Araştıracağım Çeviri Fransızca
552 parallel translation
Anne, bir at satın alabilirmiyim, gidip araştıracağım.
Écoute, maman, je vais voir si je peux acheter un cheval.
Gece çökmeden araştıracağımız çok yer var.
Ça fait des visites, d'ici ce soir. Des visites?
Bu kurallara aykırı ama araştıracağım.
C'est irrégulier, mais je vais me renseigner.
Geminin kaybolduğu bildirilmiş mi diye araştıracağım.
J'enquêterai afin de savoir si un tel navire a fait naufrage.
- Başka bir pozisyon araştıracağım.
- Essayer de trouver un autre poste.
Zaman alacak. Onu araştıracağım.
Je finirai par tout savoir a son sujet.
İçlerinden herhangi biri o notu bırakmış olabilir. Şunu bir araştıracağım. Belki yazının tipini, kâğıdını mürekkebini falan belirleyebilirler.
Je vais faire analyser le papier et l'encre...
Ve sakın yalan söyleme zahmetine girme. Seni detaylıca araştıracağım. Evet, Edgar.
Et n'essayez pas de mentir.
- Hayır, oradaki koruyu araştıracağım.
- Non, je vais fouiller ces bois.
Bu havalandırmaları temizlemenin yolunu araştıracağım.
Je vais aller voir si on peut débloquer les ouvertures.
Bu işin aslını araştıracağım ve birileri bunu ödeyecek.
Je vais le découvrir, et quelqu'un devra payer.
Bu bilgiç şehirliyi araştıracağım. Dışarı çıkar ve orada tut.
Je vais vérifier l'identité de ce citadin.
Bunu araştıracağım.
Je vais vérifier.
- Scotty, araştıracağım.
- Scotty, je m'en occupe.
Odanı araştıracağım.
Je vais ouvrir ce placard.
Ben Green'le etrafı araştıracağım.
Je vais examiner l'endroit avec Green.
Bayan Norris'i araştıracağım Bir tanığı var mıymış, bakayım.
J'irai voir si Mme Norris a un alibi.
Kuşkusuz, bütün film çoğaltma laboratuarlarını araştıracağım.
Bien sûr, je vais vérifier tous les labos.
- Ben kuzey ve güneyi araştıracağım.
- Je m'occupe des zones nord et sud.
Pekala. Şey, klüpteki herkesi araştıracağım, efendim.
Je vais enquêter sur tout le monde.
Araştıracağım.
C'est ce qu'on m'a dit.
Pekala, araştıracağım bu işi.
Tres bien, je vais etudier cette affaire.
- Bunu araştıracağım.
- Je m'en occupe.
Ayrıca bir Spencer veya Carmichael çiftliği var mı, araştıracağım.
Je vais aussi déterminer s'il y avait un ranch Spencer ou Carmichael.
Dövme yerlerini araştıracağım.
Je vais rechercher les lieux de tatouage.
Bu konuyu araştıracağım.
Je découvrirai ce qu'il en est.
Dinle, çan kulesini araştıracağım.
Écoute, je vais jeter un coup d'œil à la tour.
Böylece araştıracağımız tek yer kalıyor.
Ce qui nous laisse un domaine à explorer.
Robot bellek bankalarını araştıracağım.
Je vais assister aux banques de mémoire du robot.
Müfettiş, istediğiniz araba plakasını araştıracağım.
Je m'occupe du numéro d'immatriculation.
Bu yeri araştıracağım.
Je veux savoir ce que c'est.
Kesinlikle Yasushi Sakaguchi'yi araştıracağım.
C'est d'accord, je vais chercher ton Yasushi Sakaguchi.
Bunu araştıracağım.
J'irai voir.
Araştıracağımız çok şey. Yapacağım çok şey.
on va pouvoir travailler... et trouver une solution.
Rudy Mohr hakkında birkaç dosya araştıracağım.
Je n'ai pas fini avec Rudy Mohr.
Öyleyse ben de araştıracağım.
Donc, j'ai enquêté
Ben çevreyi araştıracağım.
Je me charge du périmètre.
Araştıracağım.
Je la cherchais.
Körler Enstitüsünü didik didik araştıracağım. Adresler, telefonlar... - Son beş yıl içinde bağlantılı herkes...
Je veux désosser cet Institut, toutes les adresses... entrées, sorties, tout depuis 5 ans.
Evli misin? Seni araştıracağım.
Je vais enquêter sur vous.
Onu ben kendim araştıracağım.
J'irais les voir moi-même.
Yani araştıracağız mı diyorsunuz?
Je vous propose de ne plus vous en faire, et de nous laisser travailler.
Araştıracağım.
Nous ne pouvons rien faire.
Bir davaya emsal teşkil eden kararları araştıracağım.
Rechercher les précédents dans une affaire.
Şey, madam, bunu araştıracağım.
Je vais étudier ça.
Şimdi son derece meşgulüm, fakat sizin olayınızda araştırma yapmak için zaman ayıracağım. Teşekkür ederim, Bay Holmes.
Je suis très occupé en ce moment, mais je prendrai le temps de faire des recherches pour votre affaire.
Crowe'un beni araştıracağını biliyorsun, bende polis veritabanına adımı koydurdum.
Crowe se renseignera sur moi, j'ai une couverture dans les fichiers de la police.
Plakalarını araştıracağım.
Je vais vérifier les plaques.
- Pekala, araştıracağım.
Dis-moi, j'irai jeter un œil.
Tamam birkaç şey için seni bir araştıracağım.
- Je ferai ma petite enquête.
Senin için araştıracağım.
Pour toi.