490 Çeviri Fransızca
46 parallel translation
Durma, işe koyul Mac, sanırım onu çok istiyorsun.
Bien Mac, vas-y, j'imagine que tu la désires passionnément 256 00 : 47 : 49,460 - - 00 : 47 : 55,490 Je me retire, je te la laisse, vieux pote.
Biz geçen yıl inek başına.. 2050 litre süt aldık, bu miktar beklenenden 490 litre fazla,..
Nous avons obtenu l'an passé 2 050 litres de lait par vache, un chiffre supérieur au plan de 490 litres...
- 490 tanesi çavdar ekmeğine.
- 490 au seigle.
- 490'ı geçiyoruz, Efendim ve batmaya devam ediyoruz!
- Dépassons les 600,
Yaklaşık olarak 490,633 dolar.
Environ 490633 $.
495 dolar. - 490 dolar.
495 $... 490 $...
Fran-Ambrose-Şov'u dinliyorsunuz KTK kanalında, frekans 490.
Vous écoutez le Fran Ambrose Show à KTK AM 490.
Artık öyle. Kaybınız yüzünden dostlar sizin için arabanın altına 200, hayır 490 dolarlık taban koruması attıracağım.
D'accord, et à cause de votre situation, je vous vends l'anti-rouille pour... 200...
190 00 : 27 : 09,761 - - 00 : 27 : 11,490 Nooluyor burda?
- Qu'est-ce qu'elle a?
Evet, bu sabah radyoda duydum.
[Skipped item nr. 490]
Hızın 490 mil.
Vitesse propre 490.
Çekirdeğin ısısı 490 dereceye çıktı.
Température du coeur à 490 degrés.
- Evet? Dört yüz doksan yaşına gelinceye dek atölyedeki yerini sağlamlaştıramamış... - Dört yüz doksan yaşına kadar mı?
Mon papa n'est devenu maître chaudronnier qu'à l'âge de 490 ans... 490 ans?
Ben 13 yaşındayken, babam o, maço, yetenekli bir bankacı... ve ben, sıska, küçük bir çocuk... bir çok kez annesinin ayakkabılarını denerken yakalanan... neyse, babam yumuşak bir çocuk büyütmektense, ölmeyi tercih edeceğini söyledi... ve ben, öyle bir çocuk olmaktansa, ölmeyi tercih edeceğimi düşündüm.
Lorsque j'avais 13 ans, mon père... c'était un gros macho costaud et j'étais qu'un petit garçon tout menu... qui ne voulait pas être surpris en essayant les souliers de sa mère trop souvent quoi qu'il en soit, mon père a dit qu'il préfèrerait mourir que d'élever un garçon efféminé! Et j'ai pensé qu'il serait préférable de mourir plutôt qu'être un garçon pareil! 629 01 : 01 : 16,975 - - 01 : 01 : 21,490 Mon père qui n'a jamais quitté la ville de toute sa vie
[490 $]
( 400 euros )
Kildare Yolu No : 490.
490 Kildare Road.
Durun biraz... 490 gram oksijenimiz kaldı.
Mais... Il reste 490 g d'oxygène.
Eğer bu sistem güneye hareket ederse bütün doğu sahilini tehdit eden bir fırtınayla karşılaşabiliriz.
Si ce système se déplaçait encore vers le sud... 490 00 : 44 : 22,420 - - 00 : 44 : 27,020... il se pourrait que des raz-de-marée menacent toute la côte est. Ok, salut.
70.000 yen. 70.000 yen mi?
70 000 yens ( 490 euros ) 70 000 yens?
Öğrenmek istemezsin
. 340 00 : 21 : 00,490 - - 00 : 21 : 03,120 J'échange avec Bobby, je fais le service de nuit à sa place.
Faraday, yine ne bok yiyorsun sen?
Faraday, qu'est-ce que tu fabriques? 355 00 : 33 : 58,490 - - 00 : 34 : 00,268 Dégages de mon toit!
Evet, aslında, teknik olarak maraton deniliyor. Milattan Önce 490 yılından önce olduğu için.
En fait, techniquement, ca s'appelle un marathon a cause des evenements en 490 Avant J.C.
Her neyse, size New York'a sağ salim vardığımı haber vermek için aradım 19 00 : 01 : 32,490 - - 00 : 01 : 37,637 Burada fazla bir şey yok.
J'appelle pour dire que je suis bien arrivé à New York. Il se passe pas grand-chose ici.
Pekala, o benzinci 490 kilometre uzakta, doğru mu?
Bon, cette station-essence est à 480 km d'ici, d'accord...
Ezilme derinliği yedi yüz otuz metre ve bizim olduğumuz yer dörtyüz doksan metrenin biraz altı şu anda.
La profondeur limite est à 730 m, et nous sommes à... Juste en-dessous de 490 m.
Onlar beğenmezse, onlara koyayım. 594 00 : 43 : 09,290 - - 00 : 43 : 11,490 Ah, Georges,
S'ils n'aiment pas, envoie les chier.
Doktor, gözetimde kalmanı ve sarsıntın olmadığından emin olmak istiyor.
157 00 : 08 : 40,430 - - 00 : 08 : 47,490 Croyez-moi je suis solide... Alors veuillez s'il vous plait remercier les darling pour leur hospitalité.
Toplanan bağışlar : 490.00
Montant : 490 $
Tanımadığımız insanlar bize 490 dolar mı vermiş?
Des inconnus viennent de faire un don de 490 dollars.
En büyük on ilaç şirketi, Fortune 500'ün geri kalan 490 şirketinin toplamından daha fazla kâr ediyor.
Les 10 premiers labos gagnent plus que les 490 autres plus grandes firmes réunies!
... bir aydaki ve 490 milyon 721 bin kilometre de bir yıldaki kâr edilen mesafe yapıyor.
Et 304 millions 1 480 000 Km Par an. Economisé.
Bunu soracaklarını hiç zannetmiyorum.
Ouais, je pense vraiment pas qu'ils vont me demander ça 207 00 : 08 : 44,746 - - 00 : 08 : 46,490 Il est dit ici que vous avez un niveau d'Espagnol intermédiaire.
Savcı Jo eğer sizin için mahsuru yoksa ikimizin de lehine olan bir öneride bulunabilir miyim?
1411 01 : 52 : 21,903 - - 01 : 52 : 25,490 si ça ne vous semble pas déplacé... Puis-je suggérer quelque chose qui nous arrangerait tous les deux?
Bugün tam 490.000 bebek dünyaya gelecek.
490 000 bébés vont naître aujourd'hui.
Kac beygir aliyorsunuz... 490?
Quel puissance en tirez-vous? 490?
Bronz heykel, $ 490--Hayır.
Statue en bronze, 490 $ - Non
Bizim evde izlemek zorundasın ve pantolonunu indiremezsin. 490!
Tu dois la regarder chez nous, et tu dois garder ton pantalon. 490 $!
- 30-490-9172.
Euh, 30-490-9172.
Çekilme ücreti 490 pezo. Park cezası da adresinize gönderilecek.
490 pesos pour le remorquage et l'amende vous sera envoyée chez vous.
Çalıntı malların toplam değeri 490 dolar.
La valeur totale du merch volé est 490.
11.000 metredeler, saatte 880 km hızla seyahat ediyorlar.
Ils sont à 11000 m et avancent à 490 noeuds.
Güzel.
À toute... 490... 491... 492... Alors, on a rendez-vous.
5 değişik savaş gördüm. 495 paraşüt atlayışı yaptım. 23'ü düşman bölgesineydi.
J'ai participé à cinq guerres, fait plus de 490 sauts, dont 23 en territoire ennemi, je suis ce qu'outre-Atlantique, vous appelez un "putain de dur à cuire", qui se trouve être un expert en art floral japonais.
Yemin ederim ki çocuğunuz inanılmaz eğlenecek.
Votre fils aura le plus beau jour de sa vie. 112 00 : 06 : 53,490 - - 00 : 06 : 55,417 Je m'en fais un peu pour lui...
4, 5, 6 7, 8 9, 490!
490!
Potta 490.000 dolar var.
490 000 $ dans le pot.