000 feet Çeviri Fransızca
117 parallel translation
1000 feet. Sen de biliyorsun ki bir uçaksavar 5,000 feetten alçaktaki her uçağı vurabilir.
La lutte anti-aérienne abat les avions volant en dessous de 1500 mètres.
5.000 feet?
1500 mètres?
- Tamam. 5,000 feet.
- D'accord. 5000.
Yer üssü ve 40,000 feet yukarıdaki radar uçağının arasındaki radyasyonu büyük bir nükleer güce dönüştürebilecek ek bir cihaz icat ettim.
J'inventai alors un second appareil qui me permis de détourner une partie de l'énergie nucléaire transmise de la base à l'avion qui tournait à 12 000 mètres.
Bir Vulcan ile 45,000 feet de uçacaksınız, uçakta MOS tipi iki atom bombası olacak.
Vous piloterez un Vulcan... à une altitude de 45000 pieds... armé de deux bombes atomiques, du type M.O.S..
10,000 feet yükseklikten dalsam hızım ne olur?
À quelle vitesse j'irais si je plongeais de 10 000 pieds!
Güneydoğuya dönüyoruz, yükseklik 5,000 feet. Tamam.
Virons en direction du sud-est, altitude 1500 m. À vous.
Oraya zamanında varırsak uçakları kaldıramazlar, 12,000 feet den yaklaşacağız.
Nous prévoyons une D.C.A. modérée.
Bulutlar bizi koruyacak, 6000 feet'de bombaları boşaltacağız.
Nous approcherons à 12 000... couverture nuageuse, 6 à 8 000. Nous larguerons à 6 000.
Dakikada1000 feet alçalarak hedefin üzerine geleceğiz.
Descente : 1 000 pieds / minute.
- 8000 feet de bombaları atmaya hazır olun.
- larguez vos bombes à 8 000 pieds.
5.000 feet mi?
1 500 m d'altitude?
20,000 feet ve düşüyor,
20000 pieds et ça continue.
Az sonra 10,000 feet'e çıkacağız.
Le plancher de combat est à 10000 pieds.
10,000 feet'in altına kaçmaya çalışıyor.
Il fonce sur le plancher. Descends-le.
- 10,000 feet'in altı sayılmaz.
ça compte pas. mon cul!
Uçuşun alt sınırı 10,000 feet idi.
Le plancher pour cette mission était à 10000 pieds.
15,000 feet'teler, mesafe 10 mil.
Ils sont maintenant à 15000 pieds. 16 km.
Bu adamın 600,000 feet filmini çektim. Hayatın güzelliklerinden bahsedip duruyordu. Şimdi ne yapacağım ben?
J'ai 200,000 mètres de film sur ce type, racontant que c'est beau la vie.
Mother Hen 12,000 feet'den 2-5-0-2-6-0'a yöneliyor ve düşüyor.
Mère Poule, cap sur 250-260. à 12 000 pieds en descente.
25,000 feet'e tırmanmaya devam ediyoruz.
Nous continuons de grimper à 25 000
Denizden yükseklik 1,000 feet.
- Altitude 1000 pieds.
3,000 feet'e inin, kendinizi tanıtın yoksa zorla indireceğiz.
Descendez à 33 000 pieds où l'on vous force à descendre.
35.000 feet yükseklikte uçuyoruz.
Nous volons à environ 35 000 pieds.
20,000 feet yükseklikte bir uçaktan atlıyorsun paraşüt açılmazsa, haberlerim var : Sen kaskı korumak içindin.
Si vous sautez d'un avion à 6000 m d'altitude, et que le parachute ne s'ouvre pas, c'est vous qui servez de protection au casque.
Referans olarak 10,000 feet'lik dağları ve yanında tepecikleri var.
On appelle des montagnes de 3000 mètres des contreforts.
Diyorlar ki 1,000 feet'ten fazla olacak.
Ils disent qu'elle doit faire plus de 300 mètres.
5.000 feet standart diye düşünmüştüm.
J'aurais pensé que c'était 1500 mètres.
Evlat. 30,000 feet yükseklikteyiz.
Hé, fiston. On est à 30000 pieds d'altitude.
Bu bir baristik H2O. Bu bir buz mermi fişeğidir... hızı saniyede 3,000 feet dir... 500 yarda hatasız atış sağlar. Hiç bir çıkış izi yok
Balistique H2O, projectile de glace, vitesse : 900 mètres par seconde, précis à 450 mètres.
Ama 20,000 feet'te çok gelişmiş köpek balıklarını bile yerler
Mais à 20 000 pieds, ils mangent des requins.
Burada deniz seviyesinden 8.000 feet yukardayız. Amerikan Yellowstone Milli Park'ta.
Ici, nous somme à 8000 pieds au dessus de la mer dans le parc national de Yellowstone.
Radyoda karın 4.000 feet civarında olduğunu bahsediliyordu.
- On dit que Ia neige est a 1 500 metres.
Kız için deli oluyordum, Ve o Hoover barajını 3,000 feet yüksekten görmek istiyordu.
J'étais fou de cette fille et elle voulait voir le Hoover Dam de 9000 mètres de haut.
Serbest düşüşümüz 60 saniye kadar sürüyor. Atladığımız yükseklik 25.000 feet.
La chute dure en général une minute, et on saute habituellement d'une hauteur de 4000 mètres.
1000 feet'te uçaklarımız var... 7,000'den 35,000'e- - \ onları yeneceğiz, efendim!
Nous avons des avions à chaques 1,000 pieds... de 7,000 à 35,000... on les aura, chef!
1.000 feet yukarısındayız buranın, gidecek yer yok.
La voiture a intérêt à être là.
Hiç kimse de, 30.000 feet yüksekliğe nasıl yükseldiğini sormaz. Henüz o kadar yükselmemişti.
Mais à 9 000 m, on s'en fiche.
Patlama basıncı, havayı şok dalgalarıyla saniyede 29.000 feet ile dışa doğru iter. Bir patlama mahallinde ne zaman çalıştın?
Le souffle crée une onde de choc vers l'extérieur qui peut atteindre jusqu'à 9 000 m / s.
Ne yapacağım ben? 20,000 feet yükseklikte camdan aşağı işeyecek miyim?
Vous avez peur que je saute par le hublot à 18000 m d'altitude?
1 1.000 feet'teyiz ve alçalmaya başlıyoruz.
Nous volons à 11 000 pieds et nous entamons notre descente...
Sanırım olay gerçekleştiğinde 40,000 feet'teydik.
On devait être à 12000 m d'altitude quand c'est arrivé.
Bu kad... 35,000 feet lik eğlence.
A ce niveau-là... 35000 pieds d'amusement.
Journey-Air 3-5, devam ediyor 20.000 feet, 227'ye doğru.
Journey-Air 35 niner kilo, 20000 pieds, allant 227.
Yaklaşık 8 bin feet.
Environ 8.000 pieds.
Yükseklik 3,000 feet.
Faisons cap vers le sud-ouest, altitude 900 m.
45,000 feet'te uçarken uçak gövdesinin gümüş fallusu güneş ışığında yüzüyordu.
A 13500 mètres d'altitude, le phallus argenté du fuselage flottait dans la lumière du soleil.
Oh, Ottoia ailesi.Sanırım korkmaya başlıyorum 4,000 feet'te
Ah, la famille Ottoia. Dire que je m'inquiétais...
30 yada 40 bin feet'te... gerisini sen hesapla
Alors à 40 000... faites le calcul.
Kule radarlarına göre, 4,000 feet'ten fazla yükselmez.
A quelle altitude est-il arrivé, Calleigh?
4,000 feet mi?
Selon la tour de contrôle, 1 200 m.