Aston Çeviri Fransızca
144 parallel translation
Biraz değiştirdiğimiz bu Aston Martin DB5'i kullanacaksın.
Vous prendrez cette Aston-Martin DB-5, un peu modifiée.
Ölümcül aksesuarları olan bir Aston M-Martin dahil olmak üzere, Dünyanızın sunduğu hiçbir şey için, tek bir taç yaprağını bile feda etmem...
Je n'en échangerais pas un seul pétale contre ce que votre monde peut offrir, pas même l'Aston M-Martin avec ses accessoires mortels.
Jaguarlar ve Aston elimizden gitti. Ya bir sorun çıkarsa?
Sans les deux Jags et l'Aston, qu'est ce qu'on fait si ça se passe mal?
Lord Sinclair. Aston Martin. Komple bakım.
Lord Sinclair, Aston Martin, révision lundi.
Top tekrar oyunda, Bu sefer Aston kaptı!
La balle est de nouveau enjeu et cette fois, c'est Aston qui vient la cueillir!
Tur atmak için Aston Martin'i alıyorum.
Je fais un tour avec l'Aston Martin.
İngiltere'de yaşar ve Aston Martin'e biner.
Il vit à Londres, en Angleterre... et conduit une Aston Martin.
Aston Martin mi?
Une Aston Martin?
- Aston Martin Lagonda Cabriolet,
- Aston Martin Lagonda Cabriolet.
Bu araba bir önceki sahibine miras olarak kalmış. Ve daha sonra da Aston Martin'e dönüşmüş.
Cette voiture faisait partie des biens du précédent propriétaire... et est revenue chez Aston Martin.
Aston Martin ve Lagonda 40'ların ortalarında birleşmişler.
Aston Martin et Lagonda ont fusionné dans les années 40.
Bende bir Aston Martin var.
J'ai une Aston Martin.
- Bu, 1967 model Aston Martin.
Une Aston Martin 1967.
Bu bir Aston Martin. Çok eski bir araba.
Une Aston Martin.
Aston Martin'ine bir bak!
Tu as vu ton Aston Martin?
Elemeler başlamadan önce Jay Aston'a demiştim ki :
Je me rappelle avoir dit à Jay Aston avant qu'on entre en scène :
Haberi Dryden'in ulağından aldım.
D'après l'envoyé du roi Aston
Bir numara ayakta Aston Martin'in yanında.
Numéro un est à coté de l'Aston Martin.
Astin Martin ona Yok Edici ismini verdi.
Comme me l'a enseigné mon prédécesseur, le travail n'est jamais sujet à plaisanterie. Pour Aston Martin, ce fut l'Invincible.
Ben Aston'a geçiyorum.
Je vais monter dans l'Aston.
Artık kuralları bilecek kadar büyüdün.
Maintenant tu es grand, tu comprends les règles. - Le propriétaire de l'Aston Martin est...
Aston Martin Vanquish alacağım.
Je veux une Aston Martin Vanquish.
Aston Martin Vanquish.
Une Aston Martin Vanquish.
Yakışıklı Rob, Aston Martin'ini aldı.
Handsome Rob s'est offert son Aston Martin.
Hatırladığım son şey... İspanya'da Aston Martin'le gezdiğim ve Belize'de bilmem kiminle dalmayı öğrendiğim.
Je me rappelle avoir roulé dans une Aston Martin en Espagne, appris à plonger au Belize avec...
"Howard Aston Winston."
"Howard Aston Winston."
- Giydiğin gömlek, Aston Villa.
Ton maillot... C'est Aston Villa.
İntihar çok aşırı bir davranış, bir Villa taraftarı için bile.
Le suicide est... un peu... extrême, même pour un supporter d'Aston Villa.
Nasıl oluyor da ben hizmetçi ve klarnet alıyorum... James Bond ise Aston Martin?
J'ai un appareil dentaire et une clarinette... et James Bond une Aston Martin?
Benim asıI derdim, Aston'u ne renk alacağımız.
Je me demande de quelle couleur choisir l'Aston.
Aston Martin'i mi? Sadece üçümüzüz.
Appelle en bas et fais préparer ma voiture, veux-tu?
Danny'i bagaja koyarız.
L'Aston Martin? On est 3.
- Ben Aston Martin kullandım. - Gerçekten mi?
J'en ai conduit une.
Ben ya Aston Martin, ya da eski bir üstü açılan Mercedes'im olsun isterdim.
Je veux une Aston Martin ou une Mercedes de collection décapotable.
- Biraz Aston'u anlatsana.
Dêcris-moi Aston.
Aston Martin, değil mi?
Aston Martin, c'est ça?
Komşulardan biri Aston Martin'in uzaklaştığını görmüş.
Un des voisins a vu une Aston Martin partir.
Evet, seni Aston Martin'li herifle birlikte görmüştüm.
Oui, je vous ai vu avec le mec dans l'Aston Martin.
Adamda Aston Martin'im var.
Ce mec a mon Aston Martin.
O'nun bir Aston Martin'i var, ve bazen de bir Hummer kullanıyor.
Il a une Aston Martin, et un Hummer.
Lamborghiniler, Ferrariler, 1965 Aston Martin, Goldfinger...
Lamborghini, Ferrari, Aston Martin Goldfinger de 1965...
Aston Martin'imi mi çizdin?
Vous avez éraflé mon Aston Martin?
Bir iyilik yapabilir misin? Akşam yemeğinde buradaydım ve arabamı çok güzel, 64 model Aston Martin'in yanına park ettim.
J'ai dîné ici hier, et je me suis garé à côté d'une superbe Aston Martin.
- Bu arada Aston Martin fonuma cömert katkın için çok teşekkürler.
À propos... merci de ta contribution à la cagnotte, pour mon Aston Martin.
Babamın Aston Martin'ine bakıyordu. Kafası hep iyiydi.
Il a bossé sur la caisse de mon père.
Lamborghini, Viper, Aston Martin.
Lambo, Viper, Aston Martin.
Aston Martin.
C'est une Aston Martin.
Aston Martinli gerzek bir sazan.
Un crétin avec une Aston Martin.
Aston Martinler'de iyi görünürüz.
En Aston Martin, on a la classe.
Bu bir Aston Martin.
C'est une Aston Martin.
Ben bir Aston Martin'im olsun isterdim.
Moi, je veux une Aston Martin.