Charms Çeviri Fransızca
57 parallel translation
"All Those Endearing Charms" ı çalabilir misin?
Vous pouvez jouer "Tous vos beaux charmes"?
Yani, "Believe Me If All Those Endearing Young Charms." ı.
"Croyez-moi, si tous vos beaux charmes..."
Bu gece kollarına alacağın geceydi
" Thrill me with your charms
Evet ben de bir tanesini bu mısır gevreği kutularında buldum.
Je l'ai eue dans une boite de Lucky Charms.
Bu Lucky Charms gevrekleriyle kendimize İrlanda Cücesi yakalayacağız.
On va attirer un lutin avec ces porte-bonheur.
Kendinize bir Guinness ve biraz Lucky Charms alın.
On continue.
- Evet. McRib'i kim icat etti sanıyorsun? Lucky Charms?
Qui crois-tu qui allait au charbon, les portes-bonheurs, Saint Patick c'est nous!
Lucky Charms, Coco Rufls, Frosted Flakes, Maple Loops.
Croqui Charm, Cocoa Puffs, muesli aux fruits, Maple Loops.
Ne diyebilirim ki, hep Lucky Charms gevrek kutusunun üstündeki adamdan hoşlanmışımdır.
Qu'est-ce que j'y peux, j'ai toujours eu un penchant pour le mec sur la boîte des Lucky Charms.
Yeni bir şekerleme çıkmış.
Ouh, Lucky Charms fait de nouveaux marshmallows.
Şu şanslı yeşilcin?
Le type des céréales Lucky Charms?
Bu arada, bu Lucky Charms gevreğini burnuna çekme.
Au fait, n'essaye pas de sniffer ces céréales.
- Ben Şanslı Sihir'i seviyorum.
Je veux des "lucky charms"
- Şanslı Sihir'den kalmadı.
Il n'y a pu lucky charms. J'ai vu la boite
Lucky Charms? Mama mia, pizza yap bana, yanında da makarna.
Mama Mia, faites-moi une pizza et des pâtes aux flageolets.
- Charms isteyen var mı?
- Vous voulez un Charms?
Bir daha asla bu araca Charms sokma.
Ne jamais mettre un Charms dans ce véhicule.
Birleşik Devletler Deniz Kuvvetlerinde kimse aracına Charms sokmaz.
Personne ne met de Charms dans un véhicule des Marines.
Burnuma Charms kokusu geliyor.
Je sens un putain de Charms.
Haline şükretmen gerekirken, yaptığın şeye bir bak! Brad, resmen Tanrı'ya bok atıyorsun.
On peut déjà s'en faire avec les Charms que t'as mangés, et voilà que Brad provoque la colère divine.
Siktiğimin Charms paketleri!
C'est des putain de Charm.
Kahvaltı gevreğimi yiyemiyorum bile
Et impossible de manger des Lucky Charms.
- Peki ya "Lucky Charms"?
Lucky Charms?
Benim için önemli olan, "Lucky Charms" ve TV.
Pour moi, c'est Lucky Charms... et télé.
Nesin sen, şans büyücüsü leprikon falan mı?
Tu es censé être qui? Le lutin des Lucky Charms?
Ve son olarak derim ki Şans Boncukları, mor at nalları.
Et je vais prendre un risque. Les Lucky Charms, avant les fers à cheval violets.
Sence o ruhunu geri getirebilir miydi?
Tu crois que Lucky Charms aurait pu te rendre ton âme?
BenimPiramidim'e göre, onbeş yaşındaki bir kızın günlük menüsünün kahvaltısı az yağlı sütle bir kase Lucky Charms ve konsantreden yapılmış bir bardak portakal suyu içerebiliyor.
Voici un exemple d'alimentation quotidienne pour une jeune fille de 15 ans d'après les recommandations des dernières directives de "Ma Pyramide". Petit déjeuner : céréales sucrées avec du lait pauvre en matières grasses et un verre de jus d'orange concentré.
Senin sihirli ırkın en sevdiğin mısır gevreği Lucky Charms'ı yapıyor.
Ta race magique fabrique mes céréales, les Lucky Charms.
Sadece lokumlu olan bir kutu...
Je voudrais une boîte de Lucky Charms
Lucky Charms yapmanı diliyorum.
- qu'avec des marshmallows.
İlk dileği içinde sadece lokum olan bir kutu Lucky Charms gevreği.
Son premier voeu était un paquet de Lucky Charms aux marshmallows.
Aynen dilediğin gibi, bir kutu sadece lokumlu Lucky Charms.
Un paquet de Lucky Charms aux marshmallows, comme demandé.
Benim şanslı tılsımım olacaksın.
Comme les céréales Lucky Charms.
Lucky Charms * yememiz yasaktı. çünkü şans Şeytan'ınmış.
On n'avait pas le droit de manger des Lucky Charms parce que la chance est associée à Lucifer.
Ve o bütün tılsım işleri çok aptalca. Şekerleme markası olan hariç o çok lezzetli.
Tous les porte-bonheur sont bêtes, sauf les Lucky Charms qui sont délicieux, comme par magie.
♪ And we all lose our charms
♪ And we all lose our charms
Ama Teksas'tayız, "Yer Elması".
Ce n'est pas en Irlande ici, Lucky Charms. C'est le Texas.
Burada kal, Yer Elması!
Reste ici, Lucky Charms!
Burada olduğun için sağ ol, Yer Elması.
Merci d'avoir été là aujourd'hui, Lucky Charms.
Peki, Yer Elması. Sen kullan.
Je te l'accorde, Lucky Charms.
Sikeyim seni, uğurlu tılsımlar.
Va te faire foutre, Lucky charms.
Ama siz İrlanda Baharı kullanan, Lucky Charms yiyen bok herifler yüzünden işim bitecek!
Mais vous, bande de sales irlandais, bouffeurs de Lucky Charms de merde! Vous allez me mettre dans la merde.
Ama siz İrlanda Baharı kullanan, Lucky Charms yiyen bok herifler yüzünden işim bitecek!
Mais vous autres putains d'Irlandais à la mords-moi-le-nœud, vous voulez me faire tomber!
Dışarı çıkarsan mısır gevreğini kim koruyacak?
Je suis inquiète. Si tu es ici, qui garde tes lucky charms?
Ama siz İrlanda Baharı kullanan, Lucky Charms yiyen bok herifler yüzünden işim bitecek!
Mais vous, satanés irlandais, bouffeurs de céréales de merde... Vous allez me faire tomber.
Captain Crunch var, Lucky Charms var.
J'ai des Cap'n Crunch, des Lucky Charms...
Froot Loops, Lucky Charms, Boo Berry?
des miels pops, porte bonheur, Boo Berry?
Ne diyebilirim ki, hep Lucky Charms gevrek kutusunun üstündeki adamdan hoşlanmışımdır.
J'avoue, j'ai toujours eu un faible pour les leprechauns.
Lucky Charms yapar mısın bana?
Tu me prépares mes céréales?
Gay olabilirmişsin.
La ferme, lucky charms!