Chiquita Çeviri Fransızca
88 parallel translation
- Merhaba bücür. - Selam Clo-Clo.
Bonsoir, chiquita.
Madem terbiye dersi vermeye meraklısın, Çıtır ( Chiquita ) da senden bir şeyler öğrensin.
Si vous tenez tant à l'étiquette, voyez avec Chiquita.
- Çıtır, burada ne işin var?
- Chiquita, que faites-vous là?
- Çıtır!
- Chiquita.
- Bana çıtır demeyi keser misin?
- Cessez de m'appeler Chiquita.
Çıtır, sana söylemek istediğim birbirimize inanmamız gerektiği.
Écoutez, Chiquita. Si vous me croyez, je vous crois.
Bas gaza, Çıtır.
Accélérez, Chiquita.
Selam, Çıtır.
Bonjour, Chiquita.
- Kapat kapıyı, Çıtır.
- Fermez la porte, Chiquita.
Şişşt! Sessiz ol, Çıtır.
Silence, Chiquita.
Neden olmasın, Çıtır.
D'accord, Chiquita.
Ben çıtırdan şaşmasam iyi olur.
Je vais m'en tenir à Chiquita.
Sağ ol, Çıtır.
Merci, Chiquita.
Hayır, olmaz. Ben geri dönecek tiplerden değilim, Çıtır.
Non, ce n'est pas mon genre, Chiquita.
Çıtır...
Chiquita...
Hoşçakal ( Adiós ), Çıtır.
Adiós, Chiquita.
- Sen sus, Çıtır.
- Taisez-vous, Chiquita.
- İyi atıştı, Çıtır.
- Beau tir, Chiquita.
Ve benim kardeşim Rosita Chiquita Juanita Chihuahua.
Et ma sœur, Rosita Chiquita Juanita Chihuahua.
Ve Lulu ve Fifi ve Rosita Chiquita ne...
Et Lulu? Fifi? Rosita Chiquita...
- Chiquita...
- Chiquita...
- Chiquita diyor ki su kayağına gitmek istiyormuş.
- Chiquita va faire du ski nautique.
Bakır hakkında dediğimi unutma. Chiquita, hediyem olsun, bizi hatırlarsın.
Et n'oubliez pas le petit cadeau de Chiquita.
Bugün çok iyiydin, Chiquita.
Tu as bien chevauché, Chiquita.
Teğmen Si Si Chiquita.
Lieutenant Si Si Chiquita.
Bu Chiquita, bütün alayı yalayıp yutabilir fakat bir yalamayla asla dans etmez.
Cette Chiquita, elle pourrait défier tout un régiment... mais comme danseuse, elle ne vaut pas un clou.
Chiquita!
Chiquita!
Tıraş olun! Şarap, kadın ve müzik. Senin için küçük bir chiquita, Petuko.
On va se raser, boire et s'envoyer des filles!
Hoşça kal, chiquita.
Salut, Chiquita!
Bir süre benim yazarlığımdan, oyunculuğumdan ve kız arkadaşım Debby'den söz ettik. Karısı Chiquita ve iki çocuğu, Nicolas ve Marina'dan bahsettik.
On a parlé de mon travail d'écriture et de comédien, puis de ma compagne, Debby, puis de sa femme Chiquita et de ses enfants, Nicholas et Marina.
Gece, sonsuz gökyüzünün altında yürüyüş yaptık ve yıldızlara baktık. Evdeyken düşündüğüm şeyleri, düşünüp durmaya başladım özellikle de Chiquita hakkında.
La nuit, on contemplait les étoiles dans ce ciel immense... mais je pensais aux mêmes choses qu'à la maison... surtout à Chiquita.
Bazen onunla beraber meditasyon yaptım. Bazen de uzaklaşıp tek başıma meditasyon yaptım. Chiquita'nın görüntülerini görebiliyordum.
Parfois, je méditais avec lui, ou bien, j'allais méditer seul... et je voyais des images de Chiquita.
Veya Chiquita'nın boynu birden gerilecek olursa onu hemen yere yatırıyor, sırtında aşağı yukarı yürüyordu müthiş masaj yapıyordu, biliyor musun?
Quand Chiquita avait le torticolis, elle s'allongeait et il lui piétinait le dos en une sorte de massage insensé!
Birkaç hafta sonra, Chiquita'yla dışarı çıktıysak ve Marina gripse veya ateşi yüksekse içeriye girip ona bir selam bile vermiyordu.
Mais quelque semaines plus tard, si l'on sortait, Chiquita et moi, si Marina avait la grippe, ou 40 de fièvre... il n'allait même pas lui dire bonjour!
O sıralarda Chiquita, ben Hindistan'a gitmeden önce bir parti düzenledi, evimiz misafirle dolmuştu.
Et alors... Chiquita a organisé une fête, avant mon départ en Inde,
Bir ara Chiquita, " Bayrak nerede?
L'appartement était plein d'invités, et Chiquita dit :
"Tamam" deyip, gidip bayrağı getirdim ve açtım. Chiquita birden bembeyaz oldu, koşarak odadan çıktı ve kustu.
Je l'apporte, je le déploie... et Chiquita devient blanche...
Esasında geçen gece 20. yıldönümümüzdü, ben de... Chiquita'yı, Billie Holiday'le ilgili bir gösteriye götürdüm.
Et hier, pour notre 20ème anniversaire de mariage, on a vu le show pour Billie Holliday.
Bak, üzerinden iki veya üç yıl kadar geçti... ve Chiquita'yla, gerçekten gitmemiz gerektiğine dair rahatsız bir hissimiz var.
En fait, tu vois... Depuis 2 ou 3 ans, Chiquita et moi, avons ce sentiment inconfortable que nous devrions partir!
Sabahları uyandığında, bir yanında Chiquita'nın diğer yanında çocuklarının olması, gelen Times gazetesini okuyabilmek hoş değil mi? Sen de bunun...
et même que tu y croies!
Bir süre önce İsrail'deydim... Yanımda Chiquita'nın bir fotoğrafı vardı, her zaman beraberimde taşırdım.
J'étais en Israël, il y a quelque temps, j'avais une photo de Chiquita qui date de...
Yani artık bugün Chiquita, Nicolas, Marina... Tüm gün boyunca diğer insanlar gibi, beni sinirlendiren şeyler yapıyorlar, konuşuyorlar. Ve artık sinirlenebiliyorum.
Alors qu'aujourd'hui, quand Chiquita, Nicholas, ou Marina font des choses qui m'énervent ou disent des choses qui m'énervent,
Kendime, ömrümün kalanını Chiquita ile beraber geçirememe ihtimalimin olduğunu düşünmeme izin verdiğimde fark ettim ki hayatta en çok istediğim şey onunla beraber olmaktı.
Et le jour où j'ai envisagé de ne pas finir ma vie avec Chiquita, j'ai compris que je ne pouvais pas vivre sans elle!
Ayağın gazın üzerinde kalsın, Chicita.
Fais tourner, Chiquita.
Ben bir Çikita muzum ve size olgunlaşmış muzu anlamanın yolunu söyleyeceğim.
Je suis Chiquita la Banane et je viens vous dire Comment une banane Doit faire pour mûrir.
Kızımın her gün belgesel yönetme şansı olmuyor.
C'est pas souvent que chiquita peut diriger un tournage.
Buradaki çikita. Bu Del Monte. Buradaki de bir Banan Co.
Chiquita, Del Monte, BananaCo,
Seni izliyor olacağım, Chiquita.
Je vais vous surveiller, chiquita.
Sen meşgul gözükmüyorsun ama Bayan Çikita Muz, kurabiye yiyorsun.
On ne dirait pas, Mlle Chiquita mangeant des biscuits.
Amerikalılar ve hatırladığım kadarıyla ismi Bay Lindner ve "Chiquita" isminde milyonerler grubuyla kurduğu firma, sömürgeden kurtulan ülkelere Dünya Ticaret Organizasyonu isminin altında baskı uygulamaya başladı.
Les Américains, et tout particulièrement M. Lindner et ses collègues millionnaires de Chiquita, mettent la pression sur les anciennes colonies. En plus, l'OMC est d'accord pour dire que ces taux préférentiels sont inconstitutionnels et contre ses lois.
Avrupaya ve özellikle İngiltere pazarına girişimiz var ve Birleşik Devletler "Chiquita" olması nedeniyle, pazarı bitirmeye çalışıyorlar
Et c'est ce que Chiquita et les USA essayent de démolir.