Şahin Çeviri İspanyolca
1,301 parallel translation
"Şahin ve güvercin, bilgelikle tek vücut olmalıdır."
"El halcón y la paloma deben hacerse uno con la sabiduría."
"Şahin ve güvercin, bilgelikle tek vücut olmalıdır." Ve öyle olmalı.
"El halcón y la paloma deben hacerse uno con la sabiduría." Y así será.
"Şahin ve güvercin bilgelikle bir olmalıdır."
"El halcón y la paloma deben hacerse uno con la sabiduría."
"Şahin ve güvercin..." Bunu bilmiyorum.
"El halcón y la paloma", no lo sé.
Geliştirilmiş warp sürücüsünde en önemli şey- - şimdi olduğu gibi, dilityum matrisi her zaman sıcak olacak ve bir şahin gibi gözün onun üzerinde olacak.
Lo más importante, el impulso warp mejorado : con la matriz de dilitio corriendo en caliente ahora todo el tiempo, tienes que vigilarlo como un halcón.
Merak etme, memur Mina bütün gün boyunca bir şahin gibi bana gözkulak oldu.
No te preocupes, la oficial Mina me vigiló como un halcón.
Şahin 9!
¡ Halcón 9, quieto!
Komiser Şahin kuçulardan korkuyor.
¡ Al superpolicía lo asustan los perros!
Şahin balığı denizkestanelerinden birine saldırıyor.
Un pez Halcon ataca uno de los erizos
Şahin, burası Mavi Kuzgun. Kaz yuva yaptı.
Halcón a Cuervo Azul.
Şahin Kasetler...
Falcon, Falcon...
Kara Şahin " de Lorenzo Lamos'ın yerine geçti.
Bart reemplazó a Lorenzo Lamas en la serie de acción distribuida en la red nacional Renegado.
Eski dostlar ayrılmaz, mesela O.J. ve A.C. Ya da Şahin ve Kardan adam.
Los amigos no se separan, como OJ y AC, o el Halcón y el Hombre de Nieve.
- İzler burayı gösteriyor. - O kadarını anladık, şahin gözlüm.
- Las huellas llegan hasta aquí.
Bendeki Kara Şahin biletlerinin yarısını hala istiyor musun?
¿ Todavía quieres la mitad de los asientos de los Blackhawks?
Kara Şahin taraftarları?
¿ Fans de los Blackhawks?
Adamım Kara Şahin maçındaki tek kara şey o pak.
Lo único negro en un juego de los Blackhawks es el disco de hockey.
Her zaman bir Şahin gibi yaşamak istedim.
Siempre quise vivir como un halcón.
Bu gece James ve Şahin'leri Kuzey Charleston'ın güçlü Bulldog'larıyla karşılaşacak. Bu iki güçlü takım, 9 yıldan beri ilk kez karşılaşıyorlar.
Esta noche, James y sus halcones se enfrentan a los poderosos Buldogs de North Charleston, en el primer encuentro entre estas dos potencias en nueve años.
Bir Şahin gibi yaşamak istedim.
Siempre quise vivir como un halcón.
Ama bir Şahin, normal kuşların arasında yaşayamaz.
Pero no es bueno que un halcón se mezcle con aves comunes.
Odin bir Şahin'dir.
Odin es un halcón.
" Kanat çırpıntısı gibi bir hışırtı sesi çıktı ve bir şahin pencere pervazına uçtu.
"Al dar la señal, hubo un murmullo como de alas batiendo... y un gran halcón voló hacia el alféizar de la ventana."
Tamam yarın için şahin bir... tutum sergileyin.
O.K. Adoptad una una actitud alerta... pero que se modifique mañana.
Federal yönetmelik uyarınca sigara içilmeyen bir Kara Şahin helikopterindesiniz.
Según las normas federales este helicóptero es un Black Hawk para no fumadores.
Bir Kara Şahin düştü.
Tenemos un Black Hawk derribado.
Bir Kara Şahin düştü.
Black Hawk derribado.
Hey, bir Kara Şahin düştü.
Hay un Black Hawk derribado.
Kara Şahin 1 konuşuyor.
Aquí Halcón Negro Uno.
Hayatım, o Horus, göklerin şahin başIı tanrısı.
Ese, mi querida, es Horus. ¡ El Dios de la cabeza de halcón!
Şahin 1, 2 konumunuzu koruyun.
Halcon 1, 2 mantengan sus posiciones.
Bak, imgelemde gördüğün kırmızı kuş kartal, şahin yada doğan olmasın?
La escultura del pájaro rojo... ¿ Era un águila? ¿ Un halcón?
Merhaba, ben Şahin.
Hola, yo soy Hawk.
- Şahin, Apaçi ve ben...
- Hawk, Apache y yo...
Hey! Şahin nerede?
¿ Dónde está el halcón?
Bu şahin!
¡ Ese halcón!
Şahin bana çarptığında olmuş olmalı.
Debió ocurrir cuando ese halcón me golpeó.
Bir şahin?
¿ Un halcón?
Neden şehirde şahin olsun ki?
¿ Por qué hay halcones aquí?
Hadi, Şahin!
¡ Vamos, Halcón!
Sanırım o şahin onu götürdü.
Creo que el halcón la agarró.
Şahin denen kuş hakkında neler biliyorsun?
¿ Qué sabes del ave llamada Halcón?
Şahin mi?
¿ Halcón?
Şahin parkın oralarda yaşıyor Pishkin Binasının en uç noktasında.
El halcón vive cruzando el parque en la azotea del edificio Pishkin.
Pekala, Şahin.
Muy bien, Halcón.
Ona zarar verme Şahin!
¡ No lo lastimes, Halcón!
Hayır, Şahin!
¡ No, Halcón!
Şahin öldürdü onu.
Halcón lo mató.
İzliyor musun? Evet, şahin gibi.
- ¿ Estás mirando?
Burak ŞAHİN Liberace'yi çok seviyorsun, değil mi baba?
Te gusta Liberace, verdad, papá?
- Evet, Şahin'e bayılıyorum.
- Yo tenía este álbum. - Me encantaba el tema "Renegade".