Ölecek miyim Çeviri İspanyolca
307 parallel translation
Ölecek miyim?
¿ Voy a morir?
Kastettiğiniz şey ben ölecek miyim?
Quiere decir que... ¿ Moriré?
Misato, ben ölecek miyim? Bu ne anlama geliyor?
Misato, ¿ de qué se trata todo esto?
O iğrenç ilaçları alıp ölecek miyim?
¿ Me moriré y tendré que tomar medicina desagradable?
- Yani şimdi ölecek miyim?
- ¿ Es cuando muero?
- Ölecek miyim?
- Dímelo, ¿ estoy perdido?
Unvanın çok büyük diye burada ölecek miyim yani?
¿ Debo morir por no comprometer su buen nombre?
Ölecek miyim?
¿ Voy a morirme?
Harry, Harry, ölecek miyim?
Harry, Harry, Voy a morir?
Yargılanmadan kadırgalarda ölecek miyim?
¿ Me van a matar sin siquiera un juicio?
Ölecek miyim yoksa?
¿ Me voy a morir?
Ben ölecek miyim?
¿ Voy a morirme?
- Ölecek miyim?
- ¿ Voy a morir?
Gerald, ölecek miyim?
¿ Voy a morir, Gerald?
O haplar yüzünden ölecek miyim?
- ¿ Qué me pasa?
- Ölecek miyim? - Hayır, ölmeyeceksin.
- ¿ Voy a morir?
- Ölecek miyim?
- ¿ Me voy a morir?
Ben ölecek miyim?
¿ Me voy a morir?
Ölecek miyim, şimdi?
¿ Voy a morir ahora?
Eee, yemek yiyecek miyim, yoksa açlıktan ölecek miyim?
Bueno, voy a comer o morir de hambre?
- Burada ölecek miyim?
¿ Voy a morir aquí?
ölecek miyim ben?
¿ Me voy a morir, Osono?
Ölecek miyim diye düşünürmüş.
¿ Que iba a morir?
Dün çok ahmaklaştım Diane. Burada yatmış,... ölecek miyim ölmeyecek miyim diye düşünürken,... odamda bir dev gördüğümü sandım.
Anoche estaba tan atontado, Diane aquí tendido preguntándome si viviría o moriría que creí haber visto un gigante en mi habitación.
Ne olduğunu öğrenecek miyim yoksa eski zamanların hatırına ölecek miyim?
¿ Puedo saber lo que sucede o muero por nuestro pasado?
Ölecek miyim?
Me voy a morir?
- Ölecek miyim?
- Me voy a morir?
Rüyadan uyanmazsam gerçek hayatta da ölecek miyim?
Si vuelvo a él, ¿ voy a morir en la vida real?
Ölecek miyim?
¿ Moriré?
Bu yıl ölecek miyim yani?
¿ Que estoy muerto este año?
Bu hendekte emekleyip, öylece ölecek miyim?
¿ Perderme en algún lugar y morir?
Ben ölecek miyim?
Tú debes saberlo, ¿ me voy a morir?
Anne, ben ölecek miyim?
Mami, ¿ me voy a morir?
- Korkuyorum. Ölecek miyim?
- Tengo miedo. ¿ Voy a morir?
Yani 2 hafta içinde ölecek miyim?
¿ Moriré en dos semanas?
Dijon'a gittikten sonra ne olacak? Açlıktan ölecek miyim?
Debo ver al oficial en Dijon, ¿ y luego morir de hambre?
Eğer yarı ölümlüysem ölecek miyim? Zamanı geldiğinde.
Al final de tu tiempo, no podemos cambiar eso.
Bazı sabahlar uyandığımda kendi kendime şöyle sorarım, "Bugün ölecek miyim?" Çünkü bunu asla bilemezsiniz.
Algunas mañanas me despierto por una tase de cafe me miro en el espejo, y me pregunto, "¿ Voy a morir hoy?" Nunca se sabe cuándo vas a ir.
Ben şimdi ölecek miyim?
¿ Voy a morir?
TV'de ölecek miyim?
¿ Deberé morirme en directo?
Ben ölecek miyim?
¿ es que voy a morir?
- Ölecek miyim? - Hayır, asla.
- ¿ Voy a morir?
Anlatacak mısın yoksa meraktan ölecek miyim?
¿ Me vas a contar o tendré que morir de curiosidad? ¿ Acerca de qué?
Ölecek miyim?
¿ Van a matarme?
Açık söyleyin, ölecek miyim?
Sin rodeos. ¿ Voy a morir?
Ölecek miyim?
Tú que has estudiado medicina, seguro lo sabes.
Ölecek miyim, doktor?
El señor es mi pastor.
Ben de ölecek miyim?
¿ Yo voy a morir?
Ölecek miyim?
- ¿ Moriré?
Ölecek miyim?
¿ Me voy a morir?
Ölecek kadar iyi miyim?
¿ Estoy lo suficientemente bien para morir?
öleceğim 150
öleceğiz 96
öleceksin 176
ölecek 118
ölecek mi 35
öleceksiniz 32
öleceğimi sandım 17
ölecekler 24
öleceğiz 96
öleceksin 176
ölecek 118
ölecek mi 35
öleceksiniz 32
öleceğimi sandım 17
ölecekler 24