Yol verin Çeviri İspanyolca
398 parallel translation
- Yol verin hadi
Haz un hueco. Haz un hueco. Yow.
- Krala yol verin.
- Abran paso al rey.
Krala yol verin.
Abran paso al rey.
Yol verin, lütfen.
¡ Abran paso! ¡ Abran paso, por favor!
- Nasılsın Effie! Bir hanımefendiye yol verin sizi gülüşen sırtlanlar!
¿ Qué les parece, hienas sonrientes?
Yol verin.
Me largo de aquí.
Yol verin.
Abran paso.
- Yol verin.
- Abran paso.
Peki, baylar, yol verin, lütfen.
Bien, señores, dejen paso, por favor.
- Yol verin lütfen.
- Disculpe, por favor.
Benim de patronum o! Yol verin!
Y usted no los ha comprado, los ha alquilado.
Yol verin!
Lo hice sin querer, ¿ eh? Perdone. - ¡ Paso!
Yol verin, yol verin ki herkes görebilsin!
Dejad sitio para que todos la vean.
Yol verin çocuklar.
Apartaos, muchachos.
Yol verin, yol verin. Yoksa önüne çıkan herkese çarpacak.
¡ Lo va a estropear todo!
# Yol verin, dikkat edin, usulca yana çekilin.
Haced paso Cuidado, haceos a un lado
Yol verin.
Dejadme paso, muchachos.
Timuçin'e yol verin.
Saluden a Temujin.
Yol verin.
Abran paso. - Muy bien.
Yol verin lütfen! Kont Andrassy! Majesteleri bu dansı sizden istemek için beni gönderdi.
Conde Andrassy, Su Majestad pidió su honra en el próximo baile.
Hadi, durmayın, Bay Kimbrough'e yol verin.
Vamos, dejen pasar al Sr. Kimbrough.
Beyefendiye yol verin.
Deja pasar al caballero.
Çalışan denizciye yol verin.
Dejad paso a un marinero atareado.
Yol verin lütfen.
Abran paso, por favor.
Lütfen yol verin, gelin ve damat geliyor.
Por favor, apártense. La novia y el novio.
Yol verin, lütfen!
¡ Abran paso, por favor!
Yol verin! Pekala, geri çekilin.
Apártense para que puedan recogerle.
Okçular. Yol verin.
Arqueros, abran paso.
Bana yol verin, beyler.
- Éste es un lugar público. - Caballeros ¿ pueden apartarse?
Başkan ve eşine yol verin.
Abran paso para el Burgomaestre y su novia.
- Dikkat edin. - Yol verin.
¡ Despacio!
Yol verin.
Permítannos pasar.
Albaya yol verin.
Hagan paso al coronel.
Araçların geçmesine izin verin. Otobüse yol verin.
¡ Dejen que pasen los coches y los autobuses!
Yol verin!
¡ Dejadme pasar!
- Bay Rogers'a yol verin.
- Dejad pasar al Sr. Rogers.
Yol verin efendim.
Cuidado, señor.
Ambulansa yol verin.
Apártense de la ambulancia.
Yol verin dostlar.
Amigo, deje pasar.
Yol verin lütfen.
Paso, por favor.
Yol verin!
¡ Déjalo pasar!
İmparatorun yeğenine yol verin.
Abran paso al sobrino del emperador.
Mümkün olduğunca çok içsin, yol için de üç matara verin, ayrıca atına da su verin.
Que beba todo lo que pueda. Dadle tres botellas para el camino y agua para su caballo.
Pengallon'a yol verin!
Abran paso para Pengallan.
- Yol verin.
Ya basta. ¡ Desgraciados!
Yol verin, lütfen.
Dejen paso, por favor.
Sizinle bir maceraya atılırsam, Bayan Verin yapılacak en ufak bir hata bile zincirleme bir reaksiyona yol açacaktır.
Si tuviera una aventura con usted, Sra. Verin le seguiría una reacción en cadena realmente terrible de un momento de inconsciencia.
Göze batmamamızın en iyi yolu trafikteki diğer araçlarla birlikte yol almak. - 2TR-70, 2TR-70 cevap verin.
Nuestra mejor opción es movernos con el resto del tráfico. 2TR-70, 2TR-70, adelante.
Yol verin lütfen. İzninizle.
Dejen paso, por favor.
Lütfen yol verin, geçsin.
Apártese, apártese.
Size yalvarıyorum. Merhametinle yol arkadaşlarımı ve inancımı inkâr edebilmek için bana güç verin.
Os pido vuestro perdón, y que me deis la fuerza de renunciar a mis camaradas y a mi fe.