Beam Çeviri Fransızca
88 parallel translation
Peki ama Dr. Fred Beam?
Le Docteur Fred Beam?
Beam.
C'est Beam.
- Neden Beam'i öldürsün ki? - Neden mi?
Pourquoi Colter aurait-il tué Beam?
Evet, bunu bende anladım ama bunu neden hepimize değil de Dr. Beam'i öldürsün?
Je m'en doutais, mais pourquoi ne nous a-t-il pas tous tués?
Çünkü Beam elimden düşürdükten sonra sen radyo'mla oynuyordun.
Parce que vous avez récupéré ma radio après que Beam l'ait cassée.
Jim Beam.
Jim. Green.
Jim Beam ve Early Times var.
Il y a du Jim Beam et de l'Early Times.
Jim Beam, buz, su.
Jim Beam, glace, eau.
Şu elinde Jim Beam'la oturan ve sana "Belboy" diye bağıran adam Norman.
L'homme assis dans ce fauteuil, le "Jim Beam" dans les mains, et qui te gueulait le "Groom", c'est Norman.
Bir bardak Jim Beam içip gitmeme ne dersiniz?
Pourquoi pas un petit whiskey, et ça suffira pour aujourd'hui?
- I got a beam all picked out!
Je te fournis la poutre!
İki Miller, bir Jim Beam ve bir romlu kola.
Deux Miller, un Jim Beam, un rhum... coca pour les autres.
Hey, Jim Beam *. Kes şunu.
Hey, ivrogne, tais-toi.
Johnnie Walker, Jim Beam, Jose Cuervo ve iki tane Glens :
Johnnie Walker, Jim Beam, Jose Cuervo, - ( marques de Whisky et de tequila ) - et le 2 Glens, Livet et Fiddich.
- Jim Beam yağacak gibi.
Le bourbon va couler à flot.
Hallet şunu Beam!
Arrange-le Beam.
Onunla neredeyse kavga eden Beam idi.
C'est Beam qui s'est presque battu avec lui.
Seninle konuşmak istiyorum Beam.
Il faut que je te parle, Beam.
Beam yanlış anlamış olmalı.
Beam a dû mal comprendre.
Beam'in gözü önünde.
Devant Beam.
İnan bana. Beam öyle biri.
Beam est comme ça.
Beam bu.
C'est Beam.
Hemen gidip Beam'i görmeliyim.
Mais je dois voir Beam, là maintenant.
Beam, Orm'un yerinde misin?
Beam, tu es chez Orm?
Ve Beam'in öleceğini ha?
Et Beam va-t-il mourir?
Bayan, Beam'in öleceğini neden bize söylemediniz?
M'dame, pourquoi ne pas avoir dit que Beam allait mourir?
Beam bu resmi öğleden sonra çekmişti.
Beam vient juste de la prendre cet après-midi.
Sen Beam'e bak. Biz hemen döneriz.
On sera vite de retour.
Oldukça etkileyici, benim Kızıl Işınım!
Plutôt impressionnant, mon Scarlet Beam!
Otuzar gram derken Adamım, gittikçe çoğalttım
O after O, you know Homie, l'm just triple beam dreamin'
Jim Beam'e ne dersin?
Le Jim Beam te conviendrait?
Bana kalırsa siz ve karınız Bayan Jim Beam sakinleşin.
Je vous conseille, à vous et votre femme, de vous détendre.
'Jesus Don't Want Me For A Sun Beam'şarkısını biliyor musun?
Tu connais cette chanson,'Jesus Don't Want Me For A Sun Beam'?
Jim Beam'lerle ( içki markası ) fondip?
Boire une Jim Beam?
Nitrolu 69 model Camaro ve karşısında Dodge super beam!
'69 Camaro Nitro contre la Dodge Super Bee.
Pembe Sokak'ta alabileceğin bir yer var.
Allez dans Pink Street. Le Beam.
Yerin ismi Beam. Görünüşte bir DVD dükkanıdır.
C'est un magasin qui loue des cassettes vidéo.
Beam'i mi kastediyorsun?
Le sex-shop?
Beam silahlarından kalkanlara güç...
Préparez-vous à transférer l'électricité des armes aux...
Smith Kuralı, O2, Beam araması.
La règle de Smith, l'O2, la recherche de Beam.
"Tractor Beam" gibi.
Comme un rayon tracteur.
"Tractor Beam" de nedir?
C'est quoi un rayon tracteur?
Gregory Beam'i bekleyin lütfen.
Je vous passe Gregory Beam.
Merhaba hanımefendi, ben Gregory Beam.
Gregory Beam à l'appareil.
Beam!
Beam!
Beam.
Beam.
Hey Beam!
Hé Beam!
Beam, tanıdığını söylemezdi.
Il m'a pas dit ce qu'il savait.
Orm.
Va veiller sur Beam.
# Şarkı söylediğinde #
Like a moon beam
Ben Beam.
Je vous appelle depuis le Beam.