English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ Y ] / Yorkshire

Yorkshire Çeviri İspanyolca

436 parallel translation
Yorkshire pudingimiz çok ünlüdür.
El pastel de Yorkshire es mi especialidad.
Söylemiştin seni çakal. Tanrı paslanmış kalbini kutsasın seni nişancı!
Lo hiciste, hijo de un toro de Yorkshire... y bendice tu viejo corazon, ¡ eres un verdadero artillero!
Şu şarkıyı bayan Froy'a teslim etmeliyim sonra Yorkshire'a gidip kitabımı bitireceğim.
lré a entregar el mensaje luego, a Yorkshire, acabaré mi libro.
Bir Yorkshire'lıyla İrlandalıyı aksanlarından ayırt edebilirsiniz.
Se descubre a un hombre de Yorkshire y a un irlandés por su deje.
Ushuaia Yüz yıl önce, İngiltere'nin çorak Yorkshire fundalıklarında, etrafındaki boş arazi kadar kasvetli ve ıssız bir ev yükseliyordu.
En los estériles páramos de Yorkshire, Inglaterra, hace 100 años había una casa tan desierta y desolada como sus yermos alrededores.
- Yaşamımız boyunca asla! Tüm dünya itiraf etsin, daha güzel hiçbir soylu genç kız yok... Yorkshire Prensesi Catherine kadar.
Que todo el mundo confiese, que no hay una dama más bella que la princesa Catherine de Yorkshire.
Yorkshire, çoğumuz West Riding'den geliyoruz.
- Yorkshire. De West Riding. - Buenas noches, general.
İsmini bilmiyordum ama öğrendiğim kadarıyla, hemşirelerin bir çoğu Yorkshire, West Riding'den gelmiş.
No sabía cómo se llamaba, pero averigüé que la mayoría de ellas eran de Yorkshire, de West Riding.
Ben de kendi kendime "Yorkshire büyük bir yer" diye düşündüm sayın piskopos.
Así que me dije : " Yorkshire es un lugar muy grande.
Bu sebeple düşündüm..... ve "Yorkshire'da bir hemşireyi nasıl bulabilirim?" diye aklımdan geçirdim.
¿ Cómo puedo encontrar una enfermera en Yorkshire? "
Yorkshire'da.
En Yorkshire.
Bayan Havisham'ın dediğine göre... iki tane Richmonds varmış, biri Surrey'de öteki de Yorkshire'da.
Según la Srta. Havisham, hay dos Richmonds : en Surrey y en Yorkshire.
Garson, benim Çarşamba öğle yemeğim her zaman öyle oldu ve her zaman da öyle kalacak, sıcak çorba, sahanda yumurta biftek, Yorkshire pudingi, fırında patates, süet tatlısı ve pekmez.
Mesero, mi almuerzo de los jueves siempre ha sido... y siempre será sopa caliente, lenguado frito... rosbif con pudín de Yorkshire, papas cocidas, budín de sebo y tarta de melaza.
Yorkshire domuzu var. Hampshire domuzu var.
Cerdos de Yorkshire y de Hampshire.
Oh, sen var ya... Neydi o kelime?
Eres... ¿ cómo dicen en Yorkshire?
Rosto, Yorkshire pudingi, güzel bir kırmızı şarap...
Roast beef, pastel y tinto...
Elbette yok. Yorkshire'da var.
Claro que no, está en Yorkshire.
Yorkshire pudingiyim
Budín de Yorkshire
Bir İrlandalıyı veya Yorkshire'lıyı aksanından herkes tanır... ama ben adamın yaşadığı yeri anlarım.
A un irlandés o a uno de Yorks se les reconoce por el acento, pero yo sitúo a un hombre en diez km.
" Yorkshire'lıya bakın, daha beteri Cornwall'luya olun kulak misafiri
'Escuche a alguien de Yorkshire, o peor, a alguien de Cornwall
Yorkshire'lı bir saatçinin oğlu.
Es hijo de un relojero de Yorkshire.
Yorkshire Baron ve Baronesi.
Los barones de Yorkshire.
Gerçekten de Yorkshire'lı mı?
¿ Es cierto que es de Yorkshire?
Yorkshire'da üretilip Orta Doğu'ya ihraç edilen, üzerinde "Dikkat, kırılabilir!" yazan işe yaramaz bir malsın sen.
Bueno para nada, hecho en Yorkshire... exportado a Medio Oriente con etiqueta de "¡ frágil!"
Yoksa, loncaların yozlasmasının doğurduğu sonuçlar... Lincoln, Yorkshire'da yünlü kumaş esnaflarının çıkardığı olaylar... ve benzerleri suçlanamaz ve bu...
Pues como consecuencia de la caida de los gremios, las lanas que se producen actualmente en Yorkshire, Lincoln... y otras zonas, no resultan suficientes.
Christine çok güzel Yorkshire pudingi yapar.
Christine hace un pudin Yorkshire muy rico.
Glamorgan ile Yorkshire arasındaki maçta Yorkshire atıcısı Nicholson üç turda sekiz sayı yaptı.
En el partido entre Glamorgan... y Yorkshire, el lanzador del Yorkshire recibió ocho rastrillos por tres carreras.
Yoksa Yorkshire, Cudworth yakınında karada mı savaşıldı?
¿ O tierra adentro, cerca de Cudworth, en Yorkshire?
Yorkshire'da şimdi moda bu mu?
Es eso lo que se lleva en Yorkshire ahora?
1887 Ağustos'uydu ve Yorkshire'dan dönüyorduk, Holmes'un, şaşırtıcı, Amiral Abernetty cinayetinin esrarını çözdüğü yer.
Era agosto de 1887 y regresábamos de Yorkshire... donde Holmes había resuelto el asesinato misterioso... del almirante Abernetti.
Yorkshire dışında küçük ama sevimli bir eve taşınacağız.
Nos mudaremos a una casa más pequena en Yorkshire.
- Doğru trene mi bindik? - Evet.
- ¿ Este es el tren que va a Yorkshire?
Bu hafta, Sheffield, Yorkshire'dan Kadınlar Birliğini izleyeceğiz.
Esta semana, la cofradía "Mujeres de pueblo", de Sheffield en Yorkshire.
Yorkshire cinsi muhteşem bir yaratıktır.
Es un magnífico ejemplar de Yorkshire.
İki kuzenimle Yorkshire'de tatildeydim.
Yo estaba de vacaciones con mis dos primas,
Felix Ruber, Alice Ruber'in kocasıdır. Boğulmuş cesedi birkaç ay önce Yorkshire'da bir arazide bulundu.
Felix Ruber, el viudo de Alice Ruber, cuyo cadáver fue descubierto hace unos meses.
Yorkshire'da yaşayan Ned Prince adında bir adama ait.
Pertenece a un hombre llamado Ned Precio que vive en Yorkshire.
Yarı Yorkshire, yarı Shitzu.
Entre Yorkshire y Shitsu.
Sana ve Atlas okyanusunun bu kıyısındaki en güzel görünüşlü et yemeğine içiyorum.
Brindo por ti y por el pudín de Yorkshire màs apetitoso de este lado del Atlàntico.
Helene'ye ve et yemeğine.
Por Helene y el pudín de Yorkshire.
Et yemeği bir harikaydı.
El pudín de Yorkshire es fabuloso.
Yorkshire'da eşiyle birlikte bir partide.
Está en una fiesta en Yorkshire, con su mujer.
Eşini Yorkshire'da bırakmak için bir mazeret uydurursa hiç şaşırmam.
Buscará una excusa para dejar a su mujer en Yorkshire...
Yorkshire pudingi, krema, haşlanmış et.
El pudín Yorkshire, el flan... la carne cocida.
Bizimkiler Yorkshire'dan gelmiş.
En mi caso, tiempo atrás, mi familia originalmente es natural de Yorkshire.
Anlaman gerekiyor ki Yunanlar bazı şeyleri kendi hızında yapar. İçimdeki Yorkshire'lı buna saygı duyuyor.
Tienes que entender que los Griegos hacen las cosas a su propio tempo, ya sabes, llevan los ritmos y los ciclos naturales profundamente dentro de ellos.
Kasvetli Yorkshire'dan çağırmamda ısrar ettiğiniz koruyucum.
La niñera y guardiana a la que usted insistió que hiciera venir, desde Yorkshire.
Ölü kızın ailesiyle bir konuşsam iyi olacak. Yorkshire'dan az önce geldiler.
Bien, he de ir a ver los padres de la muchacha asesinada, acaban de llegar de Yorkshire.
( Bayan Jane Eyre, Lowood Okulu, Yorkshire )
( Srta. Jane Eyre, Escuela Lowood, Yorkshire )
- İşte, Stallard.
¿ Hay alguien de Yorkshire?
Yorkshire'da yaşıyor.
Vive en Yorkshire.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]