English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ Z ] / Zürafa

Zürafa Çeviri İspanyolca

366 parallel translation
- Bu bir zürafa mı?
- ¿ Esto es una jirafa?
- Hayır, zürafa değil.
- No, no es una jirafa.
Bu da bir zürafa için.
Y aquella para una jirafa.
Brad'in eve gelmediği gecelerde, Bir zürafa ile birlikte uyumadığını bir sarışınla olduğunu bileceksin.
Si Brad no va a casa de noche, sabes que la rubia con la que está es la jirafa.
Bugün herkes zürafa ile boğuşurken, sen arabada oturup, gülüyordun.
Cuando todo el mundo estaba como locos, luchando con la jirafa, usted se quedaba en el coche riéndose. ¿ Por qué?
Zürafa dışarıda olduğu için.
Bueno, porque la jirafa estaba fuera.
- Zürafa benekli. Zebra çizgili... ve aslan tek renk.
La jirafa tiene manchas, la cebra tiene rayas, y el león tiene un solo color.
- Zürafa ne renk?
¿ De qué color son las jirafas?
- Bir zürafa ile bir zebra yakaladık.
Tenemos una jirafa y una cebra. - Continúa.
Harika. Tabii zürafa buna aldırmazsa.
Maravilloso, si a la jirafa no le importa.
Zürafa.
Una jirafa.
Zürafa öldü.
La jirafa murió.
Tren her yerde durur, hiç biryerin ortasındasındır ve karşında zürafa ailesi vardır, ağaçlara uzanmışlardır yada zürafa sürüsü toz bulutu içinde koşuyordur.
Y de vez en cuando el tren se para en el desierto y justo ahí hay una familia de jirafas mordisqueando los árboles o una manada de cebras galopando en medio de una nube de polvo.
Ve orada ayrıca Güney Afrika antilopları, devekuşu, sığırcık kuşları, zebra ve zürafa bulunur.
Luego están los ñus y avestruces, los estorninos la cebra y la jirafa.
Devasa zürafa, zebraların oyuncak gibi görünmesine neden oluyor.
Las jirafas, que hacen que la cebras parezcan juguetes.
"Zürafa"
"Zulu."
Hanrahan, o bir zürafa. Biliyorum.
Hanrahan, es una tortillera.
Bir zürafa. Kocaman bir şey.
Es una jirafa enorme.
Köpek numarasıyla başla sonra zürafa numarasıyla devam edersin.
Empieza con el perro salchicha y deja la jirafa.
Ve yine zürafa numarasıyla bitirirsin.
Deja la jirafa para el final.
Dinle şunu, seni turuncu zürafa!
Escucha jirafa del Bronx.
Bir zürafa ister misin doğum günü çocuğu?
Adiós. ¿ Una jirafa para el cumpleañero?
Sports Illustrated, Popular Science, birkaç sakız. Bir tane de zürafa.
'Deportes Ilustrados','Ciencia Popular', chicles y la jirafa de arriba.
- Hangisi zürafa?
- ¿ Cuál de ellas?
- O zürafa değil, dinozor.
- El dinosaurio.
O dinozor, zürafa değil.
- Es un dinosaurio.
Sen bir kızsın, ayrıca, Kutup Ayılarına ait golf kulübüne siyah gözlükle tedbili kıyafet girmeye çalışan bir zürafa kadar yetenekli bir kızsın.
Eres una chica. Una chica con el mismo talento para disfrazarse que una jirafa con gafas de sol que intenta entrar en un club de golf para osos polares exclusivamente.
Hasta bir bebek zürafa bulduk.
Hallamos un bebé jirafa enfermo.
Hayır, zürafa.
No, es una jirafa.
- Bakın, bir zürafa!
¡ Mira una jirafa!
Zürafa.
Golfa.
Bütün bağırsakları, geriye zürafa derili döşemede oturan boş bir kabuk bırakarak dışarı çıktı.
Se evisceró de golpe, dejando sólo una carcasa en el asiento de piel de jirafa.
Nerede isterse, boğazı ağrıyan bir zürafa ve ikisi öne, ikisi arkaya, biri de bagaja.
Donde él quiera, una jirafa con dolor de garganta y, 2 en el asiento trasero, 2 en el delantero y 1 en el baúl.
Bu, su içen bir zürafa.
Es una jirafa bebiendo.
- Su aygırı? Zürafa mı?
Y el hipopótamo ¿ cómo hace?
Yapamadığı tek hayvan zürafa idi.
El único animal que no llegó a hacer fue la jirafa.
Teknik olarak zürafa için. Sanırım birazcık genişletebilirim.
Técnicamente, es para una jirafa, pero creo que puedo soltarlo un poquito.
- Hep zürafa resmi çıkardı. Ama bu defa bir kurt ağzı çıktı anne.
Pero esta vez eran las fauces de un lobo, mamá.
Zürafa lütfen.
La jirafa.
En azından, zürafa olmadığını biliyoruz.
Está bien. Al menos, sabemos que no es una jirafa.
Bir zürafa, çifte atarak, adamın kafasını çevirebilir ama onlara bu yüzden vahşi diyemezsiniz.
La jirafa puede romperte el cráneo, pero no es una fiera.
Sürüklenen bir zürafa gibi.
Parece una jirafa vestida.
Herkes zürafa yapabilir.
¡ Todos saben hacer una jirafa!
- Zürafa iyi, korsan da öyle.
La jirafa y el pirata están bien.
Kendilerine bir zürafa hediye edilmiş çiftçi ailesi gibiydiler ve akıllarına tek gelen, hayvana koşum takımı vurup toprağı sürdürmekti.
Ellos eran como una familia de campesinos a los que se les había entregado una jirafa y no sabían que hacer con la criatura excepto ponerle un arnés para el arado.
Bizi yeni doğan bir zürafa yavrusu gibi tepe üstü bıraktın gittin.
Nos deja más "tirados" que una jirafa recién nacida.
- Zürafa!
- ¡ Jirafas!
Eğer birşey ters giderse ölmek üzere olan zürafa sesi çıkartın
Si hay algún contratiempo, haced como una jirafa moribunda.
Sanki ölen bir zürafa sesi.
Parece que ahí hay una jirafa moribunda.
İşte bir zürafa. Bu da bir bulut.
Esto es una jirafa y esto una nube.
Zürafa boyunlu bebekler müzesini neredeyse koşarak gezdik.
Prácticamente corrimos a través de la exhibición de jirafas bebes.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]