Blacky Çeviri Fransızca
76 parallel translation
- "Yüzbaşı Vincent Blacky."
- "Capitaine Vincent Blacky."
- Blacky.
- "Blacky."
- Blacky Marbles, hatırlarmısın?
- Tu te souviens de Blacky Marbles?
Galiba, şu sıralar Blackadder'ın bayan arkadaşı, ama farketmez, değil mi Blacky?
C'est la maîtresse d'Edmond mais ça ne vous gêne pas, eh?
O kadar kötü değil, üstelik Blacky Carson Avedon'ı ayırtır.
Ce n'est pas si mal. Et Blacky Carson a toujours été sympa avec nous.
Bu benim kardeşim... ve en iyi arkadaşı, Blacky.
C'est mon frère... et son meilleur ami, Blacky.
Blacky, içeri!
Blacky, rentre à la maison!
Ne yapacaksın, Blacky?
Où tu vas, Blacky?
Blacky!
Blacky!
Blacky amca!
Oncle Blacky!
Petar "Blacky" Popara, ve Marko Dren.
Petar Popara, dit Blacky, et Marko Dren.
Blacky ellerindemi?
Blacky a été arrêté?
Neredesin, Blacky?
Où es-tu, Blacky?
Blacky'nin karısı doğurmak üzere!
La femme de Blacky va accoucher!
Yakışıklı bir çocuk, Blacky.
C'est un beau garçon, Blacky.
Tebrikler, bay Blacky!
Félicitations, M. Blacky!
Blacky evleniyor.
Blacky se marie.
Silahlar nerede, Blacky?
Où sont les armes, Blacky?
Blacky amcayla evlen, kardeşim.
Épouse oncle Blacky, sœurette.
Blacky amcayı unut, Franz geliyor.
Oublie oncle Blacky, voilà Franz.
Blacky amca nerede?
Où est oncle Blacky?
Yoldaş Blacky, ne yaptılar?
Camarade Blacky, que t'ont-ils fait?
1961'de Blacky'ye olan borçlarını öder.
À Belgrade en 1961, il paie sa dette envers son ami Blacky.
Yoldaşlar, kahramanımız Petar Popara Blacky'nin heykeliyle süslü bu Kültür Merkezini açmaktan büyük bir onur duyuyorum.
Camarades, j'ai le grand honneur d'inaugurer ce Centre culturel ainsi que la statue de notre héros, Petar Popara Blacky.
Blacky faşistlerle olan savaşımızı simgelemektedir.
Blacky symbolise notre lutte anti-fasciste.
Blacky'imizin gençliğini ve hayatını verdiği inançtan.
notre camarade, notre ami, notre Blacky a donné sa vie et sa jeunesse.
Petar Popara Blacky, arkadaşımız, Zafer sana!
Petar Popara Blacky, notre ami, gloire à toi!
" Blacky'ye selamlarımı ilet ve beklemesini söyle.
" Salue Blacky et dis-lui de ne pas bouger.
Tebrikler, Blacky.
Félicitations, Blacky.
Petar Popara'yı yani Blacky'yi!
Petar Popara, alias Blacky!
... Blacky ve Natalija'yı kurtardığınız.
... et sauvé Blacky et Natalija.
Tanrım, Blacky.
Mon Dieu, Blacky.
Blacky nereye gitti?
Où est Blacky?
Petar Popara Blacky.
Petar Popara Blacky.
Blacky... idamın mümkün olduğunca gerçekçi olmasını sağla.
Blacky... Il faut rendre l'exécution la plus naturelle possible.
Emredersiniz, yoldaş Blacky!
À vos ordres, camarade Blacky!
Ben Petar Popara Blacky'im.
Je suis Petar Popara Blacky.
Blacky, sen çok edepsizsin!
Blacky, vous êtes un tel coquin!
Aferin sana Blacky, al bakalım!
Bien joué Blacky, Prenez ceci!
İstersen sana Blacky'de esrar ayarlayabilirim.
Si tu veux, j'irai chez Noiraud t'en chercher un.
Çünkü uyuşturucu işini yapan eski bir sınıf arkadaşımdı. Blacky!
Parce que le chef était un ex-copain de classe :
Burası Blacky'nin yeriydi.
Ce point de vente était à Noiraud.
- Selam Blacky.
- Ça va, Noiraud?
Blacky, 20 bize 5 de sana tamam mı?
Noiraud, 20 pour nous, et 5 pour toi, O.K.?
Carrot burayı en güvenilir satıcısı Blacky'ye verdi.
Carotte l'a confié à son meilleur revendeur : Noiraud. Tiens, 150 paquets.
- Selam Blacky. - Lanet olsun Li'l Dice.
- Ça va, Noiraud?
Sonra şu Blacky'ye bak.
Et puis Noiraud. Plein d'or.
Blacky, bisikletini ödünç versene.
Noiraud, prête-moi ta bécane.
Blacky sanırım kayboldum.
Blackie, je me suis perdue.
- Selam Blacky.
- Salut, Noiraud.
Değil mi Blacky?
N'est-ce pas, Noiraud?