Avis Çeviri Fransızca
25,593 parallel translation
Bu yüzden görüşünü almak istedim. Şimdi...
Voilà pourquoi je voulais votre avis.
Fikirlerimdem en ufak bir şüpheniz varsa Page'in kaybı kabul edilemez.
Au cas où tu douterais, quant à mon avis, la perte de Page est inacceptable.
Tahminimce şifreli bir mesaj bu.
A mon avis, c'était un message codé.
Harvey Specter konusunda bana yardım etmek için fikrini değiştirirsen diye.
Si vous changez d'avis en m'aidant avec Harvey Specter. Suits 5x12 Live to Fight...
- Dışarıdan bir avukata ihtiyacımız var diyorum.
Que nous aurions besoin d'un avis extérieur.
- Neye benziyor?
À ton avis?
Söyleyeceğini söyledin.
Tu as donné ton avis.
Ama fikrini değiştirirsen, beni nerede bulacağını biliyorsun.
Si tu changes d'avis, tu sais où me trouver.
Pekâlâ, şimdi sen ne düşünüyorsun?
Alors à votre avis?
Neyi düzeltmeye uğraştığımı sanıyorsun ki?
À ton avis, j'essaie de rattraper quoi là?
Tutmamış olabilirdi ben de kendime dedim ki eğer fikrini değiştirirse onu affedeceğim.
- Mais il aurait pu faillir, et j'ai pensé que s'il changeait d'avis, je devrais le pardonner.
Bu garip çünkü fikrini değiştirmişsin sanırım.
- Oui. C'est bizarre, parce qu'on dirait que tu as changé d'avis.
- Tom ve sen bir konuda anlaştınız.
Vous et Tom êtes du même avis.
Sence?
- À votre avis?
İnandıkları şeyi değiştirmek zorunda değiliz.
Nous n'avons à les faire changer d'avis.
Evet, notlarımı ilettim.
J'ai pu donner mon avis.
Ben gerçekten düşüncelerini bilmek istiyorum.
J'aimerais vraiment avoir votre avis.
Sence nereden?
À ton avis?
Bu sana ne anlatıyor?
Pourquoi, à ton avis?
Sence?
À ton avis?
Bence sizi fazla gevşek bırakmışlar.
La vie a été assez laxiste ici, si vous voulez mon avis.
150 kilometre çevredeki bütün havalimanı ve limanlarda tetikte olalım.
Lancez un avis de recherche dans tous les aéroports à moins de 160 km.
Bu benimle çalışma konusunda fikrini değiştirdiğin anlamına mı geliyor?
Donc... fait cette moyenne vous avez changé votre avis au sujet de travailler avec moi?
Bana sorarsanız çok evcimen biri.
A mon avis, il était trop curieux pour rester chez lui.
Tasha, veri tabanında baktığı her şeyi istiyorum.
Reade, lance un avis de recherche. Tasha, je veux savoir ce qu'elle a regardé.
Eğer söylemem gerekiyorsa atıcıları geri tutabilirlerse bence Pirates playoff'lara kalabilir.
Si je devais donner mon avis, s'ils conservent ces lancés, les Pirates accéderont aux Playoffs.
Savunmaları ne olucak?
Comment sera sa ligne de défense à votre avis?
Tamam, o zaman sormak istediim şey müvekkilim hakkında kararınızı değiştiren nedir?
Puis-je vous demander quand avez-vous changer d'avis sur ma cliente?
Gus, sence hangisi daha zor? Uzaktan kumanda mı gerçeği mi?
Gus, à ton avis, quel est le plus difficile, les petits ou les grands avions?
Sence dördüncü sezon afişinde Wyatt nerede duracak?
Où sera Wyatt pour la saison 4, à ton avis?
Konumunu koru.
Vous ne voulez pas changer d'avis?
"36 aydan sonra kalan embriyolar için yazılı bildiri yapılmalıdır diyor."
"Avis par écrit dans les 36 mois concernant tout embryon restant."
Seni seviyorum ama fikrini değiştireceksen bu geceki bekârlığa veda partinde paraları bayılmamdan önce değiş.
Je t'aime, mais si tu dois changer d'avis, fais-le avant que je paie pour ton enterrement de vie de jeune fille.
Fikrimi değiştirmiyorum.
Je ne changerai pas d'avis.
Fikrimi değiştirmeden siktir ol git.
Pars d'ici avant que je change d'avis.
Bunu bilmeme gerek yoktu.
A mon avis, ce passage n'était pas indispensable.
Bazen fikirlerimiz degisebilir.
Il arrive qu'on change d'avis.
Fikrini değiştirirsen kuzeye doğru gideceğiz.
Si tu changes d'avis, on part au nord.
Ama bu hissettiklerimi değiştirmez.
Mais ça me fait pas changer d'avis.
Arama emri çıkartacağım.
J'émets un avis de recherche.
Hazır konu önemli meselelerdeki fikirlerimizi değiştirmekten açılmışken aklın sürekli bende olmadan Flash olman için Central City'den ayrılacağım demiştim ya?
Et puisque qu'on aborde le sujet de changer d'avis à propos des choses importantes, quand je t'ai dit que j'allais quitter Central City pour que tu puisses être Flash sans te pré-occuper de moi tout le temps?
Tereddütlerin yok, değil mi?
Tu n'as pas changé d'avis, pas vrai?
Liam'ın ne düşündüğü kimin umurunda?
Qui se soucie de l'avis de Liam?
- Kardeşin farklı düşünüyor.
Ton frère n'est pas de cet avis.
Bana sorarsanız, petrole ulaştınız, kazmayı bırakın.
Si vous voulez mon avis : vous avez trouvé le pétrole, cessez de creuser.
- Üzücü ve tuhaf olmadan, "Bana sorarsanız." dedin ama sormuyoruz.
- Avant qu'ils ne deviennent tristes, tu as dit "Si vous voulez mon avis", et on n'en veut pas.
- Sen ne olarak görüyorsun ki?
- Tu es qui, à ton avis?
Başkalarının ne düşündüğünü umursarsan hiçbir şey yapamazsın.
Si on se souciait de l'avis des autres, on ne ferait jamais rien.
Fikrimi değiştirmeden sus Thomas.
Tais-toi avant que je change d'avis.
Sizi linkedln'de bağlantılarıma eklememe ne dersiniz?
Ça vous dit que je vous mette un avis sur linkedin?
Connor dinler beni.
Connor écoute mon avis.