Zıvanadan Çeviri İspanyolca
428 parallel translation
"Dün getirilen hasta zıvanadan çıktı..!"
El paciente que ingresó ayer tiene un ataque de ira...
Zıvanadan çıkmış dünyayı bu cezalandırmadan kurtarmaya çalışmanın faydası ne?
¿ De qué sirve salvar a este mundo de su castigo?
Bir daha böyle zıvanadan çıkarsanız her ikinizi de içeri tıkarım.
Otra escena como ésa, y pido un furgón para llevarles a todos detenidos.
Bazen hiç nedensiz zıvanadan çıkıveriyorum.
A veces pierdo los estribos sin ningún motivo.
Bu duruşma giderek zıvanadan çıkıyor!
Este juicio es cada vez más raro.
Ama aktörler iyice zıvanadan çıkmış gibi.
Pero parece que los actores perdieron el control.
Yakında doğmazsa zıvanadan çıkacağım.
Me volveré loca si no sale pronto.
Sizden ben sorumluyum budalalar! Beni zıvanadan çıkartıyorsunuz!
Soy vuestro responsable y os vais por ahí.
- Zıvanadan çıktılar farkında mısınız?
- Se están volviendo locos, ¿ no lo ve?
Yakında zıvanadan çıkar.
Tarde o temprano se volverá loco.
Bu yüzden Shannon ne zaman zıvanadan çıksa Mismaloya'ya gelir.
Por eso Shannon siempre venía cuando estaba mal.
Benim son zamanlarda artarak yaptığım gibi hayali seviyede yaşıyor ama gerçekçi seviyeyi zorluyorsanız işte o zaman zıvanadan çıkarsınız.
Pero cuando se vive en el estrato fantástico allí uno se asusta.
Ben de zıvanadan çıktım Bayan Jelkes.
Y yo estoy asustado, señorita Jelkes.
Zıvanadan çıkanın başarısı.
Triunfa el fantasma.
Uzun ve zor seyahatlerin ardından zıvanadan çıkmış ve delirmiş halde yaptıkları yeraltı seyahatlerinden kendi doğalarının aydınlanmamış yanlarından geçip soluk gri ışığı görürler sonunda.
Tras viajes largos y difíciles viajes subterráneos que los asustados y problematizados llevan a lo oscuro de su naturaleza, hasta que al fin ven una leve luz grisácea.
İşi iyice zıvanadan çıkarmayalım.
No dramaticemos...
Zıvanadan çıkmaya başlıyorum.
Empiezo a perder la compostura.
Kim zıvanadan çıkmış alçak heriflerin aptallığına kulak asardı?
¿ Quiénes harían caso a las divagaciones desquiciadas de unos patanes?
Dünya iyice zıvanadan çıktı.
Es un mundo cruel.
Kapımın önünde çöp olsa birisi beni zıvanadan çıkarmaya çalışıyor diye düşünürüm.
O si hay basura en mi puerta, pienso que quieren enloquecerme.
Bütün bu müdaheleler yüzünden Zıvanadan çıktım.
Con todas estas interrupciones... perdí el hilo.
Babası burada yaşamayı bırakınca zıvanadan çıkmıştı.
Se volvió loca después de que su padre dejara de vivir aquí.
İyice zıvanadan çıkmıştı.
Se volvió loca, absolutamente loca.
Eğer delilik buysa o zaman ben kafayı yemişim, zıvanadan çıkmışım, tırlatmışım.
Si eso es estar loco, entonces soy un necio, estoy ido o totalmente loco de atar.
Zıvanadan çıkarma beni!
¡ Deja de volverme loco!
İyice zıvanadan çıkmışsın!
¡ Te has vuelto completamente loco, Lucien!
Zıvanadan çıktığım için ikinizden de özür dilerim.
Me gustaría pedir disculpas a los dos volando por el mango.
Discovery gönderildi ve işler zıvanadan çıktı. Anlatabiliyor muyum?
Se envió el Discovery y todo enloqueció. ¿ Captan lo que digo?
Zıvanadan çıkmışsın.
No estás en forma.
Evlât, bu iş artık zıvanadan çıktı.
Muchacho, estás metido hasta la cabeza!
Sen sorumluluk sahibi bir yetişkinsin. Seni zıvanadan çıkartan neydi ki?
Eres un adulto con responsabilidades.
Bu iş zıvanadan çıkıyor artık.
Esto se está descontrolando. ¿ No entienden?
Baltayı kapıp zıvanadan çıkmasını istemiyorum.
no quiero que se vuelva loco con un hacha conmigo.
Anlaşılan ahtapot insanlar şehirde zıvanadan çıkmış. Trafiği ne hale getirdiklerini biliyorsun.
Parece que los pulpos han invadido la ciudad y ya sabes cómo afecta eso al tráfico.
- Ben de zıvanadan çıktım.
- Yo también estoy asustado.
Zıvanadan çıktılar, sorumsuz davranıyorlar.
Tienen el dedo ligero.
O başka bir şey. Seni zıvanadan çıkarır.
Es algo increíble Te destrozará
Başkan'ın düşüncesizce Mutant Kayıt Yasası'nı iptalinden beri doğanın bu hatalı üretimleri zıvanadan çıktı.
Ya que la Presidente imprudentemente rescindió el registro de mutantes, estos lamentables errores de la naturaleza corren salvajemente.
# Bu çocuk zıvanadan çıkıyor
Total, tampoco tengo vocación
İşler zıvanadan çıktı.
Está fuera de control.
Yavaş yavaş zıvanadan çıkıyoruz.
Nos estamos sobrepasando.
Bu iş iyice zıvanadan çıktı.
Esto se convirtió en un verdadero desastre.
Zıvanadan çıktım.
Es increíble. Y ahora yo estoy histérico.
Fazla uzadı, iyice zıvanadan çıktı.
Hemos llegado demasiado lejos.
Gösteriyi sormak için aramıştım, zıvanadan çıkmış.
¡ Lo llamé por el programa y estába loco de rabia!
Sonra her şey zıvanadan çıktı. Hep böyle olur.
Después todo se volvió una locura, como siempre.
Ah, aaa... Yaşgünü hediyenle ilgili olarak... şey... işler biraz zıvanadan çıkmış durumda.
En cuanto a tu regalo de cumpleaños... estoy un poco liado ahora.
Onu zıvanadan çıkardın.
La molestaste.
Zıvanadan çıktın!
.
Bu beni zıvanadan çıkarmaya başlıyor doktor.
doctor.
Zıvanadan çıktılar.
Están fuera de control.