English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ Z ] / Zevklidir

Zevklidir Çeviri İspanyolca

100 parallel translation
Bu yarış çok zevklidir.
Estará bien hacer una carrera.
Bir aile kurmak istemeni anlıyorum. Yapması çok zevklidir.
Sé de qué me hablas y eso está muy bien.
Denizin altında, balıkların yüzüşünü izlemek çok zevklidir değil mi?
¿ Es divertido estar bajo el agua y ver a los peces nadar?
Evet, balıkları izlemek zevklidir.
Sí, es divertido ver a los peces nadar.
Korsanlık çok zevklidir Hırsızlıkla yüceliriz
Qué buena vida en el mar
# Aşk zevklidir # # Ve peşinden kovalamak gerekir #
El amor es divertido... y difícil de perseguir.
Çoğunlukla zevklidir.
A menudo es divertido.
- İnce zevklidir.
- Ella tiene gusto.
- Taşra, zevklidir.
El campo es encantador.
Uçmak zevklidir Lew.
Volar era realmente divertido.
Zevklidir...
Es agradable...
Neredeyse iyi yemekle aynı derecede zevklidir.
Está casi a la altura de una buena comida.
Çok daha zevklidir.
Es mucho más divertido.
Ayrıca ince zevklidir... Anlayışlıdır... Sadık da.
Además, es muy educada... discreta... fiel.
- Toprakla uğraşmak daha zevklidir.
- Trabajar la tierra es mejor
Kullanması zevklidir.
Es fácil de usar y es muy preciso.
Bulunması zor bir madde... Orta mesafeden çok zevklidir, tekli bisikletçiler için.
Es un elemento que no todos valoran, muy útil... para el ciclista solitario en la media distancia.
Cidden iyi bir imhacıysan, imha etmek zevklidir herhalde
Supongo que para ser un buen exterminador, ha de gustarle matar.
Burada çalışmak çok zevklidir.
Es un placer Trabajar aquí
Yemesi zevklidir ama bende hep gaz yapar.
Es sabrosa, pero siempre me provoca gases.
Bizim toplumumuzda erkek olmak çok zevklidir.
En nuestra sociedad es muy placentero ser hombre.
Uyuşturucu gibi Marx öncesinde ve... sonrasında varlığını sürdüren bir bağımlılıktır. Yaşamın erken safhaları zevklidir, çünkü aydınlık çok yakın ulaşılabilir görünür.
Una necesidad más antigua y más joven que Marx... parecida a una droga porque la luz parece tan cercana tan alcanzable
Hayır, Minwoo bundan daha zevklidir eminim ki.
No. Min-woo tiene mejor gusto que eso.
Şimdi, oyuncular galip gelerek, birbirlerini boğmaya çalışıyorlar, bu her zaman çok zevklidir.
Ahora los jugadores pueden partirse la cara y tratar de ahogarse unos a otros. Es muy divertido.
Slarg'dan önce gruz odamızdan başka yerde hönmek de zevklidir.
Es conveniente pulir en lugares distintos a nuestra cámara gúcica antes de la fase eslárica.
Çok zevklidir. Hakkını vermeliyim.
Tenía buen gusto, no lo niego.
3 şey zevklidir :
Hay tres cosas que dan placer.
Sadece dans etmek zevklidir, canım. Tabii ki, işin bir parçası.
Nada más bailar es divertido, seguro, esa parte del trabajo.
Zevklidir.
Era una buena clase.
Evet. Organik kimya çok zevklidir.
Sí, la química orgánica es tan divertida.
Mi hijita, bu çok zevklidir.
Mi hijita, esto es genial.
Siann için ise, aslında zevklidir.
En cuanto a Siann, ya ha tenido el placer.
"Ve bu sorumluluklar zevklidir."
Y esas cargas son encantadoras'
Açık konuşan biriyle iş yapmak gerçekten de zevklidir Bay Kucko.
Es todo un placer hacer negocios con un hombre culto, señor Krischkov.
O kadar zevklidir ki.
Es delicioso.
Müfredatta yok ama okuması çok zevklidir. Eğer bu tür şeylerle ilgiliysen.
No está en el temario, pero es fascinante... si te gusta leer ese tipo de cosas.
Fakat zevklidir.
Sin embargo, es deliciosa.
Zevklidir ve önemli bir amaca hizmet eder.
Es agradable y tiene una finalidad importante.
Her zaman zevklidir.
Eso siempre es divertido.
Çok zevklidir.
Es sumamente divertido.
Hadi. Dans etmek zevklidir.
Anda, será divertido.
"Kurgu, gerçekten daha zevklidir."
"La ficcion es mas divertida".
Evet, puro içip kimin kazanacağına dair bahse girmek zevklidir.
Sí, es una excusa para fumar cigarros Y apuesto a que va a poner su -
Çok zevkli. Onları çıkartabildiğin sürece zevklidir tabii.
Están buenos si te los puedes sacar.
Çok zevklidir.
Tiene estilo.
Biz zenciyi öldürmek hep zevklidir.
Matar a un negro sucio siempre es bueno.
Büyük yastığı tekmelemek de daha zevklidir.
Así tengo de dónde agarrarme.
Bu nedenle "Avlanmak, öldürmekten daha zevklidir." deriz.
También al decir que la cacería es más dulce que lo cazado.
İyi bir rüya görmek çok zevklidir.
Un buen sueño es divertido.
Rachel alışverişe bayılır, ve de çok zevklidir.
Che! le encanta ir de compras, y tiene buen gusto.
Demek istediğimi anladın mı? Ivır zıvır almak zevklidir.
Es divertido comprar cosas a veces.
zevkle 257

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]