2d Çeviri Fransızca
57 parallel translation
Katip bu fotoğrafları... savcılığın 2 numaralı kanıtları olarak kaydetsin.
Je demande de marquer ces photographies : "Piéces á conviction 2A á 2D", pour mémoire.
... 2 boyutlu kardiyak ekoyu hazırlayın.
... et faites-moi une écho cardiaque 2D.
Ardından Direniş ile temas kurmak üzere 2D kampına hareket ettim.
A quoi bon vivre? Pour quoi?
Top St Matthews'da, kendi onlarında ikiye on iki.
Ballon à St Matt, 2d et 12 sur leur ligne des 10 yards.
- TS'nin arabasını al, 2D'ye park etti.
- Prends la voiture de TS. Le break à 2D.
Ama kağıt 2 boyutlu.
Le dessin est en 2D.
Öyle, belki sen onun her zaman niçin yeni bir hobi bulduğunu açıklayabilirsen, aynı havaya girebilirim.
Dis-moi pourquoi je passe au 2d plan dès qu'il a un nouveau hobby.
Samantha Jones. 2 D.
- Je suis collectionneur d'art. - Samantha Jones, 2D.
- Yeterli. çeviri : justice 2d
- C'est suffisant.
İşte üstünde çalışabileceğiniz bir parmak izi.
On passe de la 3D à la 2D. Une empreinte exploitable.
Biri ölmüş, biri taşınmış. Üçüncüsü de telefonuna bakmıyor.
le 1er est mort, le 2d a déménagé, la 3e ne répond pas.
İki boyutlu aşk tüneline gelin!
Venez dans le Tunnel de l'amour en 2D. TUNNEL DE L'AMOUR EN 2D
İki boyutta daha da güzelsin.
Ouah! Même en 2D, tu es belle.
Balıkları yer, iki boyutta gösterilen bir arakesit kümesi.
Il mange du poisson : en 2D, c'est un 2e ensemble, en intersection.
İşte böylece efsanevi West Lakefield 84 mezunlarının yıldız sporcusu olan Central Florida Üniversite'sinden tam beyzbol bursu kazanıp Atlanta Braves'e transfer olan sonra da bağlarını yırtan ve kenarda kalan ama sonrasında West Lakefield tarihinin en çok kazanan ikinci basketbol ve kros koçu olan Ray Drecker bu kapının önüne kadar gelmişti.
Voilà comment Ray Drecker, la star ado du foot, sorti de la classe légendaire de West Lakefield de'84, le gagnant d'une bourse de base-ball pour l'Université de Floride, recruté par les Atlanta Braves avant de se déchirer le ligament, le 2d coach de basket-ball et de cross-country de l'histoire du lycée de West Lakefield, en est venu à se tenir devant cette porte.
İkinci olan ise Rose ve ben Disneyland'a giderken oturup ağlamak durumununda kalacak.
Le 2d pleurera, quand Rose et moi serons à Disneyland.
Harriman yardim ve ekipman vaat ediyor, ancak Stalin öfkeli. Hitler'le tek basina mücadele etmek zorunda kalacagini biliyor.
En août 1942, Churchill va à Moscou avec Harriman,... l'ambassadeur de Roosevelt,... pour rencontrer Staline, qui veut ouvrir un 2d front à l'ouest.
İşte bu 2 boyutluydu.
Ça, c'était bien en 2D!
II. Dünya Savaşı ve Vietnam'dan bu yana bizimle uğraşmak zorunda kalmamışlardı.
Parce que ils n'ont pas eut à traiter avec des gens comme nous depuis la 2d guerre mondiale ou le Vietnâm,
Benim adım Hewajima Shizuo. Hewajima Shizuo mu? Düşman edinmek istemeyeceğim kişilerden bir başkası.
Et je pense donc... que si un héros vient pour la sauver, notre monde passera en 2D et je deviendrai le messie de ce monde avec des pouvoirs et je pourrais alors tripoter les filles qui me courront après
Yalnızca suratını yumruklamak istiyorum! Şiddet düşkünlüğün yüzünden söylenenleri ya da gerekçelerini dinleyeceğini sanmıyorum.
Je déclenche mon plan pour transformer la réalité en univers 2D héroïque!
Yani, Maggie bir şans daha elde etti.
Maggie a sa 2d chance.
Ölülerden Kaçış BÖLÜM 2
2D ACTE FUIR LES MORTS
YEOM Jl-YOON 2.
Yeom Ji-yoon 2d :
Bu doktor işini asla şansa bırakmıyor.
Ce docteur n'a pas l'habitude des 2d opinions.
Frank ve Kerry bugün yeni bir şans daha elde etti.
Frank et Kerry ont une 2d chance.
Dünya Savaşı'nda kullanılan bir madde.
On l'appelait comme ça à la 2d guerre mondiale.
Tüm bu yaşananlar, yeni bir başlangıç istediğiniz için.
Aujourd'hui, vous voulez une 2d chance.
Yaşamanın da. Neden insanlar her zaman 4 boyutlu yaşayabilecekken, 3 boyutlu bir dünyada 2 boyutlu yaşıyorlar?
Pourquoi on vit des vies 2D dans un monde 3D alors qu'on pourrait toujours être en 4D?
Çoğunlukla bu 2B adamla ilgili.
Le jeu est à propos de ce petit personnage 2D.
Kendi 2B dünyasında yaşayan.
Qui vit dans un monde en 2D.
3B dönen bir dünyadaki 2D karakterler.
Des personnages 2D dans un monde 3D qui rotationne.
Tabelaya bak. "2D".
Regardez le panneau "2D". - 2D. 2D!
- 2D. 2D! - Bekle! Bekle!
- Attendez, attendez!
Çok minik detaylar iki boyutlu görseldir.
Les détails même minuscules sont visibles... en 2D.
Üç boyutlu uzayda iki boyutlu izleme aracı verdiler.
Ils vous ont donné un dispositif de suivi 2d un espace 3D.
2D'ye yeni taşındım.
Du 2D. Je viens d'emménager.
2D'den Patrick Corey, Daimi olarak gitti.
Patrick Correy, du 2D, est parti définitivement
2C, 2D... 2B.
2C, 2D... 2B.
Evet ama heykel 3 boyutluyken fotoğraf 2 boyutlu.
Mais une sculpture est en 3D, et une photo en 2D.
Bayan Haldane'in boğazına sarılmış olanla aynı. Birbirinin eşi zannederim.
Avec le 1er retrouvé autour du cou de Mme Haldane, je dirais que c'est le 2d bas de la même paire.
İkinci adımda eğilip ayağımı havaya kaldırdıktan sonra bacaklarımı yukarı kaldırmama yardım edersen müthiş olur.
Après le 1er penché et le 2d pas, pourrais-tu m'aider un peu pour les pas glissés? Ce serait sympa.
İşte 2 boyutlu olarak 24 haftalık fetüsü görebilirsin.
Ok, voilà l'occasion de voir le fœtus de 24 semaines en 2D.
Ben 2D'de oturan Ruth Tennenbaum.
Je suis Ruth Tennenbaum du 2D.
Hey, çocuklar, 2D numaralı kapıyı çalın.
Les gars, allez frapper au 2-D.
2D'deki komşun tatilden dönmüştü.
Votre voisin du 2-D est rentré de vacances.
2 - D eko.
Euh, je fais l'écho du 2D.
Tamam. Biz düz kağıttaki insanlar bu üç boyutlu küpü bir çok parçaya ayrılmış 2 boyutlu anlar olarak algılarız.
Bien, donc, nous, papier plat en 2D percevrions les trois dimensions d'un cube comme des moments séparés de nos deux dimensions.
Carnelian, yeniden doğdu ve değişti.
Mais vous voyez loin... un 2d souffle pour Carnelian.
- 2D.
2d
2D.
Le 2-D.