Agree Çeviri Fransızca
113 parallel translation
You'd be amazed what you agree to when you're on fire
C'est fou ce qu'on accepte quand on brûle.
I agree-gree.
Je suis de son avis-vis
- Jüri üyesi kabul edilmiştir.
Le Ministère Public agrée.
Sizi memnun edecekse efendim.
Si cela vous agrée.
- Sizi memnun edecekse.
- Soit, si cela vous agrée.
- Edecek.
- Cela m'agrée.
Bana katılıyor musun?
Vous agrée-t-elle?
Bir çeşit... eğitimli sorun-giderici.
Un genre d'expert agréé en problèmes.
Hangi ödeme planı size daha uygun olur?
Quel règlement vous agrée?
O Charles Atlas'ın resmi mühürünü taşıyor.
Il a été agréé conforme par Monsieur Muscle.
"SİZE BAHŞEDİLEN DİN, DİNLERİN EN MÜKEMMELİDİR" "İSLAMİYETİ SİZLER İÇİN SEÇTİM."
'En ce jour, J'ai parachevé pour vous votre religion, et J'ai complété pour vous Ma faveur et Je vous ai agréé l'islam comme religion.'
Hayır, o kayıtlı bir doktor.
Non, c'est un médecin agréé et il ya trois avocats
Teklifini kabul etti.
Elle t'a agréé.
Şiiri Anlamak. Yazan : Dr. J. Evans Pritchard.
"Comprendre la poésie, par J. Evans Pritchard, professeur agréé."
Şu anda yeni bir ilaç... Sağlık Bakanlığı'ndan alınan onayla... eski metotları ebediyen değiştirmek üzere piyasaya sürülüyor.
Un nouveau médicament... bientôt agréé par la commission de contrôle... va changer ces anciennes méthodes...
RDU-90 onaylansın... ve Devlin MacGregor size Provasic'i... üretsin diye... araştırma sonuçlarıyla oynadı.
Il a faussé ses recherches. Pour que le RDU-90 soit... agréé et que... Devlin MacGregor fabrique le Provasic!
- Eğer sizin için bir sakıncası yoksa.
- Si cela vous agrée, bien sûr.
SA Özel Hizmetler'in özel olarak onayladığı giysiden başkasını giymeyeceksin.
Vous porterez un costume agréé parles services spéciaux de MiB.
Bu hattın ucunda sertifikalı bir psişik astrolog kozmosun sırlarını çözmeniz için size kılavuzluk ediyor.
Un astrologue médium agréé vous attend pour vous guider à travers les mystères du cosmos...
Bütün göçmenlerin, bütün yerlilerin devlet doktoruna kan veya doku veren herkesin.
Des immigrés et des autochtones ayant subi une prise de sang dans un centre agréé.
Bu hafta listedeki şeyleri getirecek birilerini buldun diye.
Que vous avez trouvé quelqu'un pour apporter un goûter agréé.
Bunun onaylı bir atıştırmalık olduğunu sanmıyorum!
Je ne pense pas que ce soit un aliment agréé, ça!
Ve bu yüzden sevgili Tamora Gotların kraliçesi, şayet kabul edersen seçimimi yaptım.
Ainsi, belle Tamora reine des Goths... si le choix que je fais en cet instant t'agrée,
Listemizdeki evlerin kapısına bunlardan asıyoruz ve izni olan bir emlakçı, biz olmadan da eve girebiliyor.
On en accroche une à une maison et tout agent agréé peut entrer sans nous.
Farrow Tech adında bir firmanın F.D.A.'dan yakında onay alacak olan Parattin adında bir ilacı var.
Farrow Tech sort un médicament, le Parattin, bientôt agréé par le Ministère.
Bir dahaki sefere, biletini yetkili satış gişelerinden almayı dene.
La prochaine fois, achetez vos billets à un revendeur agréé.
Bu teklifi sevinçle kabul ettik.
" L'offre nous agrée. Tout sera partagé.
- Veterinerlik belgemi alıp kendi hayvan hastaneme sahip olmak.
Qu'est-ce que c'est que ça? Je serai un vétérinaire agréé... et j'aurai mon propre hôpital vétérinaire.
Karar geldi. Yargıç toplu davayı onayladı.
Le juge a agréé le groupe.
- Ama bu yetkili servis.
Mais le concessionnaire est agréé.
Her Gün Eddie'nin yaptığı araçlarla çalışıyoruz ama yetkili değilse, yetkili değildir.
On travaille tous les jours grâce à Eddie, mais s'il n'est pas agréé, il n'est pas agréé.
Simpson, sen lisanslı bir masör değilsin.
Vous n'êtes pas agréé.
Elektrikçi lisansı var mı?
C'est un électricien agréé? Non.
Şey, sen bize H kategorisindeki bir silah için ruhsat verene kadar silahlar, ki bunlara kuru sıkılar da dahil olmak üzere... 75cm den kısa olacak ve kayıtlı silah klüp üyeliği olacak ki bu üyelik de 1997 Silah Kanunları'na uygun olacak ve o klüp yetkililerinden biri tarafından imzalanmış olacak aksi taktirde silahları senden zorla almak durumunda kalacağım.
tant que vous ne pouvez pas nous montrer un permis de port d'arme de categorie H... une arme à feu, inclus pistolets à air comprimé et pistolet à balle à blanc... long de moins de 75 cm enregistré avec une carte de membre d'un club de tir... qui correspond à la legislation de l'article de loi sur les armes de 1997... et signé par un membre agrée du club... je devrais vous confisquer cette arme.
"Lavabo Aç" ı söylüyoruz.
Le plombier agréé...
Lavabo aç, lavabo aç, lavabo aç!
Celui que vous aimez le plombier agréé Le plombier agréé
Yasaların başlıca hedef ve amacı gerekli cezanın verilmesidir. Böylece sözleşme şartları yerine getirilecek.
Car l'esprit de la loi agrée tout à fait la pénalité stipulée clairement dans ce billet.
- Ama onlar da federal okul programındalar. - Çocuklara yemek veriyorlar.
C'est le gouvernement qui gère les cantines... et c'est agréé par le ministère de l'Agriculture.
İkinci olarak da, eğer bir muhasebeci arıyorsanız, Onun onaylanmış olduğundan emin olmalısınız.
Secundo, si vous engagez un comptable, assurez-vous qu'il est agréé.
Artık New Jersey Eyaleti'nin sertifikalı masör ve antrenörüsünüz.
Vous êtes à présent masseur agréé par l'État du New Jersey.
Jimnastik, zayıflama salonları, hamamlara sadece b-iki, b-üç, b-dört veya b-5 bölgelerinde izin verilir bütün hepsi resmi olarak bir mimar ve mühendis tarafından imzalanmış olacak zemin bölmelendirme planı, yük kriterleri de dahil kalorifer boruları ve ekipman genel planı yangın kurtarma planını, acil çık yerleri ve yangın söndürme sisteminin altı adet fotokopisi Sağlık Bakanlığı, vücut geliştirme ve sağlık yeri olduğundan Calvert Sokağındaki Spor Komisyonundan lisans çıkartılmalı.
Salles de sport, saunas et bains publics ne sont autorisés que dans les zones B2, B3, B4 et B5. Signés et scellés par un architecte agréé... - Plans du sol et résistance à la charge...
Ne mali müşavirlik, ne hukuk diploması.
Oubliez le comptable agréé et l'avocat.
Bir MM. Bir Mali Müşavir.
Un CA. Un Comptable Agréé.
Ve ben de bir YMM'yim.
Et moi, je suis un ECA. Un Expert-Comptable Agréé.
Siz bir YMM'siniz. - Yeminli Mali Mikrop!
Un Expert-Connard Agréé!
Sizdeki monitörlere yetkisiz bağlantılar yapılmış olabilir. Bağlamak mı?
Vous avez branché du matériel non agréé.
Maalesef, mahkeme tayinli narkotik uzmanıyım. Yani istersem o çantayı aramama izin var.
Malheureusement, je suis un expert en narcotiques agréé, ce qui m'autorise à fouiller ce sac comme je l'entends.
Adam tıp doktoru mu?
C'est un médecin agréé?
"Profesyonel kozmetik uzmanı" nı tercih ederim.
Dis "cosmétologue professionnel agréé."
Devlette, klinik psikolog olarak kayıtlı.
C'est un psychologue clinicien agréé.
O zaman köknar olması gerektiğini biliyorsunuz. yerdeki kirişler, tavan kirişleri, lento ve çatı kirişleri mühürlenmeli.
Alors vous savez que le code exige un niveau de sapin supérieur, agréé pour les solives du sol et du plafond, les linteaux et les chevrons.