reparar carreteras y puentes, menos tendrán para combatir al Sur.
ORAYI TENNESSE'YE ÇEVİRECEĞİM 20 YILDIR BU SAVAŞI YAPIYORLAR
Yo convertiría ese lugar en un nuevo Tennesse. Dicen que va a luchar 20 años.
Bu kizlar dişarida ne yapiyorlar?
¿ Qué demonios hacen esas chicas aquí afuera?
Tamam, islerini yapiyorlar. Ama sinirlendim.
Sé que hacen su trabajo, pero me revienta.
- Onlar, italyanca konusamazlar, sadece konusuyormus gibi yapiyorlar.
No, no saben hablar italiano. Simplemente lo fingen.
Kare hamburger yapiyorlar.
Sirven esas hamburguesitas cuadradas.
iyi anlasan adamlar, birlikte is yapiyorlar.
Los tipos que andan bien, pueden trabajar.
- Çünkü bana insülin ignesi yapiyorlar.
¿ Por qué no? Porque ahí me están dando las inyecciones de insulina.
Sence orada ne yapiyorlar?
¿ Qué se supone que hacen allí?
Onlari yine duydum. Alaska'daki bir kasabadan yayin yapiyorlar.
VOLVÍ A OÍR LA TRANSMISIÓN DE ALASKA.
Her seferinde farkli yapiyorlar!
Son diferentes cada vez.
Ne yapiyorlar?
¿ Qué estáis haciendo?
- Bu isleri sürekli yapiyorlar.
Hacen esto todo el tiempo. ¿ Qué?
- Bir kozmetik market. Kullandigi el kremini yapiyorlar.
Es una perfumería en la que venden su crema para las manos.
Rol yapiyorlar!
! ¡ Se camuflan!
Bu ulke icin gereken her seyi yapiyorlar.
Ellos toman todas las decisiones del país.
Ne yapiyorlar? Bunu sana ancak bir terapistin ofisinde, oyuncak bebeklerle anlatabilirim.
Que hubiesen sido dos y media si hubieran pedido el soufflé antes.
Ne yapiyorlar?
¿ Qué estás haciendo?
Tuna. Japonya'da bunu surekli yapiyorlar.
Lo hacen todo el tiempo en japón.
Civardakiler yuzyillardir bakimini yapiyorlar ve bunun nedenini bilmiyorlar.
Los habitantes locales han estado manteniéndolo por siglos, y no saben realmente por qué.
Sadece yapiyorlar cunku bu hep yaptiklari bir isti.
Lo hacen sólo porque siempre lo han hecho,
Onlar istediklerini yapiyorlar.
Tienen voluntad propia.
cikisini yapiyorlar mi?
- Cuando sales de ahí?
Kutlama yapiyorlar.
Están celebrándolo.
Bu uçaklar sana bir sey yapïyorlar, degil mi?
Esos aviones no dejan indiferente.
Bunu yapïyorlar, biliyorsunuz.
Eso es lo que hacen.
- Orada ne yapïyorlar?
- ¿ Qué hacen allí dentro?
- Ne mi yapïyorlar?
- ¿ Qué hacen?
Afrika'da yaptïklarï gibi yapïyorlar tahminimce.
Las mismas cosas que se hacen en África, supongo.
Ve onlarï özgür yapïyorlar.
Y luego les liberan.
- Aynisini erkeler icin de yapiyorlar mi?
- ¿ Las hacen para hombre?
- Dekorasyon yapiyorlar.
Están redecorando.