Üçünüz Çeviri İspanyolca
764 parallel translation
Siz üçünüz kalanlar için dövüşün.
Uds. Peleen por las otras.
- Ona önerdiğim bir rolü okumak için benim tiyatroma geldiğinde üçünüz olacaksınız.
La tengo en mi celda. - Nos permiten tener... - Se acabó el tiempo.
Siz üçünüz, şuraya girin.
Entren ahí, los tres.
Eminim ki siz üçünüz batının başladığı yerde çok mutlu olacaksınız.
Estoy seguro de que los tres serán felices donde comienza el Oeste.
Sadece üçünüz olursanız.
Sólo si son Uds. tres.
Bu büyüklükte bir odada sadece üçünüz mü kalıyorsunuz?
¿ Sólo tres personas en una habitación tan grande?
Siz üçünüz, anneniz Fanny ve David olacak.
Y alli estareis vosotros tres y mama, Fanny y David.
Siz üçünüz, oraya gidin ve herkesi dışarı çıkarın.
Ustedes tres id por allí y haced que baje todo el mundo.
Sadece üçünüz.
Los tres.
Rüzgar çıkıp da izleri yok ettiğinde, üçünüz çölde etrafa bakarak, kaybolursunuz. Akbabalar gelir, cesetlerinizi toplarlar.
Uds. 3 estarán perdidos en este desierto y los buitres te comerán las bolas.
Siz üçünüz, lütfen görebileceğim tarafa geçin.
Ustedes tres, pónganse ahí, donde pueda verles.
Burayı üçünüz idare ediyorsunuz.
Ustedes tres lo están llevando todo.
Bana sorarsanız, üçünüz de değerinizin iki katını alıyorsunuz.
Y ya que lo dices, te diré que es más de lo que merecéis.
Sadece üçünüz mü?
¿ Sólo tres?
- Evet, üçümüz geldik. Demek üçünüz, huh.
- Venimos tres.
Üç küçücük odada, siz üçünüz ve minicik bir bebek.
Tres adultos y un bebé en tres ambientes tan pequeños.
Siz üçünüz çok iyi birer istisnasınız.
Los tres son muy buenas excepciones.
Sorun çıkarmayacağınızı umuyorduk ama üçünüz de tutuklusunuz.
Espero no causen problemas, pero están los tres bajo arresto.
Ya aşılış gecesinde üçünüz de yukarıda olursunuz ya da hiç biriniz olmazsınız.
¡ O suben los 3 juntos la noche de la presentación! ¡ O no sube ninguno!
Siz üçünüz bizimle geleceksiniz.
Vendrán los tres con nosotros en ese carro.
- Siz üçünüz nasıl buraya geldiniz?
- ¿ Cómo acabasteis aquí?
Size nerede olduğunu söylerim ve üçünüz gidersiniz ama kadın burada kalacak.
Les diré dónde está ; después ustedes tres se irán, y la mujer se quedará aquí.
Ama neden siz üçünüz de ölesiniz -
Pero ¿ por qué morir tres...
Siz üçünüz olduğunuz yerde kalın.
No os mováis, vosotros tres.
Unutmayın, hala benim yasal sorumluluğum altındasınız, üçünüz de.
Recordad, aún estáis bajo mi tutela.
üçünüz de çıkın dışarı. Pederin canını daha fazla sıkmayaın
Vamos, lárguense las tres y no se atrevan a molestar al padre, ¿ me oyen?
O harika yatta yalnız üçünüz olacaksınız.
Los tres solitos en ese enorme barco.
Siz üçünüz birkaç gün daha burada bekleyip sonra dönün.
Ustedes tres, esperen un par de días más y luego se vuelven.
Hepiniz mi yoksa sadece üçünüz mü çalışmak istiyorsunuz?
¿ Los pidieron los cuatro o sólo ustedes tres?
Siz üçünüz merdivenlere oturmuş, kendi işinize bakıyor, geçip giden dünyayı izliyordunuz. Doğru mu?
Los tres estaban sentados en la escalera, sin molestar a nadie, mirando pasar el mundo, ¿ es correcto?
Sizi tutuklardım ama üçünüz tuvalette çok sıkışırdınız.
No vas a dejarnos en esta selva, ¿ verdad?
Siz üçünüz, ve siz üçünüz, benimle kalın.
Uds. Tres y Uds. Tres, quédense conmigo.
Seni kıskandım üçünüz de kaplıcalara mı gidiyorsunuz?
Te envidio... ¿ Vais los tres a los baños calientes?
Siz üçünüz acınası haldesiniz.
Los tres sois patéticos.
Siz üçünüz de böyle mi düşünüyorsunuz?
¿ Pondréis los otros tres vuestras vidas en mis manos también?
Siz üçünüz, üniformalarınızı çıkartın, çabuk olun.
Ustedes tres, rápido, quítense los uniformes.
Siz üçünüz benimle gelin.
Ustedes tres vengan conmigo.
Biliyorum. Dördüncüyü bulmak için gene de 3 haftanız olacak, olmazsa da üçünüz işi halledebilirsiniz.
Si me niego, tendréis 3 semanas para encontrar un cuarto, o apañaos con tres.
Pekala, siz üçünüz. Çukura. Haydi!
Vosotros tres, abajo, ¡ Vamos!
Siz üçünüz bana lazımsınız.
Les necesitaré a ustedes tres.
Siz üçünüz, devam edin.
Ahora, vosotros tres. Vamos.
- Ama yalnızca üçünüz varsınız.
Pero solo son tres.
Ey Tanrım, evlatlarım üçünüz birden kral olamazsınız ki.
- ¡ Por Dios chicos, no podéis ser reyes los tres!
Siz üçünüz, kendinize dikkat etseniz iyi olur.
Más vale que se cuiden ustedes tres.
Siz üçünüz, tüm okulun ahlakı için birer tehdit haline geldiniz.
Ustedes tres se han convertido en una amenaza a la moral de la Casa.
Kendi başının çaresine bakmalı! Eğer kaderinizde varsa... üçünüz tekrar bir araya gelirsiniz
Dejémosle probar suerte allí y si así está destinado algún día os reuniréis los tres.
Söylemeliyim ki, üçünüz bir aileymiş gibi davranmıyorsunuz.
Bien, ustedes tres no parecen una familia.
Siz üçünüz, inin oradan, yoksa ben geliyorum yanınıza.
Vosotros tres, bajad antes de que vaya yo y os baje.
Eminim üçünüz papağanı yakalayabilirsiniz.
¿ Entre tres no podéis atrapar un loro?
- Sadece siz üçünüz mü?
- ¿ Las tres?
Tamam, üçünüz.
Venga, vosotros tres.