Boys Çeviri Fransızca
1,449 parallel translation
- Wexford Çocukları.
- "Boys of Wexford".
Karayolunun ortasında kovboy - hayır, köpekboyculuk oynuyor sen.
Tu t'amuses à jouer les cow-boys! Non... les dog-boys en plein milieu de l'autoroute.
Kovboyculuk oynuyorsun.
Tu joues les cow-boys là...
Parklarımda oral çeken Kanal 35'te penislerini sallayan tüysüz göğüslü ve iri pazılı Chelsea oğlanlarının canı cehenneme.
J'emmerde les Chelsea Boys avec leur poitrine épilée et leurs biceps gonflés, ils se tripotent dans mes parcs et sur mes avenues... remuant leur queue sur mon canal 35!
Kovboylar ve Kızılderililer, Vahşi Batı, ve ölümlerle dolu kanlı bir geçmiş..
Cow-boys et Indiens, une histoire faite de conquêtes et de sang.
Artık playboylar uyuşturucularını rahatça alabiliyorlardı.
Les play-boys se sentaient en sécurité.
Kuru temizleme etiketi mi?
reçu de'Pep Boys'? étiquette d'un pressing?
İki papaz.
2 cow-boys.
- Kovboylar ne içer?
- Les cow-boys boivent du...
Şu kovboy sözü neydi?
Comme disent les cow-boys :
Kovboyları onun hakkında konuşurlarken duymuştum.
C'est les cow-boys qui disaient ça.
Öbür kovboylar onunla dalga geçiyor muydu?
Les cow-boys se moquaient de lui?
Kovboylar istemedikleri malzemeleri oraya bırakır.
C'est un dépôt d'équipements de cow-boys.
? Şu anda Paris'te homoseksüel gruplarından birinin müzik videosunu yönetiyor olacaktım. In Step Backdoor Boys, ya da her neyse.
Je pourrais diriger un clip musical à Paris en ce moment, pour l'un de ces chanteurs de charme homosexuels, tu sais, les backdoor boys ou autre.
Pep Boys'tan "Goo Gone"... Yok. "Goo Off" almayı dene.
Y a un truc génial chez les garagistes!
Kovboyların tek gözleri açık uyuduğunu duymuştum.
Il parait que les cow-boys dorment avec un œil ouvert.
- Monk kowboylar her zamam benim de kahramanım olmuşlardır.
- Monk, écoutez. Mes héros ont toujours été des cow-boys.
Siyah filmleri, siyah kovboylar, siyah seyirciler için 30'ların sonunda çekilen filmler.
Un western de noirs, avec des cow-boys noirs, et pour un public de noirs, dans les années 30.
Yemek çocuklar.
À la bouffe, les boys.
Belki de you erkekler bandosu kalbini tamir etmeye çalışırken onlara vuruyordun ve sadece buna odaklanıyordun.
Ou peut-être que tu guinchais sur la chanson de tes boys band préférés et que tu es passé devant.
Boys on the Side, The Doors, ve Bayan Connelly'ye gelirsek, Inventing the Abbotts'ta üstsüz, Requiem For a Dr.eam'de altsız, ve de The Hot Spot'ta ; buna bayılacaksın ; hem ön hem popo.
Avec ou sans hommes, Les Doors, et pour Mlle Connelly, seins nus dans Inventing the Abbotts, cul nul dans Requiem For a Dream, et dans Hot Spot, c'est trop beau, nu intégral devant et derrière.
Neden kadınlar "evlenmemiş kadın" ve "evde kalmış kız" olurken.. .. erkekler "bekar" ve "çapkın" olarak adlandırılıyor?
Pourquoi sommes-nous des "vieilles filles", alors que les hommes sont des "play-boys"?
Benim fikrim, Vic ve kovboyları az adamla ve yarım yamalak bir planla girip bir adamın ölmesine neden olmuş.
Vic et ses cow-boys ont débarqué avec un plan nul et ont provoqué la mort d'un mec.
Muhafazakâr Hıristiyanlar tacize uğramış kovboylar, eşcinseller, ne olursa!
Les chrétiens fondamentalistes, les cow-boys maltraités, les gays...
Benimle daha önce çalışsaydın kovboy haltlarından hoşlanmadığımı bilirdin. Ayrıca sürpriz falan da istemem.
Ceux qui ont déjà travaillé avec moi savent que j'aime pas les cow-boys ni les surprises.
Şimdi de Boys'Village'da kayıplara karışıyorsun.
Là, tu te fais la malle du centre de rééducation.
Eveeeettttt!
Ils ont des chapeaux de cow-boys!
Vahşi gençler, ölümüne. "
Bad Boys pour la vie. "
Vahşi gençler, ölümüne.
Bad Boys pour la vie.
Şu haline bak, kötü adam numarası hala işe yarıyor sanıyorsun.
T'es là à jouer les bad boys, comme si ça marchait encore.
- Evet, kıç yalayıcılar için....
- Oui, pour des cow-boys tapettes.
Kıç yalayıcı.
Des cow-boys tapettes.
Tamam millet, yalamaya başlayın.
D'accord, bonne soirée, cow-boys.
İki Lazy Boys, şık kanape at.
Deux chaises longues, un canapé.
Come on, boys Potato's in the paddy wagon
Vite, Patate est dans Le panier à salade
Let's go, boys Potato's in the paddy wagon
Patate est dans Le panier à salade
Every carpenter and cowboy Every lame man on a crutch
Les charpentiers et les cow-boys Les boiteux et leur canne
Birkaç yıl önce, serbest otlananlar geldi.
Vous savez, il y a quelques années, une bande de cow-boys itinérants est passé par ici.
Serbest otlayanlara artık yer yurt edindirmenin zamanı.
Il est temps de régler leur compte à ces cow boys.
McCarthycilik. Watergate, Pat Buchanan, Jesse Helms Barry Goldwater, George Will. George Bush, Newt Gingrich.
Je hais les démocrates, aussi, mais les républicains... moitié fanatiques religieux voulant contrôler chaque souffle de chaque citoyen... et moitié ego anarchistes, cow-boys ultralibéraux... criant pour abolir le gouvernement.
Kovboyların yurdu!
La patrie des cow-boys!
Fat Boys, Rob Base.
- Les Fat Boys, Rob Base.
Orada Batı semeri kullanıyorlar mı?
Se servent-ils de selles de cow-boys là-bas?
Ne düşündüğünüze bakar çapkın!
Tout dépend de ce que vous avez en tête, play-boys.
Boys # 2 Shugo, Girls # 2 Miki Dead – 24 To Go
Garcon # 2 Shugo, Fille # 2 Miki morts – 24 a y aller
Boys # 15 Makimura Shintaro.
Garcon # 15 Makimura Shintaro.
Boys # 17 Miyadai Yosuke.
Garcon # 17 Miyadai Yosuke.
Boys # 19 Morishima Tatsuro.
Garcon # 19 Morishima Tatsuro.
Boys # 16 Minamoto Kiyoshi.
Garcon # 16 Minamoto Kiyoshi.
Boys # 18 Wataru Mukai.
Garcon # 18 Wataru Mukai.
Lynwild Çocuklar Kulübü'ne bağışlandı.
Un don au Lyndwilde Boys Club.