Aldırma Çeviri Fransızca
1,187 parallel translation
Fiyatın yükselmesine aldırma, almaya devam et.
Ne vous en faites pas si le prix monte, continuez à acheter.
Aldırma! Biz de yarın çalışırız.
On pourra étudier demain.
Aldırma onlara teğmen.
Vous en faites pas.
Ona aldırma, beni de hasta ediyor!
Oublie ce rabat-joie. Moi-même il me fatigue!
Aldırma onlara.
Ne faites pas attention à eux.
Aldırma, boş ver.
Ça fait rien. Laissez tomber.
Onlara aldırma.
Ne fais pas attention à eux.
Sen onlara aldırma.
Ne fais pas attention à eux.
- Aldırma, kendisi Avustralyalıdır.
Ne crains rien. Il est Australien.
Aldırma Martin.
Pas de souci, Martin.
Aldırma.
Ne fais pas attention.
Bana aldırma, ye beni.
Me fais pas chier! Je t'emmerde!
Aldırma, müşterilerimden biri. Edward.
Fais pas attention, c'est un client.
Sen onlara aldırma.
Oublions-les.
Bana aldırma.
T'en fais pas pour moi.
Aldırma sen, onlar kendilerini ağırdan satıyorlar.
N'en croyez rien. C'est pour se faire prier!
- Sen ona aldırma.
- Quelle grosse voix!
Sen ona aldırma Katie Teyze, neler yaptığını bir bilseniz.
Ne faites pas attention, il est maniaque.
Ona aldırma sen.
Ne l'écoute pas.
Aldırma onu, Len.
Peu importe.
Ona aldırma, kafayı yedi.
Ne faites pas attention, il est fou.
Ah, çok cesursun, Steve. Buna aldırma.
En ce qui concerne les Bundy, pas de sexe, pas d'argent.
Onlara aldırma, John.
Ne t'en occupe pas.
Aldırma sen Mookie.
- Mookie, laisse tomber!
Aldırma.
Ignorez-la.
Bana aldırma.
Ne te gêne pas pour moi.
Onun ne söylediğine aldırma.
Ne l'écoute pas. Mets-le dans la voiture.
Pulovski'ye aldırma.
Fais pas attention à Pulovski.
Aldırma.
Prends soin de toi.
- Aldırma, gerçekten.
- C'est pas grave.
- Aldırma ona.
- Fais pas attention à lui.
Hayır, aldırma sen Joe.
T'en fais pas, Joe.
Aldırma, dostum!
- Viens. - C'est pas drôle.
Saçı da güzel. - En azından benim saçım var. Ona aldırma, ben saçını seviyorum.
Au moins j'ai des cheveux, moi.
Sizin içeriye aldırma formunu geri veriyorum, Leo.
Je te rends ton formulaire d'admission Léo, pour t'éviter un embarrassement.
O'na aldırma.
Excusez-le, il est comme ça.
Aldırma onlara, tamam mı?
Ignorez-les, OK?
Aldırma.
lgnorez-les.
- Tabii. Bana aldırma.
- Ne faites pas attention à moi.
Aldırma.
Eh! C'est pas si grave!
Ona aldırma. Çok iyi görünüyorsun.
Ne fais pas attention, tu es superbe.
O adamların ne dediklerine aldırma.
Faut pas faire attention à eux.
Önce basit bir kemik aldırma işlemi için hastaneye gittim.
Je suis allée à l'hôpital pour une exostose.
Aldırma.
Peu importe.
Kid'in para hakkında dediğine aldırma.
T'occupe pas de ce que le Kid a dit pour l'argent.
Sorunsuz kaydımdan dolayı sadece 30 günlük uzaklaştırma aldım.
Vu que j'ai toujours été irréprochable, je ne suis suspendu que 30 jours.
Bana aldırma, Stan.
Ne t'occupe pas de moi, Stan.
Seni okulda yalnız yakalamaya - çalıştım ama uzaklaştırma aldım.
J'ai essayé de te parler au lycée, et j'ai pris un mois de colle!
Yıldızfilosu tarafından, Lorenze Takım yıldızında... kendine özgü bir gizemi çözmeye çalışırken kaybolan... hafif kruvazör USS Drake'i araştırma emrini aldık.
Le soleil du système de Délos est sujet à de gros changements de son champ magnétique, produisant de violentes protubérances. Nous allons étudier cette étoile de très près.
Bu sabah itibariyle idari heyetin tespitine göre Dave Marshak disiplin amaçlı uzaklaştırma aldı Şube 8'e kayıtlı bütün öğrenciler de kovuldu.
A partir de ce matin, et selon la décision du conseil d'administration, Dave Marshak est en suspension disciplinaire, et tous les élèves inscrits dans la Section 8 sont expulsés.
Tanuga IV araştırma istasyonuna dicosilyum ikmalini yaptıktan sonra, ekibimiz, Dr Nel Apgar'ın değerli bir güç kaynağı olması muhtemel... Krieger dalgaları üretme çalışmalarıyla ilgili bir güncelleme aldı.
Après avoir livré le dicosilium à la station de recherche Tanuga IV, notre équipe a rencontré le Dr Apgar qui l'a entretenue de ses progrès dans la création d'ondes Krieger, une nouvelle source d'énergie possible.