English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ B ] / Bangor

Bangor Çeviri Fransızca

80 parallel translation
- Evet, haklısınız. Çarşamba yola çıktım.
Oui, mercredi j'ai quitté Bangor.
Ve sonra Boston. Orası devrimin beşiği. Sonrasında bir iki yere daha uğrayıp, doğruca eve geldim.
Et puis Boston - berceau de la révolution 2 ou 3 autres villes, Portland, Bangor, et à la maison!
Herkes, Maharishi'nin konferansına katılmak üzere... bir haftalığına Bangor'a davet edilmişti. Meditasyon yapmak için, bu deneyimi yaşamak için gideceklerdi.
On était tous allés à une conférence du Maharishi, et ils ont été invités à Bangor pour un week-end de méditation, pour connaître l'expérience de la méditation.
Bu yolculuğa çıkmak için tren garına gittik.
On est allés prendre un train pour Bangor.
Cuma günü 4'te Bangor'dan ayrıldım.
Je suis parti vendredi. Par le vol de 4 heures, de Bangor.
- Nereye gidiyorsun?
- Où tu vas? - A Bangor.
- Bangor'da ne var?
Qu'est-ce qu'il y a à Bangor?
Stark burada, Bangor'da.
Stark est ici, à Bangor.
- Bangor'da ne yapıyorsun?
Attends une minute. Qu'est-ce que tu fais à Bangor?
Bangor'daki doktoru öldürdü.
Il a tué ce docteur, à Bangor.
Tabi ki hiç özgür kılınmış insan görmedim.... ama Bangor ve Portekiz'dekilere baktığında... insan görüyorsun.
Je n'ai pas connu beaucoup d'affranchis, mais ceux que j'ai connus, à Bangor et Portland, en regardant dans leurs yeux, on voyait un homme.
Hayır, Bangor Daily News'tan bir kupür.
Une coupure de journal.
Bangor gazetesini gördüm. Büroma fakslamışlar.
On m'a faxé le journal, au bureau.
Bangor'a mı?
Bangor?
Hayır. Bangor, Maine'e gidiyoruz.
On va à Bangor, dans le Maine.
- Bangor, Maine'e gidiyoruz.
- Bangor, dans le Maine.
Bu şartlar altında, Bangor Uluslararası Havalimanı en emniyetli tercihimiz olacak.
Vu les circonstances, l'aéroport international de Bangor est le plus sûr.
Ve hatta Bangor'a giden yol da olmayabilir.
Non, et il risque d'y en avoir jusqu'à Bangor.
Az sonra, Bangor sahasına, ilk alçalmamıza başlayacağım.
Je vais bientôt entamer notre descente vers Bangor.
Bangor alanına iniş için alçalmaya devam ediyorum.
Je continue notre descente vers Bangor.
Bangor Kule burası AP Uçuş 29, tamam.
Tour de Bangor, ici le vol AP 29.
Bayanlar ve baylar, Bangor'a hoş geldiniz.
Mesdames et messieurs, bienvenue à Bangor.
Ve bu da Bangor saatiyle 04 : 07'de olduysa şayet, o zaman, kentteki neredeyse herkesin uykuda olması gerekir.
Si c'est arrivé à 4h07, heure de Bangor, alors presque tous les habitants devaient être endormis.
Yaşlı kadını dükkandan çıkarken gördünüz, Bay Bangor.
Vous avez vu la vieille femme sortir du magasin, M. Bangor.
Bu kadar, Bay Bangor.
Ce sera tout, M. Bangor.
Bangor, Maine.
Bangor, Maine.
Ben de Bangor'dan San Francisco'ya, nerede bir kel bulursam sorgulayacağım. Bir uyum arayacağız.
En attendant je vais interroger tous les chauves de la planète pour voir si je trouve un lien.
- Eğer Bayan Sara Moore'u arayan olursa ona Bangor, Maine'deki otelinize yerleşeceğini söyleyin lütfen.
Si on demande Mme Sara Moore, elle est a l'hotel de Bangor, Maine.
PORT ARTHUR A.B.D. DENİZ ÜSSÜ BANGOR, MAİNE
Port Arthur, U.S. Navy Base Bangor, Maine
Ne de olsa, bir haftadır Bangor Daily ile sohbet ediyorsun.
Tu as discuté - avec le Journal de Bangor toute la semaine.
Burasıyla Bangor arasında bir yerde.
Quelque part entre ici et Bangor.
Ben Bangor Daily News'tan Dana Bright.
Dana Bright, "Bangor Daily News".
Dana Bangor Daily News'ta çalışıyor.
Dana travaille pour le journal.
Bangor Belediye Dairesinde 6500 Gilbert Road. Akşam 7 ile 9 arası.
Mairie de Bangor 6500 Gilbert Road 19 h - 21 h
Bruce'un Maine'e, Bangor'a bilet aldığını söyledi. - Maine'de ne var ki?
Il a dit que Bruce avait acheté un billet pour Bangor, Maine.
Bangor Polisi ve Otoyol Polisi var.
- Nous avons la police de Bangor, la patrouille routière qui travaille avec nous.
Bu hastanenin travma merkezi tüm Bangor bölgesi için tertip edildi değil mi?
Puis-je vous aider Monsieur? Je l'espère.
Mmm-hmm. Gördüğünüz gibi, biraz meşgülüz, eğer kendiniz bir travma geçirmiyorsanız..
Cet hôpital est le centre de trauma pour la région de Bangor, non?
"Thelma Bangor" yayındasınız.
Thelma de Bangor, vous étés à l'antenne...
Çok teşekkür ederiz Bangor dan Thelma.
- Merci beaucoup Thelma de Bangor.
Birkaç günlüğüne Bangor'da, bir toplantı ayarlayabilirim. Ve benim refakatçim olabilirsin.
Il est à Bangor pour quelques jours, je peux m'arranger pour le rencontrer.
Yeni Bangor Kültür Merkezi'nin yenilemesini tamamladılar.
On vient juste de terminer de rénover le nouveau centre culturel de Bangor.
Burası ile Bangor arasında hayvan krematoryumu olan tek yer. ( Krematoryum : Ölülerin yakıldığı yer )
C'est le seul endroit entre ici et Bangor qui possède un crématorium pour animaux.
Bu tabiri kim icat etmişse, daha önce icat etmemiş olmalı.
Qu'est-ce qu'on cherche à part le meilleur burrito de Bangor?
Bangor dışında hala çalışan nakliye trenleri var.
Il y a toujours des trains de marchandises en dehors de Bangor.
Aslında onun için aradım. Bangor polisleri fotografa uyan birini buldu.
La police de Bangor a eu une identification positive du portrait.
5 yıl önce. Bangor Maine. Saha koçu bana bir şey verdi.
Il y a 5 ans, à Bangor, dans le Maine, on m'a filé un truc.
Bangor'da bir motelde ne işi vardı acaba?
Je me demande ce qu'elle faisait dans un motel à Bangor.
Ama yine de binerim.
AEROPORT International BANGOR - terminal principal
ULUSLARARASl HAVA ALANl ANA TERMİNAL - BANGOR
On devrait retourner à la voiture, qu'en penses-tu?
Eee, Bangor'da, en iyi fasulye yemeği hariç daha ne arıyoruz?
Je parie que le père du bébé... a attendu le camion ici.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]