Yükle Çeviri İspanyolca
588 parallel translation
Dave, römorkörü çıkart ve her şeyi arabaya yükle.
Dave, desengancha el remolque y mete todo en un solo carromato.
Belki de toplarla gelecekler. Hakim Morris, ticari malları bir arabaya yükle...
Magistrado Morris, cargue un carro con la mercancía.
O kadar ek yükle kalkabilecek misin?
¿ Podrás salir con tanto peso?
- Onu sırtıma yükle.
- Ponlo sobre mi espalda.
- Hadi, Curly, yükle şu katırları artık.
- Vamos. - ¿ En dónde íbamos?
- Suçu ölü bir adama yükle. Bazı önemsiz akaryakıt dolandırıcılıkları.
- Un sheriff no acusaría a un muerto cuyo único delito habrá sido vender gasolina de estraperlo.
O yükle kum teperinde hızlı gidemezler!
No irán muy rápido, por las dunas.
Cesedi katıra yükle!
Sube ese cuerpo a una mula.
Daha az yükle yakıt daha uzun dayanacaktır.
¡ El carburante durará más con menos carga!
Altını atlara yükle.
Ponlo sobre las mulas de carga.
Tamam, Boltchak, tekneyi yükle.
Vamos, Boltchak, empieza a cargar el bote.
Onları kamyona yükle ve darbeleri emmesi için koruyucu kauçuk yerleştir. Bu bir cinayet!
Se cargan y se pone una protección de goma para amortiguar los golpes.
Bütün yükle beraber biz de havaya uçabiliriz.
Puedes hacer volar toda la carga y a nosotros.
Eşyaları arabasına yükle.
Carga sus cosas.
- Tüm suçu bana yükle!
- ¡ Asumir todo el asunto!
İşte yükle.
Toma, cárgala.
Öyle bir yükle ilerleyebilmenin tek yolu kullanmaya devam etmektir.
Y la única forma de poder soportarlo es con una inyección.
Gereçleri ve yüzbaşının eşyasını yükle.
Y carga provisiones y su equipaje.
Yükle!
¡ Descarga!
- Bütün kabahati bana yükle.
- Que ha sido culpa mía.
Haydi bakalım! Bunları yükle!
¡ Vamos, arriba!
Shorty. Eşyaları yükle ve adamları topla.
Shorty, empaca tu equipo y reúne a los hombres.
Onları teker teker sayarak kamyona yükle.
Subidlos al camión y contadlos uno por uno.
İki atı serbest bırak ve katıra dinamit yükle.
Esconded vuestros caballos y las mulas.
Mermiyi yükle.
Apúntale.
Siz Amerikalılardan öğrendiğimiz bir şey var, oğlum sorumluluğu başkasına yükle artık sana dönmek istemez.
. - De ustedes, americanos, hemos aprendido que cuanto más alto lanzas la pelota, más tarda en volver a ti.
Kardeşim, içim acıyor, şu zavallı hayvanı gördükçe sırtında onca yükle didişiyor.
Hermano, mi corazón sufre por ver a este pobre animal... cargado con todo este peso.
Atları hazırlamaya başla ve paraları atlara yükle.
Agarre esos caballos y camine hacia el dinero.
Her gece yükle, indir. Pencereden in çık.
Cargas, descargas, entras y sales por la ventana, te pones la barba, te la quitas.
Pekala, yükle şunu.
Venga, cárgala.
Yükle.
Entregalas!
İşte size kar getirecek bir yükle karşınızdayım.
Aquí estoy con una carga de beneficios para usted.
Yükle.
Cargue.
Yükle dedim!
¡ He dicho que cargue!
Torpil kovanlarını yükle!
¡ Carguen los tubos lanza torpedos!
Atış Birliği, yükle!
¡ Pelotón de fusilamiento, carguen!
Yükle.
¡ Carguen!
Yükle silahını da ateş et Burada beklemeyelim.
Vamos, cargue deprisa, no vamos a perder todo el día.
- Yükle.
- Supercarga.
Silahı yükle!
¡ Cárgala!
Çok yakına bırakacağız bundan dolayı ona yedi yükle.
Los lanzaremos cerca. - ¿ Nivel?
Yükle. Geri kalanları da unutma.
Cargala y no olvides el resto del material.
Sadece onu yükle, düğmeyi it.
La carga y presiona el interruptor.
Açık tut. Alabileceği kadar buhar yükle.
Mantelo abierto y dale todo el vapor que aguante.
At nalı istiyorsan, 20 tane daha yükle.
Agrega 20 de estas herraduras.
Lalo, geri kalanları yükle.
Lalo, carga con el resto.
Maruf, kızağı yükle.
Maroof, carga el trineo.
- Hedefe kilitlen ve yükle, evlat!
Acepto.
Bu kadar yükle ne kadar uzağa gidebiliriz?
¿ Hasta dónde llegaremos con esa carga?
Arabalarına yükle ve hızlı ol.
Lleva las mercancías al carro, ¡ de prisa!
- Kömürü yükle, Paul!
- Paul, a toda maquina!