Zekiyim Çeviri İspanyolca
573 parallel translation
Okula gitmiyorum ama okumasını biliyorum, çarpım tablosunu biliyorum. Hatta biraz da İngilizce biliyorum. Aslında zekiyim.
No voy al colegio pero sé leer, sé la tabla de multiplicar... y también hablo un poco el inglés.
- Ben daha zekiyim!
- Me estoyvolviendo listo.
Mimi, kocanı buraya getirme fikri benimdi, ne kadar zekiyim değil mi?
Mimi, fue mi idea traer a tu marido. ¿ No fue algo inteligente?
Beni tuzağa düşürmek istiyorsun ama, senin için fazla zekiyim.
Querían atraparme, pero fui demasiado listo para Uds.
Zekiyim, degil mi?
Sí. Inteligente.
Ama ben ondan daha zekiyim.
Pero no lo suficiente para Dimitrios.
Kardeşim. O kadar zekiyim ki, hastalık sayılır.
Tan listo, que es una enfermedad.
Katılıyorum, her zamanki kadar azimli ve zekiyim, ama bir hata yaptım... -... bir daha yapabilirim.
Me siento tan capaz como siempre... pero si me he derrumbado una vez, podría volver a derrumbarme.
30 dakika öncesinden çok daha zekiyim.
Soy cinco años más listo que hace media hora.
Hatta ben Mendoza'dan bile zekiyim.
Soy más listo que Mendoza.
Ben doğuştan zekiyim efendim.
Nací con ingenio, señora.
Kıskanıyor çünkü ben ondan daha zekiyim... ve daha yakışıklı, sen de öyle düşünmüyor musun?
Está celoso de mí, porque soy más listo que él y mucho más guapo, ¿ no crees?
Bana derdi ki : "Ben çok zekiyim, Trivago, ama çok da aptalım."
Me dijo " Soy muy inteligente, Trivago...
- Çok zekiyim.
- ¿ Ves qué listo?
Çok zenginim çünkü çok zekiyim.
Soy muy rico porque soy muy listo.
Çok zekiyim çünkü Ben bütün bunları yaptım ve...
Soy muy listo porque todo lo he hecho yo solo en...
- Zeki olmaya çalışıyorsun. Ben daha zekiyim. Oğulların nerede?
Comadre Concetta, no te pases de lista. ¿ Dónde están tus hijos?
Ben zekiyim.
Soy muy listo.
Zayıf ve aciz bir mahluğum, sadece aşağılık işlerde zekiyim, dünya işlerine dalmış, kendi zevk ve rahatını arayan biriyim.
Soy una criatura débil y superficial, astuto pero de baja estofa... y en artes mundanas buscando mi comodidad y placer.
- Sizi altedecek kadar zekiyim.
- Más que tú.
Üstelik zekiyim de.
Y también inteligente.
Zekiyim, cesurum ve güçlüyüm.
¡ Tengo talento, inteligencia, valor! ...
Ben zekiyim!
¡ Yo lo soy más!
Son derece zekiyim.
Soy extremadamente inteligente.
Çok zekiyim. Bazı insanlar bana yetişemiyor bile.
Soy tan inteligente... que algunas personas no pueden seguir mi ritmo.
Bu Hobsonville'li köylülerden çok daha zekiyim.
Fuí demasiado listo, para esos campesinos de Hobsonville.
Kolay değil, ama ben fevkelade zekiyim.
¿ Ves qué fácil es? No es fácil, pero yo soy extremadamente inteligente.
Ondan daha zekiyim, değil mi?
Soy más vivo que él, ¿ eh?
Onlardan daha zekiyim.
Soy más astuto que ellos.
Yeterince zekiyim.
Soy muy listo. Y será para mí solo.
Ben senden 50.000 kat daha zekiyim, ama ben bile cevabı bilmiyorum.
Soy 50,000 veces más inteligente que tú y ni siquiera yo se la respuesta.
Belki de çok zekiyim ve tüm düşünceler kafama sığmıyor.
Quizá sea tan listo que no puedo contener los pensamientos en mi cabeza.
Ben kentli uzay adamıyım Zekiyim ve temizim
Soy el astronauta urbano, baby,
Ama o zamana gore 2415 kat daha zekiyim.
Me he vuelto 2.415 veces más inteligente desde entonces.
- Zekiyim.
- Soy muy listo.
Ne kadar zekiyim gördün mü?
¿ Ves que brillante soy?
Daha zekiyim diye öğretmenler beni sevmezdi.
Los profes me odiaban por ser tan listo.
Senin için fazla zekiyim Lee.
Soy demasiado inteligente.
Kuzen Larry'den daha zekiyim.
Yo soy más listo que el primo Larry.
Zekiyim, yetenekliyim.
Soy inteligente, tengo talento.
Çok zekiyim. Başka bir meslekte olmalıydım
Soy muy inteligente. deberia estar en otros negocios
İyi hissediyorum ve çok zekiyim!
- Me siento bien y soy tan listo!
İyi hissediyorum ve çok zekiyim!
Me siento bien y soy tan listo!
Ben zekiyim.
Soy inteligente.
- Beni dinle. Ben daha yaşlı ve zekiyim.
Maldición, soy más viejo y más listo.
Nancy Brill kadar zekiyim.
Soy tan inteligente como Nancy Brill.
Herkesten daha zekiyim Jane hariç.
Soy más listo que nadie... excepto Jane.
Biliyorsun, ben senden daha zekiyim.
Sabes que soy más sabia que tú.
Zekiyim. - Peki ya sen?
- ¿ Y tú qué?
İsminin Magdala olduğunu hatırladım, çok zekiyim.
Que inteligente soy ¿ eh?
Çünkü senden çok daha zekiyim.
Porque soy más inteligente.